"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/745 E., 2024/268 K.
DAVA TARİHİ : 22.06.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Hazro Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/138 E., 2022/128 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil (zilyetliği dayalı) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili dava dilekçesinde özetle; Diyarbakır ili Hazro ilçesi Koçbaba köyü 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazı davacının murisi ... ...'ün yıllarca kullandığını, murisinden sonra da davacının kullanmaya devam ettiğini, kadastro çalışmalarında sahipsiz olduğundan bahisle davalı ... adına tescil edildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile davacı ... diğer mirasçılar adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "... eldeki davanın 22.06.2021 tarihinde açıldığı, kadastro tutanağının 04.03.2009 tarihinde kesinleşmiş olduğu, kanunda belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu ..." gerekçesi ile davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiş; hükmün, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "... davaya konu taşınmazın tespit tutanağının 02.02.2009 - 03.03.2009 tarihleri arasında ilan edildiği, itiraz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine 04.03.2009 tarihinde tarihinde tapuya tescil edildiği, davanın ise 22.06.2021 tarihinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 hükmündeki 10 yıllık hak düşürücü süre gerçekleştikten sonra açıldığı, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve kanuna aykırı bir husus olmadığı ..." gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.