Logo

8. Hukuk Dairesi2024/578 E. 2024/2968 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu tespit edilen parsellerin mülkiyetinin kime ait olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların sunduğu deliller, satış senetleri, emlak vergisi beyanları ve keşif sonucu elde edilen bulgular değerlendirilerek, birleşen davacı ...’nın 4 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki zilyetliğini kanıtladığı, asıl davacı ...’nın ise 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki zilyetliğini ispatlayamadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2597 E., 2023/2705 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2019/340 E., 2022/60 K.

Taraflar arasındaki beyanlar hanesine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın asıl dosya davacısı birleşen dosya davalısı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl dosya davacısı birleşen dosya davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

7143 Sayılı Kanunun Geçici 1 inci maddesi hükmüne tabi tutularak 3402 sayılı Kanunun EK-4 maddesi kapsamında yapılan kadastro çalışmaları neticesi İstanbul ili Sultanbeyli ilçesinde 8493 ada 4 nolu parselin ... ve 5 nolu parselin ...'in kullanımında olduğu tespit edilmiş, 6 nolu parselin ise kullanıcısı tespit edilemeyerek Sultanbeyli Belediyesi adına tespit edilmiştir.

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; İstanbul ili Sultanbeyli ilçesinde bulunan kadastroya tabi tutulan 8493 ada 5-6 parsel sayılı taşınmazları, 1989 yılında 413 m2 olarak ... 'dan satın aldığını, taşınmazın çevresini çit ile çevirip üzerine ağaç diktiğini üzerine konteyner koyduğunu ve kullanmaya devam ettiğini, dava dışı 4 parselin adına tespit edildiğini ancak 5 ve 6 parsel sayılı taşınmazların adına yazılmadığını belirterek bu parsellerin adına tespitini istemiştir.

Birleşen 2019/580 E. sayılı davada davacı ... dava dilekçesinde; Sultanbeyli ilçesi 8493 ada 4 parsel sayılı taşınmazı kullanmasına rağmen adına tespit edilmediğini, ancak taşınmazın kullanımında olduğunu belirterek 4 parselin adına tespitini istemiştir.

Asıl dosya davalısı ... cevap dilekçesinde; 5 parsel sayılı taşınmazı dava dışı ... 'den 11.01.1989 yılında satın aldığını, emlak vergilerini ödediğini, taşınmazın kendisinin kullanımında olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

Asıl ve birleşen davada davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde (birleşen) davacı ... adına düzenlenen emlak vergisi beyanları, 1989 yılında düzenlenen satış senedi ve özel parselasyon planının 8943 ada 4 nolu parsele uyduğu, davalı ... adına düzenlenen emlak vergisi beyanları, 1989 yılında düzenlenen satış senedi ve özel parselasyon planının ise 8943 ada 5 nolu parsele uyduğu, davacı ... adına düzenlenen bir zilyetlik belgesi mevcut olmadığı, keşif tarihi itibarıyla 8943 ada 4 nolu parselin boş olup üzerinde fiili bir kullanım bulunmadığı ayrıca davacı ... tarafından satış senedi, emlak vergisi beyannamesi veya zilyetliğe ilişkin başka bir belge ibraz edilmediği, 4 nolu parselde fiili bir kullanımının bulunmadığı, 5 ve 6 nolu parseller üzerindeki fiili kullanımının ise tespit tarihine yakın bir zamanda başladığı ve fiili kullanıcı olarak tespit edilmesine yeterli sürenin geçmediği anlaşıldığından davacı ... tarafından açılan asıl davanın reddine, birleşen 2019/580 Esas dosyada davacı ...'un davasının kabulüne karar verilmiştir. Asıl dosya davacısı birleşen dosya davalısı ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş olup, asıl dosya davacısı birleşen dosya davalısı ... vekili tarafından tarafından İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi kararı temyiz edilmiştir.

Dava, beyanlar şerhine itiraza ilişkindir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesince ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup asıl dosya davacısı birleşen dosya davalısı vekili ... temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ :

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.