Logo

8. Hukuk Dairesi2025/106 E. 2025/1890 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu kaydının beyanlar hanesine fiili kullanım şerhi verilmesi talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz üzerinde davacının zilyetliğini gösterir şerhin zaten mevcut olması ve davacının bu nedenle hukuki yararının bulunmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/535 E., 2024/1760 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 8. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/162 E., 2019/340 K.

Taraflar arasındaki taşınmazın beyanlar hanesine fiili kullanım şerhi verilmesi istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda Mersin 8. Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Mersin ili ... ilçesi ... mevkiinde bulunan 332 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine davacının fiili kullanımında olduğuna dair şerh verilmesini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "... davacı vekili tarafından Mersin ili ... ilçesinde bulunan 332 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı şerhler hanesine davacının zilyedliğinde olduğuna dair şerhi verilmesini istemiş ise de celp olunan tapu kaydının tetkikinde taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca orman sınırlarından çıkarılarak Hazine adına tescil edildiği ve şerh olarak parsel üzerinde bulunan kargir ev ve arsanın '... oğlu ...' ya aittir' şeklinde şerh bulunduğu, dolayısıyla zaten yazılı olan zilyetlik şerhinin yazılmasını talep ettiği ..". gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, "... davacının talebine konu zilyetlik şerhinin dava konusu taşınmaz üzerinde dava tarihinde var olduğu ve bu şerhin davacının zilyetliğinin tespitini de sağladığından davacının iş bu davayı açmakta bu nedenle hukuki yararının bulunmadığı ..." gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesince ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Tamyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.