"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 01.07.2022
KARAR : Davanın reddine
Taraflar arasındaki kadastro davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 28.05.2024 tarihli ve 2022/7334 Esas, 2024/3699 Karar sayılı ilamı ile İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Davacı ... mirasçıları tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, ... ili ... ilçesi ... köyü çalışma alanında bulunan 193 ada 72, 263 ada 20, 265 ada 1, 3, 266 ada 9, 268 ada 3, 280 ada 11 ve 289 ada 6 parsel sayılı muhtelif yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle beyanlar hanesinde ölü olduğu belirtilmek suretiyle, tarafların müşterek murisi ... adına tespit edilmiştir.
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; satın alma, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, çekişmeli 289 ada 6 parsel sayılı taşınmazın müstakilen müvekkili adına, diğer dava konusu taşınmazların müvekkili ve müvekkilinin kardeşi ... Sayar adına tescilini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle; "Varılan sonucun dosya kapsamına uygun düşmediği belirtilerek; çekişmeli taşınmazların müşterek muris ...’dan geldiği, murisin sağlığında taşınmazları davacı ... ve müdahillerin yakın miras bırakanı ... ...’a hibe edip zilyetliğini devrettiği, taşınmazlar üzerinde zilyetlikle iktisap koşullarının davacı ile müdahillerin yakın miras bırakanı ... ... lehine gerçekleştiğinin sabit olduğu ancak, davacı ... ve müdahillerin yakın miras bırakanı ... ...’ın, taşınmazların bulunduğu ... köyünden Kocaeli iline göç ettikleri 1991 tarihinden, taşınmazların kadastro tespitlerinin yapıldığı 2011 yılına kadar, dava konusu taşınmazlar üzerinde herhangi bir kullanımlarının bulunmadığı ve dava konusu taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin terk edildiği anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ve çekişmeli taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; "çekişmeli taşınmazların müşterek muris ...’dan geldiği, murisin sağlığında taşınmazları davacı ... ve müdahillerin yakın miras bırakanı ... ...’a hibe edip zilyetliğini devrettiği ancak, davacı ... ve müdahillerin yakın miras bırakanı ... ...’ın, taşınmazların bulunduğu ... köyünden Kocaeli iline göç ettikleri 1991 tarihinden, taşınmazların kadastro tespitlerinin yapıldığı 2011 yılına kadar, dava konusu taşınmazlar üzerinde herhangi bir kullanımlarının bulunmadığı ve dava konusu taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin terk edildiği" gerekçesiyle, çekişmeli 193 ada 72, 263 ada 20, 265 ada 1, 3, 266 ada 9, 268 ada 3, 280 ada 11 ve 289 ada 6 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın reddine karar verilmiş; 01.07.2022 tarihli ek kararla, çekişmeli taşınmazların "tespit gibi tapuya kayıt ve tescillerine" ibaresinin hükme eklenmek suretiyle kararın düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından tarafından temyiz edilmekle, Dairemizin 28.05.2024 tarihli ve 2022/7334 Esas, 2024/3699 Karar sayılı ilamıyla hüküm onanmış olup, davacı ... mirasçıları tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
Nüfus kaydının incelenmesi sonucu; İlk Derece Mahkemesi hükmünün temyiz edildiği tarihte davacı ...'ın vefat etmiş olduğu anlaşılmaktadır. Ölümle vekalet ilişkisi sona erdiğinden davacı ... vekilinin, hükmü temyiz etme hakkı bulunmamaktadır. İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararının, davacı ...'ın mirasçılarına tebliğ edilmesi gerekirken, vekalet görevi sona eren vekilin talebi üzerine temyiz incelemesi yapıldığı anlaşılmakla, davacı ... mirasçılarının karar düzeltme isteminin, temyiz talebi olarak değerlendirilmesine karar vermek gerekmiş, temyiz incelemesi yapılmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirmesine, uyulan bozma ilamı doğrultusunda hüküm verildiğine ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, uyulan bozma ilamında ve İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davacı ... mirasçılarının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
S O N U Ç : Yukarıda açıklanan sebeplerle;
Ölümle vekalet görevi sona eren vekilin temyiz talebi üzerine verilen Dairemizin 28.05.2024 tarihli ve 2022/7334 Esas, 2024/3699 Karar sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
Davacı ... mirasçıları tarafından temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,
Peşin harcın istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine,
1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
26.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.