Logo

8. Hukuk Dairesi2024/5054 E. 2025/1529 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu yüzölçümü azalan taşınmazın gerçek yüzölçümünün tespiti ve tapuya tescili davasında, davalının kabul beyanı ve kazanılmış hak kapsamının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının duruşmadaki kabul beyanı, önceki bilirkişi raporunda belirtilen alan ve taraf lehine kazanılmış hak gözetilerek, yerel mahkemenin davanın kısmen kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/81 E., 2024/905 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2023/44 E., 2023/94 K.

Taraflar arasındaki davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili; Mersin ili Akdeniz ilçesi ... köyünde kain (eski 320) yeni 113 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, kadastro çalışmalarında yüzölçümü 740,00 m² iken 534,61 m² olarak yazıldığını, komşu taşınmaz olan (eski 14989) yeni 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün ise 13,140,00 m²'den 13,180,89 m²'ye yükseltildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın yüzölçümünün 740,00 m² olarak tescilini talep etmiştir.

Davalı vekili özetle; davalıya ait 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinden önceki 13,140,00 m² olarak tespit edilmesine muvafakat ettiğini, bu kısım için davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.

Mersin Kadastro Mahkemesinin 30.11.2017 tarihli ve 2014/566 Esas sayılı kararında; 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazdan 20.05.2016 tarihli bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 71,79 m²'lik kısmın 113 ada 5 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verildiği, verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2018/703 Esas, 2019/43 Karar sayılı kararıyla; eksik araştırma sonucu karar verildiği gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verildiği, Mersin Kadastro Mahkemesinin 16.01.2020 tarihli kararıyla davanın reddedildiği, verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2022/2013 Esas, 2023/377 Karar sayılı kararıyla; davalının kabul beyanına değer verilmediği ve hükmün davalı tarafından istinaf edilmemesine rağmen davacı lehine kazanılmış hakkın gözetilmediği, 28.07.2016 tarihli bilirkişi raporunda da (C) harfi ile gösterilen kısmın koordinatlı olarak düzenlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararının yine kaldırılmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; ‘"...davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ile 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tesis kadastrosu yüzölçümü olan 13.140,00 m² olarak düzeltilmesine muvafakat edildiğinin belirtildiği, 09.10.2015 tarihli duruşmadaki beyanda davayı kabul ettiklerini, Hazine parselinin yüzölçümündeki azalma 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı tespit edilirse bu kısmın Hazine parseline eklenmesini kabul ettikleri ifade edilmiştir. Mahkememiz 30.11.2017 tarihli hüküm sonrasında davalının istinafının bulunmaması nedeniyle hükme esas alınan 20.05.2016 tarihli bilirkişi raporunda "C" harfi ile gösterilen kısım yönünden davacı lehine kazanılmış hak oluştuğu, Bölge Adliye Mahkemesi kararı doğrultusunda alınan koordinatlı bilirkişi raporunda "C" harfi ile gösterilen alanın 124,44m² olarak hesaplandığı, iki yüzölçümü hesaplaması farkının dönüşüm parametresinin farklı kullanmasından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Davalının 09.10.2015 tarihli duruşmada davayı kabul beyanı, Hazine parselinin yüzölçümündeki azalmanın 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazdan kaynaklandığı tespit edilmesi halinde bu kısmın Hazine parseline eklenmesini kabul etmesi ve davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşturan kısmın 20.05.2016 tarihli bilirkişi raporunda "C" harfi ile gösterilen alan olduğu, bu bağlamda rakamsal olarak belirtilen yüz ölçümünün değil koordinatlı alanın kazanılmış hakkın konusunu oluşturduğu Mahkememizce kabul edilmekle 26.10.2023 tarihli bilirkişi raporunda "C" harfi ile gösterilen 124,44 m²'lik alanın 113 ada 5 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi...." gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne, 26.10.2023 tarihli bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 124,44 m²lik kısmın 113 ada 5 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle dava konusu 113 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 659,05 m² olarak ve 113 ada 4 parsel sayılı taşınmazın ise 13.056,54 m² olarak tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusu esastan reddedilmiş, işbu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazine'den harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.