Logo

8. Hukuk Dairesi2024/6655 E. 2025/1199 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, kadastro tespiti sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazların Hazine'ye ait olduğunu ileri sürerek açtığı kadastro tespitine itiraz davası.

Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin mülkiyet iddiasını ispatlayamaması ve davalıların zilyetliğe dayanarak kazanım koşullarını sağlamaları gözetilerek, yerel mahkemenin Hazine'nin davasını reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2013/112 E., 2023/1 K.

KARAR : Davanın reddine

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olup, kararın davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Çekişmeli taşınmazların bulunduğu ... Mahallesinde, tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmadığı, arazi kadastrosunun 1986 tarihinde 766 sayılı Tapulama Kanunu'na göre yapıldığı ve Kahramanmaraş ili Andırın ilçesi ... köyü 334 ve 344 parsellerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, 345 parselin ise, Mayıs 1932 tarihli ve 38 sıra nolu tapu kaydına dayanılarak tarla niteliğiyle davalı gerçek kişiler adına tespit edildiği anlaşılmaktadır.

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde, dava konusu Kahramanmaraş ili Andırın ilçesi ... Mahallesinde bulunan 334, 344 ve 345 parsel sayılı, sırasıyla 18.700,00 metrekare, 14.500,00 metrekare ve 16.600,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan, 334 ve 344 parsellerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, 345 parselin ise Mayıs 1932 tarihli ve 38 sıra nolu tapu kaydına dayanılarak tarla niteliğiyle davalı gerçek kişiler adına tespit edildiğini, bu parsellerin tapu miktar fazlası, kaçak ve yitik kişilerden kalma ve Hazineye ait yerlerden olduğunu açıklayarak, dava konusu taşınmazlara ilişkin tespitin iptali ile dava konusu taşınmazların Hazine adına tapuya tescilini istemiş, davalılar vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.

Dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacı Hazinenin davasının kısmen kabulüne ve dava konusu ... köyü 334, 344 ve 345 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile 334 ve 344 parsel sayılı taşınmazların tamamen, 345 parsel sayılı taşınmazın ise fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 12.600,00 metrekarelik bölümünün tespitteki vasıf ile Hazine adına, 345 parsel sayılı taşınmazın aynı krokide (B) harfi ile gösterilen 4.000,00 metrekarelik bölümünün ise 345 parselde ifrazı ile son parsel numarası ile hisseli olarak davalılar ... ve ... adlarında tapuya tescillerine karar verilmiş, kararın davacı Hazine, davalılar ... ve ... vekili tarafından345 parsele yönelik olarak ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 01.10.2012 tarihli ve 2012/8072 Esas, 2012/10974 Karar sayılı ilamıyla; temyize konu 345 parsel sayılı taşınmazın krokide (B) harfi ile gösterilen bölümü yönünden kurulan hüküm usul ve kanuna uygun bulunarak onanmış, temyize konu 345 parsel sayılı taşınmazın krokide (A) harfi ile gösterilen bölümü yönünden kurulan hüküm ise bozulmuş, davacı Hazine vekilinin karar düzeltme talebi sonrasında Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 26.03.2013 tarihli ve 2013/805 Esas, 2013/3320 Karar sayılı ilamı ile; ... köyü 345 parsele ilişkin onama ve bozma kararı kaldırılmış, İlk Derece Mahkemesinin çekişmeli ... köyü 345 sayılı parsele ilişkin hükmü tümüyle bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacı Hazinenin hakkını dayandırdığı olguları ispat edemediğinin aşikar olduğu, ayrıca Mayıs 1932 tarihli ve 38 numaralı tapu kaydının 4.000 metrekareyi kapsamına aldığı, bu durumda davalılar lehine zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu, 345 parselin yenileme çalışmaları neticesinde 211 ada 89 parsel numarasını aldığı gerekçesiyle, davacı Hazinenin davasının subut bulmadığından reddine, Kahramanmaraş ili, Andırın ilçesi ... Mahallesi 211 ada 89 parselin tespit gibi teciline karar verilmiş, kararın davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozmaya uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

17.02.2025 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.