Logo

8. Hukuk Dairesi2024/4034 E. 2024/6444 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir kadastro tespitine itiraz davası hükmünün, hüküm fıkrasında yer alan parsel numarası ve metrekare miktarlarının hatalı yazılması nedeniyle infaz edilememesi üzerine mahkemece hükmün tashih edilip edilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş hükümlerde, hüküm fıkrasında yer alan maddi hataların düzeltilmesinin mümkün olduğu ve bu düzeltmenin hükmün özünü değiştirmeyecek şekilde yapılabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin hüküm fıkrasında yer alan parsel numarası ve metrekare miktarlarındaki maddi hataları düzelten tashih kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 1986/367 E., 1989/1156 K.

KARAR : Davanın tashihine

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasında verilen ve kesinleşen hükmün tavzih edilmesinin istenilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2024 ek kararıyla, hükmün tashih edilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince verilen ek karar, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Çatalca ilçesi Binkılıç köyü çalışma alanında bulunan 403 ve 404 parsel sayılı 2063, 2366 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kaydı nedeniyle eşit paylarla Mehmet Kahya oğlu ..., ..., ... çocukları ..., ... ve ... adlarına tespit edilmiştir.

İtirazı Kadastro Komisyonu tarafından reddedilen Hazine dava dilekçesinde; kayıt miktar fazlasının adına tescilini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, dava konusu 404 parsel sayılı taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterdiği 836 metrekare ile dava konusu 409 parsel sayılı taşınmazdan ayırarak (B) harfi ile gösterdiği 836 metrekare olmak üzere toplam 1672 metrekarenin köyün son parsel numarası verilerek harman yeri olarak sınırlandırılmasına, Çatalca ilçesi Binkılıç köyü köyiçi mevkiindeki tarla türünden 2063 m2 403 nolu parselin kayıt miktarı içinde kalan teknik bilirkişinin krokisinde (A) harfi ile işaretlediği 1530 m2 aynı parselden bölünen ve aynı mevkiide yine tarla türünden 2366 m2 miktarlı 404 nolu parselin teknik bilirkişinin krokisinde a harfi ile işaretlediği 1227 m2 lik kısmının ayrı ayrı tespit malikleri mirasçıları adlarına hüküm yerinde gösterilen payları oranında tesciline karar verilmiş; hükmün, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 10.05.1991 tarihli ve 1991/7627 Esas, 1991/6760 Karar sayılı ilamı ile onanmış ve davacı ... vekilinin karar düzeltme talebi aynı Dairenin 27.06.1991 tarihli ve 1991/9799 Esas, 1991/9352 Karar sayılı ilamı ile reddedilmekle hüküm kesinleşmiştir.

Bilahare Kadastro Müdürlüğü'nün 21.09.2021 tarihli yazısı ile, hüküm yerinde bulunan parsel numarası ve metrekare miktarlarının hatalı yazılması sebebiyle hükmün infazının sağlanamadığı belirtilerek, İlk Derece Mahkemesinden tavzihi talep edilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, duruşma açılarak yapılan inceleme sonucunda ek kararla; 20.10.1989 tarihli ve 1986/367 Esas, 1989/1156 Karar sayılı kararın hüküm kısmında 1. bendinde belirtilen " 409 nolu parsel " ibaresinin hükümden çıkartılarak " 403 nolu parsel " şeklinde tashihine; 2. bendinde belirtilen " Çatalca ilçesi Binkılıç köyü köyiçi mevkiindeki tarla türünden 2063 m2 403 nolu parselin kayıt miktarı içinde kalan teknik bilirkişinin korkisinde (A) harfi ile işaretlediği 1530 m2 aynı parselden bölünen ve aynı mevkiide yine tarla türünden 2366 m2 miktarlı 404 nolu parselin teknik bilirkişinin krokisinde a harfi ile işaretlediği 1227 m2 lik kısmının " ibaresinin hükümden çıkartılarak " Çatalca ilçesi Binkılıç köyü köyiçi mevkiindeki tarla türünden 2063 m2 403 nolu parselin kayıt miktarı içinde kalan teknik bilirkişinin korkisinde A harfi ile işaretlediği 1227 m2 aynı parselden bölünen ve aynı mevkiide yine tarla türünden 2366 m2 miktarlı 404 nolu parselin teknik bilirkişinin krokisinde a harfi ile işaretlediği 1530 m2 lik kısmının " şeklinde tashihine karar verilmiş ve iş bu ek karar, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararındaki gerekçe dikkate alındığında temyizen incelenen ek karar usul ve Kanuna uygun olup, davacı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler ek kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;

İlk Derece Mahkemesinin 12.03.2024 tarihli ek kararın ONANMASINA,

1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.