Logo

8. Hukuk Dairesi2024/5752 E. 2025/2472 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu yüzölçümü artan taşınmazın mülkiyetinin belirlenmesi için açılan tapu iptali ve tescil davasında husumetin doğru yöneltilip yöneltilmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazın tapu kaydındaki maliki yerine mirasçılarını davalı olarak göstermesi ve dava konusu taşınmazın maliki olmayan kişilere karşı dava açması nedeniyle husumet yokluğu bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/596 E., 2024/1182 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gemlik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/337 E., 2024/39 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sırasında, Yalova ili ... ilçesi ... mahallesi çalışma alanında ve tapuda... adına kayıtlı bulunan eski 3592 parsel sayılı ve 1.763,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 675 ada 3 parsel numarasıyla ve 11.802,22 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; uygulama kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmazın yüzölçümünün 11.763,00 metrekare olarak belirlendiğini, taşınmazın ilk tescilinin ... adına yapıldığını ve vefatı üzerine tapu kütüğünde hatalı tescil edilen şekliyle 1.763,00 metrekare yüzölçümlü olarak mirasçıları olan müvekkilinin babası ... ve ... (...) adlarına intikal ve satış işleminin yapılarak taşınmazın tamamının ... adına tescil edildiğini, bu tescil ve satış işlemi sırasında müvekkilinin babası ..., kendisine intikal eden 1.763,00 metrekare yüzölçümlü taşınmazdaki miras hissesini ...'ya sattığını veya hakkından feragat ettiğini, bu alanın 11.763,00 metrekare olması halinde satışın 1/2'si olan 5.881,50 metrekare olacağını, tescil ve satış işlemlerinin o tarihteki yüzölçümü üzerinden yapıldığını belirterek, uygulama kadastrosu sonucunda çekişmeli taşınmazda eksik tespit edilen 10.000,00 metrekarenin müvekkiline isabet eden 5.000,00 metrekarelik kısmının müvekkili adına; kalan 5.000,00 metrekarelik kısmının ise ... adına tescilini istemiştir.

Davalı ... vekili; müvekkilinin dava konusu taşınmazın kayıt maliki olmadığını belirterek, davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "dava konusu taşınmazın malikinin davalılar olmadığı, davacının dava açılırken bu durumu bilmesine rağmen tapu maliki...'nın taraf olarak gösterilmediği" gerekçesiyle davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hükmün, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; benzer gerekçe ile istinaf başvurusu esastan reddedilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Yukarda açıklanan nedenlerle;

Temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.