"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2169 E., 2024/468 K.
KARAR : Asıl Davanın Reddine/birleşendDavanın kabulüne
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen uygulama kadastrosuna itiraz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın reddine ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ..., davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Uygulama kadastrosu sırasında, ... ili ... ilçesi ... mahallesi çalışma alanında ve tapuda ... adına kayıtlı bulunan eski 1320 parsel sayılı ve 1.800,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 152 ada 81 parsel numarasıyla ve 1.674,40 metrekare yüzölçümlü olarak; eski 1493 parsel sayılı ve 1.936,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 138 ada 2 parsel numarasıyla ve Kadastro Komisyon Kararı uyarınca 1.763,69 metrekare yüzölçümlü olarak; davacı ... ve müşterekleri adına tapuda kayıtlı bulunan eski 40 parsel sayılı ve 340,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 117 ada 2 parsel numarasıyla ve 319,20 metrekare yüzölçümlü olarak ve birleşen davanın davacısı ... adına adına tapuda kayıtlı bulunan eski 39 parsel sayılı ve 342,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, 117 ada 3 parsel numarasıyla ve 345,12 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiş ve kadastro komisyon kararıyla taşınmazın yüzölçümü 248,46 metrekare olarak tespit edilmiştir.
İtirazı kadastro komisyonu tarafından kısmen reddedilen davacı ..., uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği iddiasına dayanarak dava açmış; yargılama sırasında davacı ...' un, aynı nedene dayanarak açmış olduğu dava eldeki dava dosyası ile birleştirilmiş ve davacı tarafından, Hazine, ... ve ... Belediye Başkanlığının da davalı olarak davaya katılımı sağlanmıştır.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, "asıl dosya bakımından; dava edilen taşınmazlardaki yüzölçüm azalma farkının hesaplama tekniği ve teknolojik farklılıktan kaynaklandığı ve 22/2-a çalışmasının yönetmeliğe uygun yapıldığı, birleşen dosya bakımından ise, 117 ada 3 parsel ile köy boşluğu arasında uygulama kadastrosunda belirlenen sınırın tesis kadastrosu ile uyumlu olmadığı, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen alanın 117 ada 3 parsele ait olduğu" gerekçesiyle birleşen dosya yönünden, birleşen dosya davacısı ...'un (maliki olduğu 117 ada 3 parsel nolu taşınmazı lehine açtığı) davasının kabulüne, çekişmeli 117 ada 3 (eski 39) parsel sayılı taşınmazın yenileme komisyon tutanağının iptaline, fen bilirkişilerinin 07.01.2019 havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen yenileme sonucu oluşan sınırlara göre kadastro paftasında "köy boşluğu" olarak bırakılan 115,57 metrekarelik kısmın eklenmesi suretiyle (248,46 + 115,57 metrekare) = 364,03 metrekare yüzölçümü ile 117 ada 3 parsel olarak aynı yer aynı vasıfla tapuya kayıt ve tesciline, bu hali ile dava konusu olan ve kadastro paftasında "köy boşluğu" olarak bırakılan aynı tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 115,57 metrekarelik kısım çıktıktan sonra geriye kalan miktarın mevcut tespit gibi köy boşluğu olarak bırakılmasına, birleşen dosya davacısı ...'un davalı ... Müdürlüğüne karşı açtığı davasının pasif husumet yokluğundan reddine, asıl dava yönünden davacı ...'un maliki olduğu 117 ada 2 (eski 40), 152 ada 81(eski 1320) ve 138 ada 2(eski 1493) parsel sayılı taşınmazları lehine yapılan tespite itiraza ilişkin davasının reddine, davacıya ait çekişmeli 117 ada 2, 152 ada 81 ve 138 ada 2 parsel sayılı taşınmazlarının yenileme komisyon tutanaklarının tespit gibi tesciline, davalı ... Müdürlüğüne karşı açtığı davasının pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hükmün, davacı ..., davalı ... - ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince "davanın, uygulama kadastro tespitine itiraza ilişkin olduğu, mahkeme tarafından birleşen 2018/81 Esas sayılı dosyada davanın kabulü ile kadastro paftasında boşluk olarak görünen alanda yer alan ve (A) harfi ile gösterilen taşınmazın boşluktan ifrazı ile davacıya ait 117 ada 3 parsele ilavesine karar verildiği, hesap, sınırlandırma, tersimat hatası olmayan tesis kadastro paftasına göre mahkeme tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu ancak tüm yargılama giderinden Hazinenin sorumlu tutulduğu, uygulama kadastro tespitine itiraz davalarında Hazinenin yargılama giderlerinin tamamından sorumluluğuna dair herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığı, bu bağlamda mahkeme tarafından dava sonuçlandırıldığında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) ve genel hükümler 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 326. maddesi çerçevesinde yargılama giderlerinden sorumlu olacak taraf tespit edilerek o tarafa yükletilmesi gerektiği" gerekçesiyle asıl davanın davacısı ... ile davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı ... - ... vekilinin ise istinaf başvurusunun sadece yargılama giderlerine yönelik olarak kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, diğer hususlar aynı kalmak üzere birleşen dava yönünden hükmün (A) bölümün 8. fıkrasını; 'birleşen dosya davacısı ... tarafından yapılan 253,80 keşif harcı ve davacı tarafından yatırılan masraftan yapılan 881 TL reddiyat olmak üzere toplam 1.134,80 TL yargılama giderinin davalılar Hazine, Büyükşehir Belediye ve ... Belediye Başkanlıklarından alınarak birleşen dosya davacısı ...'a verilmesine'' şeklinde düzeltilmesine karar verilmiş; kararın, davacı ..., davalı ... - ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Daire'nin 11.10.2022 tarihli ve 2021/7120 Esas, 2022/7898 Karar sayılı kararıyla "yapılan araştırma ve incelemenin yeterli olmadığı belirtilerek, yöntemine uygun bir şekilde araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, "davanın, uygulama kadastro tespitine itiraza ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazlara ait tesis kadastro paftasının 1978 yılında 1/2000 pafta ölçeğinde takeometrik ölçü yöntemi ile yapıldığı, zemine uygulanabilir tesis kadastro paftası ile uygulama kadastro paftalarının çakıştırılmasında paftaların çakışmadığı, bilirkişi kurul raporunda (A) harfi ile gösterilen alanın hem 117 ada 2 parsel maliki hemde 117 ada 3 parsel maliki tarafından talep edildiği ve bu alanın uygulama kadastro çalışmasında köy boşluğu olarak bırakıldığı, (A) harfli taşınmazın tesis kadastro paftasına göre birleşen dosya davacısı ...'a ait 117 ada 3 parsel sayılı taşınmazı içerisinde iken yapılan uygulama kadastro çalışmasında köy boşluğu olarak bırakıldığı, köy boşluğu kenarında yer alan yapıların tesis kadastro tarihinden çok daha eski zamanda yapıldıkları, tesis kadastro paftasında tersimat, sınırlandırma, ölçü, hesap hatalarının olmadığı bu durumda tesis kadastro paftasına itibar edilmesi gerektiği buna göre son harita mühendisi bilirkişi kurul raporunda (A) harfi ile gösterilen 116,31 metrekarelik alanın köy boşluğundan ifrazı ile birleşen dosya davacısına ait 117 ada 3 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi gerektiği" gerekçesiyle asıl dosyada davanın reddine, 117 ada 2 parsel sayılı taşınmazın uygulama kadastro komisyon tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline, davacı tarafından temyiz yoluna başvurulmadığından 152 ada 81 parsel ve 138 ada 2 parseller ile ilgili dairemiz bir önceki kararının kesinleştiği anlaşıldığından bu parseller bakımından yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dosyada davanın kabulüne, köy boşluğunda yer alan harita mühendisi bilirkişilerinin 12.12.2023 tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen alan ile 117 ada 3 parselin uygulama kadastro komisyon tespitinin iptaline, köy boşluğunda yer alan bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 116,31 metrekarelik alanın ifrazı ile davacıya ait 117 ada 3 parsele eklenmesine, 117 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 364,77 metrekare yüzölçümü ile tapuya kayıt ve tesciline, davalı ...'ne açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, harita mühendisi bilirkişilerinin 12.12.2023 tarihli bilirkişi raporunun kararın eki sayılmasına karar verilmiş; karar, kararın, davacı ..., davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozmaya uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de var olmadığına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı ..., davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;
Davacı ..., davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,
Hazine harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına,
427,60'ar TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80'er TL nin temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.