Logo

8. Hukuk Dairesi2024/725 E. 2024/3412 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar, davalının sahte muvafakatname ile Hazine'den satın aldığı taşınmaz üzerindeki haklarını ileri sürerek tapu iptali ve tescil talep etmişlerdir.

Gerekçe ve Sonuç: 6292 sayılı Kanun gereğince Hazine adına tescil edilen taşınmazın satışından sonra davacıların şerhe dayalı tapu iptali ve tescil davası açmalarının mümkün olmadığı ve zilyetlik iddiasının da yeni malike karşı ileri sürülemeyeceği gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1764 E., 2023/1083 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kaynarca Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/614 E., 2023/253 K.

Taraflar arasındaki 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 sayılı Kanun) gereğince yapılan satış sonucu oluşan tapu kaydının iptali ve tescil ve terditli olarak açılan alacak davasından dolayı yapılan yargılaması sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının, davacılar ..., ..., ... vekili ve davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı ... vekili ve duruşma istemli olarak davacılar ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne ve dava değeri itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kullanım kadastrosu sonucunda, Sakarya ili ... ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 562 parsel sayılı 4.332,29 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, " 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve bahçenin 1982'den beri, kagir tavuk kümesi ve bakıcı evinin 1994'den beri ... Cansız ve ...'ın kullanımında bulunduğu " şerhi yazılarak, bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra, 17.01.2014 tarihinde 6292 sayılı Kanun gereğince yapılan satış işlemi ile ... adına kayden intikal etmiştir.

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; davalının, evrakta sahtecilik yaparak imzası müvekkili olan davacıya ait olmayan muvafakatname ile Sakarya ili ... ilçesi ... Mahallesi 101 ada 562 parsel sayılı taşınmazın tamamını devraldığını ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacının payı oranında adına tescilini, bu mümkün olmadığı takdirde davacının arsa pay bedelinin belirlenerek faiziyle birlikte davacıya ödenmesini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; " Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Kanun uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte, Hazineye ve şerh sahiplerine yöneltilerek açılması gerektiği, taşınmazın Hazinenin mülkiyetinden çıkıp 3. şahıs adına tapuya tescil edildikten sonra şerhe yönelik davanın dinlenme olanağı bulunmadığı " gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; hükme karşı davacılar ..., ..., ... vekili ve davacı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; " Davacının kullanım iddiasından kaynaklanan şahsi hakkına dayanarak mülkiyet ... sahibi Hazine’den satın alma nedeniyle kayden malik olan davalıya karşı tapu iptal ve tescil davası açmasının mümkün olmadığı, yeni malike karşı zilyetlik iddiası ileri sürülemeyeceği gibi 6292 Sayılı Yasa gereği satış işlemi nedeniyle tapu kaydı oluşturulduktan sonra tapu iptal ve tescil istemi ile açılan davanın da dinlenme olanağının bulunmadığı " gerekçesiyle, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacılar ..., ..., ... vekili ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davacılar ..., ..., ... vekili ve davacı ... vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.