Logo

8. Hukuk Dairesi2024/715 E. 2024/3287 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu belirlenen taşınmaz sınırlarına yapılan itirazın reddine ilişkin yargılama.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro çalışmalarının ve uygulama kadastrosunun kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığı, ayrıca kesinleşmiş mahkeme kararına uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/561 E., 2023/1259 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Düzce Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2021/17 E., 2021/60 K.

Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sırasında, Düzce ili Merkez ilçesi Eski Mengencik Köyü çalışma alanında ve tapuda davacı ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 638 parsel sayılı 8.200,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 103 ada 37 parsel numarasıyla ve 8.633,41 metrekare yüzölçümlü olarak; davalı ... ve müşterekleri adına tapuda kayıtlı bulunan eski 636 parsel sayılı 16.850,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise 103 ada 38 parsel numarasıyla ve 15.443,06 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.

İtirazları kadastro komisyonunca reddedilen davacı ... ve arkadaşları vekili dava dilekçesinde; uygulama kadastrosu sırasında müvekkilleri adına kayıtlı taşınmaz ile davalılar adına kayıtlı taşınmaz arasında bulunan tel örgünün kadim sınır olduğu halde bu sınırın dikkate alınmadığını ileri sürerek, taşınmazların kadim sınıra göre düzeltilmesini istemiştir.

Davalı ... ve arkadaşları vekili cevap dilekçesinde; davayı kabul etmediklerini, davanın zamanaşımına uğradığını, Düzce Asliye Hukuk Mahkemesinin 1973/1364 Esas ve 1976/72 Karar sayılı tapu iptali ve tescil istemli dava dosyasında karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini belirterek, görev ve kesin hüküm nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine, aksi durumda ise davanın esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "dava konusu taşınmazlar hakkında yapılan uygulama kadastrosu çalışmasının kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olduğu" gerekçesiyle davanın reddine, çekişmeli taşınmazların uygulama kadastrosu tespitleri gibi tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece usulünce yapılan keşif, bilirkişi raporu ile sabit olduğu üzere harita mühendisi tarafından yöntemine uygun şekilde tesis kadastrosu ve 22/2-a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu paftaları ile ortofoto ve eski tarihli hava fotoğrafının, mahkeme ilamının, ölçü ve sınırlandırma krokilerinin harita mühendisi tarafından yöntemine uygun şekilde tespit tarihine en yakın tarihli hava fotoğraflarının stereoskopik olarak ve ortofoto haritada dava konusu yerin çevresindeki kadastral parsellerle karşılaştırmalı olarak tesis kadastrosu ile uygulama kadastrosu ile oluşan tüm sınırlarının çakıştırılması, temyiz edilmeyerek kesinleşerek tarafları bağlayan Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1973/1364 Esas ve 1976/72 Karar sayılı dosyadaki krokinin tüm sınırlarla çakıştırılması ile yapılan inceleme sonucunda uygulama kadastrosunun kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığı" belirtilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı, davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davacılar vekili vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Yukarıda açıklanan sebeplerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.