Logo

9. Hukuk Dairesi2021/12266 E. 2022/94 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücretleri alacağı davasında, yerel mahkemenin Yargıtay'ın bozma ilamına uygun hüküm kurup kurmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma ilamında, davacının sunduğu kayıtların tek başına hükme esas alınamayacağı, tanık beyanları ile birlikte değerlendirilmesi ve hesaplanan fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarından %30'dan az olmamak üzere indirim yapılması gerektiği belirtilmesine rağmen, yerel mahkemenin bozma kararına aykırı şekilde davacının kayıtlarına dayanarak hesaplama yapması ve indirim uygulamaması usulü kazanılmış hak ihlali oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili; davacının, davalı ... Özel Eğitim Hizmetleri ve Ticaret Ltd. Şti. bünyesinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, müvekkilinin işyerinde sürekli ve kesintisiz olarak çalıştığı halde sigorta primlerinin eksik yatırıldığını, müvekkilinin kalorifer ateşleme belgesine sahip olmadığı halde kalorifer yakmaya zorlandığını, ücretinin asgari ücret olarak gösterildiğini ve diğer işçilik alacakları olan fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil, asgari geçim indirimi ile yıllık ücretli izin alacağının ödenmediğini, iş sözleşmesine bu sebeplerle işçi tarafından haklı sebeple son verildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin kararı, davalının temyizi üzerine, Dairemizin 26.11.2020 tarih 2017/18048 esas ve 2020/17074 karar sayılı kararı ile 2017/21092 Esas sayılı dava dosyasında Ramazan Bayramında bir gün Kurban Bayramında ise 2 gün hariç ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığı kabul edilmesine karşın eldeki dava dosyasında dini bayramların sadece bir günü hariç ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığının kabul edilmesinin isabetli olmaması, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları bakımından ispat sadece yazılı belgeler ve işveren kayıtlarına dayanmayıp davacının sunduğu kayıtlar; tanık anlatımları ve diğer deliller ile birlikte değerlendirildiğinden bu çalışmalardan işçinin çalışma şekline, işin düzenlenmesine ve hesaplanan alacak miktarına göre % 30'dan aşağı olmamak üzere uygun bir indirim yapılması, yıllık ücretli izin ve asgari geçim indirimi konularında bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda; toplanan kanıtlara göre ve aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve kararın bozmaya uygun olmasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karşın fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılacak indirim konusunda bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmeden karar verildiği görülmektedir.

Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince de, sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı).

Somut uyuşmazlıkta; hükmüne uyulan bozma ilamında davacının sunduğu kayıtların tek başına hükme esas alınamayacağı ancak tanık beyanları ile birlikte dikkate alınabileceği açıklanarak hesaplanan tüm fazla çalışma hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı miktarlarından %30’dan az olmamak üzere indirim yapılması gerektiği açıklanmıştır. Mahkemece bozma ilamı sonrasında hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; tanıkla ve kayıtla ispatlanan dönem şeklinde ikili bir ayrım yapılarak hesaplama yapılmış, böylelikle davacının sunduğu kayıtlara tek başına değer verilerek bu dönem için hesaplanan alacak miktarlarından bozma ilamına aykırı şekilde indirim yapılmamıştır. Öte yandan; fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacakları bakımından hüküm altına alınan miktarlar, bilirkişi raporundaki yazılı miktarlar ile de örtüşmemektedir. Mahkemece bu farklılık sebebi de gerekçelendirilmiş değildir.

Açıklanan sebepler doğrultusunda ve dosya kapsamına göre yapılan hesaplama doğrultusunda Mahkemece brüt 23.263,156 TL fazla çalışma, brüt 1.512,441 TL ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı ve 5.558,658 TL brüt hafta tatili ücreti alacağı yerine bozmaya ve dosya kapsamına uygun olmayacak şekilde ve gerekçelendirilmeden daha fazlasının hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.01.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.