Logo

9. Hukuk Dairesi2021/12836 E. 2022/244 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşçinin dava tarihi itibariyle hangi derece ve kademede olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak işçilik alacaklarının hesaplanması uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, önceki bozma kararları ve davalı lehine oluşan usulü kazanılmış hak gözetilerek davacının dava tarihi itibariyle 6. derece 12. kademede olması gerekirken, 8. derece 22. kademede olduğunu kabul etmesi hatalı olup, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Davacının bir kısım işçilik alacaklarını talep ettiği dosyada İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen 16/10/2014 tarihli karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesinin 23/03/2015 tarih, 2015/780 esas ve 2015/5173 karar sayılı ilamı ile “…Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının işyeri şahsi sicil dosyasındaki başlangıç pozisyonunun belirtilen derece sınırlarını gösterir değerleri, Toplu İş Sözleşmesi'nin ilgili maddesindeki, bulunduğu pozisyon karşılığı derecenin ilk kademesinden başlatılacağına dair düzenlemeyi dikkate alarak fiili hizmet süresi dikkate alınmadan, davacının başlangıç pozisyonunun 1 derece ve 8 kademe olması gerektiği kanaati ile davacının üyelik öncesi fiili hizmet süresi ve intibak koşullarını da gözeterek 01.03.2010 tarihindeki derece ve kademesi tespit edilerek hesaplama yapılmıştır. Bilirkişi davacının bulunduğu pozisyonun, derece sınırının üst değerini kademesi kabul ederek hesaplama yapmıştır. Başka bir anlatımla düz işçi olan işçinin ilk başlangıç derecesinin sınırlarının 1-8 olarak belirleyen düzenlemeyi, 1. derecenin 8. kademesi olarak başlaması gerektiğini kabul ederek hesaplamaya başlaması esasa müessir, sonucun farklı çıkmasına sebep olacak bir yorum olduğundan tüm hesaplamalar hatalı olup bozma nedenidir.

Ayrıca, bilirkişi tarafından 01.03.2010 tarihi itibariyle belirlenen derece ve kademenin mahkemece 2013 yılında açılan davalarda dava tarihindeki derece ve kademe olarak kabul edilmiş olması davacı temyizinin olmaması nedeniyle bozma nedeni yapılmamıştır.” gerekçesiyle bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesi tarafından hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve söz konusu karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 18/06/2019 tarih, 2017/25920 esas ve 2019/13631 karar sayılı ilamı ile diğer hususlarla birlikte “…Somut uyuşmazlıkta; Mahkemenin bozma öncesi kararında bilirkişi tarafından 01/03/2010 tarihi itibariyle belirlenen derece ve kademenin 2013 yılında açılan davalarda dava tarihindeki derece ve kademe olarak kabul edilerek hüküm kurulmuş ve Yargıtay (Kapatılan) 7. Hukuk Dairesinin bozma ilamında da bu hususun davacı temyizi olmadığından bozma nedeni yapılmadığı belirtilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak verilen kararda ise, dava tarihi olan 07/01/2013 tarihine göre belirlenen derece ve kademe üzerinden hüküm kurulmuştur. Bu durum, bozmaya uyulmakla davalı lehine oluşan usulü kazanılmış hak ilkesine aykırılık teşkil etmektedir.” gerekçesiyle ikinci kez bozulmuş ve bozma sonrası yapılan yargılamada davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurulmuştur. Mahkemece daha önceki bozma ilamları ve davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hak dikkate alınmaksızın davacının dava tarihi itibariyle 6. derecenin 12. kademesinde olması gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, dava tarihi itibariyle 8. derecenin 22. kademesinde olduğunun tespitine karar verilmesi bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi uyarınca kararın düzelterek onanmasına karar verilmiştir.

Sonuç:

Temyiz olunan kararın hüküm sonucunun 1. bendinin ilk paragrafında yer alan;

“Davacının dava tarihi olan 07/01/2013 tarihi itibariyle 8. derecenin 22. kademesinde olduğunun tespitine,” rakam ve sözcüklerinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine,

“Davacının dava tarihi olan 07/01/2013 tarihi itibariyle 6. derecenin 12. kademesinde olduğunun tespitine, rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine, 12/01/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.