Logo

8. Hukuk Dairesi2025/443 E. 2025/1937 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Aynı taşınmazın bir kısmının orman vasfında tescili istemiyle açılan ikinci davanın derdestlik nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı idarece aynı taşınmazın bir kısmı için daha önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş bir dava bulunduğu, her iki davanın taraflarının ve konusunun aynı olduğu gözetilerek, ikinci davanın derdestlik sebebiyle reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1779 E., 2024/1094 K.

DAVA TARİHİ : 15.08.2022

KARAR : Davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasıyla davanın usulden reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/557 E., 2023/496 K.

Taraflar arasında taşınmazın mera vasfının iptali ile orman vasfında tescili istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının, davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurularının esastan ayrı ayrı kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Trabzon ili Akçaabat ilçesi Akçaköy Mahallesi çalışma alanında yapılan kadastro sonucunda bulunan eski 3523 parsel sayılı taşınmaz, kamu orta malı mera olarak sınırlandırılarak mera siciline kaydedildikten sonra, 18.06.2010 tarihinde 3689 ve 3690 parsel olarak ifraz edilmiş ve bu parsellerden 3690 parsel sayılı 7.000,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz arsa vasfıyla ... adına tapuya tescil edilmiş, 3689 parsel sayılı 78.300,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise mera olarak mahsus sicile kaydedilmiştir.

Davacı ... İdaresi vekili dava dilekçesinde; Trabzon ili Akçaabat ilçesi Akçaköy Mahallesinde yapılıp 2017 yılında ilan edilerek kesinleşen orman kadastro çalışmalarında eski 3523 yeni 205 ada 1 sayılı mera parselinin 50.651,65 m²'lik kısmının orman sınırları içinde kaldığını, hali hazır haliyle de orman olduğunu, davacı idarece Trabzon Kadastro Müdürlüğüne müracaat edildiğini, ancak tescil işlemlerinin yapılmadığını, nizalı yerlerin kamu orta malları sicilinde mera olarak kayıtlı olduğunu, vasıf değişikliği için yapılan başvurunun da Trabzon Valiliği İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından uygun görülmediğini ileri sürerek, Trabzon İli Akçaabat İlçesi Akçaköy Mahallesi 205 ada 1 sayılı taşınmazın 50.651,65 m²'lik kısmının kamu orta malı sicil kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "... dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ait en eski memleket haritası ile hava fotoğraflarının dava konusu taşınmaza uygulanması sonucu taşınmazın toprak yapısı, bitki örtüsü, meyil vs gibi teknik bulgulardan evveliyatında ve halihazırda orman vasfı taşıdığının anlaşıldığı, parsel üzerinde otlatma vasfının kalktığı, doğal arazi üzerine çevre orman ağaçlarından gelen tohumlar vasıtası ile taşınmazın orman ağaçları ile kaplı hale geldiği, alanda hayvan otlatılacak herhangi bir otun kalmadığı, dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu ..." gerekçesiyle, davanın kabulüne ve dava konusu 205 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 50.651,65 m²'lik kısmının orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükme karşı, davalı Hazine vekilinin, dava konusu taşınmazın kadimden beri mera olarak kullanıldığı, çekişmeli taşınmaz bölümünün mera ve otlak olarak kalmasının daha doğru olacağı iddiasıyla, davalı ... vekilinin; davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 12/3 üncü maddesinde belirtilen on yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, yerel mahkeme kararı ile bilirkişi raporunda tespit edilen hususların birbirleriyle çeliştiği, yasal hasım konumunda bulunan Hazine ve ilgili kamu tüzel kişileri aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceği iddiasıyla, davalı ... vekilinin ise, taşınmazın kadimden beri mera olarak kullanıldığı iddiasıyla istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Trabzon Bölge Adliye Mahkemesince; "... davacı ... İdaresi tarafından aynı taşınmaz bölümüne yönelik olarak aynı davalılar aleyhine aynı sebeplerle eldeki davadan önce 16.11.2017 tarihinde sınırlandırmanın iptali ve taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda Akçaabat 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.09.2022 tarih ve 2021/593 Esas, 2022/459 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne, dava konusu 205 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 51.054,77 m²'lik kısmın orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verildiği, ancak kararın henüz kesinleşmediği, söz konusu dosyanın eldeki dosya açısından derdestlik oluşturduğu ..." gerekçesiyle, davanın derdestlik dava şartı yokluğu nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 114/1-ı ve 115/2 nci maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğundan bahisle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve 6100 sayılı Kanun'un 353/(1)-b.2 maddesi gereğince yeniden hüküm tesisi ile davanın usulden reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı ... İdaresi vekili tarafından, davanın tarafları ile dava konusu parselin aynı olduğu, ancak dosyalardaki istem ve talebin miktar olarak farklı olduğu iddiasıyla temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı ... İdaresi vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

7139 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesi uyarınca Orman İdaresinden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.