Logo

8. Hukuk Dairesi2025/716 E. 2025/1633 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, 20 yıldan fazla süredir kullandığını iddia ettiği taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi kapsamında orman sınırları dışına çıkarılması, zilyetliğin tespiti ve kullanıcı şerhi verilmesi talebiyle açtığı davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Orman sınırları içindeki taşınmazları orman rejimi dışına çıkarma yetkisinin orman kadastro komisyonlarına ait olması ve idarenin bu konudaki takdir yetkisine mahkemelerin müdahale edememesi gözetilerek, davacının hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1012 E., 2024/2705 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Malkara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2012/194 E., 2021/899 K.

Taraflar arasındaki taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu'nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkartılması, zilyetliğin tespiti ve kullanıcı şerhi verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma talepli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma talebinin davanın niteliği gereği reddine karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Tekirdağ ili Malkara ilçesi ... köyünde bulunan 846 parsel sayılı ve 4.252.283,27 metrekare yüzölçümlü taşınmaz orman niteliği ile Hazine adına kayıtlıdır.

Davacı vekili dava dilekçesinde; Tekirdağ ili Malkara ilçesi ... köyünde 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca çalışma yapıldığını, 846 parsel sayılı içerisinde bulunup dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği taşınmazın davacı tarafından 20 yıldan fazla zamandır kullandığını, çekişmeli yerin 2/B şartlarını taşımasına rağmen 2/B işlemine tabi tutulmadığını, davacının hayvancılık yaptığından bu alana ihtiyacının olduğunu ileri sürerek, dava dilekçesinde sınırlarını belirtilen çekişmeli taşınmazın 2/B madde uygulamasıyla orman sınırları dışına çıkarılarak Hazine adına tesciline, zilyedinin davacı ... olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.

Davalı ... İdaresi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu yerin orman vasfı olan yerlerden olduğunu ve 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi kapsamında olmadığından orman vasfından çıkarılmadığını, hukuka aykırı olarak davacı tarafça işgal edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı" gerekçesi ile, davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince; "orman sınırları içinde bulunan taşınmazları orman rejimi dışına çıkarma yetkisinin orman kadastro komisyonlarına ait olduğu, orman tahdidi içinde olan taşınmazın, hangi nedenle olursa olsun orman sınırları dışına çıkartılması isteğiyle orman idaresini zorlayıcı nitelikte davanın dinlenme olanağı bulunmadığı" gerekçesi ile, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369/1. maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371. maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.