Logo

9. Hukuk Dairesi2022/10053 E. 2022/14513 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesi nedeniyle cezai şart alacağından yapılan indirim oranının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı lehine kararlaştırılan cezai şart hükmünün geçerli olduğu, ancak cezai şart miktarına uygulanan indirim oranına ilişkin davacı vekilinin temyiz itirazlarının, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... Batı 1. ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunucu İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından kararın istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından hüküm altına alınan ve davalı tarafça temyize konu edilen miktar 98.400,00 TL olup bu miktarın, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince karar tarihi itibarıyla bölge adliye mahkemeleri tarafından verilen kararların kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, 23.....2015 tarihinde ... Hava Kurumu Üniversitesinde satın alma müdürü olarak göreve başladığını, yaptığı işin sürekli bir görev olduğunu, belirli süreli yapılabilecek bir ... olmamasına rağmen davacı ile 4 yıllık belirli süreli ... sözleşmesi yapıldığını, asgari geçim indirimi dâhil aylık ücretinin net 7.000,00 TL olarak belirlendiğini, ... sözleşmesinin 25.11.2015 tarihinde davalı tarafça feshedildiğini, ileri sürülen fesih gerekçesinin gerçeği yansıtmadığını, tamamen keyfi, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ... Batı 1. ... Mahkemesinin 2017/430 Esas sayılı dosyasında açılan ihbar tazminatı davasında davanın kabulüne karar verildiğini, kararın gerekçesinde, ... sözleşmesinin belirli süreli olduğu yazılı olsa da belirsiz süreli nitelikte olduğu ve fesih için haklı bir neden olmadığının kabul edildiğinin belirtildiğini, bu kararın kesinleştiğini ileri sürerek haksız feshe bağlı cezai şart alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; 24.....2015 tarihinde müvekkili Kurumda satın alma müdürü olarak görevlendirilmek üzere davacı ile 4 yıllık ... sözleşmesi yapıldığını, davacının ... sözleşmesinin 25.11.2015 tarihi itibarıyla feshedildiğini, davacının ... Batı 1.... Mahkemesinin 2017/430 Esas sayılı dosyasında açmış olduğu davada ... sözleşmesinin belirsiz süreli olduğunu kabul ettiğini, aynı konuda ... Batı 3. ... Mahkemesinin 2016/232 Esas sayılı dosyası ile benzer nitelikteki bir davada, sözleşmenin belirsiz süreli sözleşme niteliği kazandığından cezai şart talebinin reddine karar verildiğini, istinaf mahkemesi tarafından bu kararın isabetli bulunduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere 5 ay, 1 gün hizmeti olan davacıya 3 yıl, 6 ay, 29 gün üzerinden fahiş miktarda cezai şart ödenmesi talebinin hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı işyerinde 5 ay, 1 gün hizmeti olan davacının ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından 04.12.2015 tarihinde feshedildiği, taraflar arasında düzenlenen ... sözleşmesinin 4 üncü maddesinde “Sözleşmeli, mevzuattaki Satın Alma Müdürü ... tanımında yer alan görevleri yerine getirmekle yükümlüdür. ... bu ... sözleşmesi haklı neden olmaksızın sözleşmenin süresinden önce ... taraflı olarak kurum tarafından feshedilirse, kurum sözleşmelinin son aylık brüt ücreti ile sözleşmenin kalan ayları sayısının çarpımı tutarında toplam tazminatı sözleşmeliye peşinen ödemeyi kabul ve taahhüt eder.” şeklinde hükmün bulunduğu, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunun 08.03.2019 tarihli ve 2017/10 Esas, 2019/1 Karar sayılı kararı ile belirli süreli olarak yapılan, ancak objektif şartları taşımadığı için belirsiz süreli kabul edilen ... sözleşmesinde kararlaştırılan süreden önce haksız feshe bağlı cezai şart hükmünün geçerli olduğuna karar verildiği, içtihadı birleştirme kararlarının tüm kurumlar ve kişiler yönünden bağlayıcı olup somut olayda söz konusu karar çerçevesinde değerlendirme yapılması gerektiği ve ... sözleşmesinin işverence sözleşme süresinin bitiminden önce haksız olarak feshedildiği gerekçesiyle bakiye 3 yıl, 6 ay, 28 gün hizmet süresi üzerinden hesaplanan cezai şart alacağına 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 182 nci maddesinin son fıkrası uyarınca %12 oranında indirim uygulanmak suretiyle taleple bağlı kalınarak 246.000,00 TL cezai şart alacağının hüküm altına alınmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince belirli süreli ... sözleşmelerindeki cezai şart hükmü geçerli sayılmakla beraber, cezai şart hükmünün geçerli olabilmesi için karşılıklılık esasının gerektiğini, her iki taraf için de yaptırım koşulunun bulunması gerektiğinden ve ... taraflı cezai şart hükmünün geçersiz olacağından bahsedildiğini, dava konusu ... sözleşmesinin 4 üncü maddesinde iki taraf için bir düzenleme yapılmayıp sadece müvekkili Kurum aleyhine cezai şart hükmü tesis edildiğini, bu durumda dava konusu cezai şart hükmünün zaten geçersiz olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla cezai şartın varlığı kabul edilse dahi fahiş miktardaki alacağın hüküm altına alınmasının hatalı olduğunu, uygulanan indirim oranının dosya kapsamına ve yasal düzenlemeye aykırılık teşkil ettiğini, kaldı ki indirim uygulanması yönteminin de hatalı olduğunu, zira dava ve ıslah dilekçesi ile toplamda 246.000,00 TL alacak talep edilmiş olmasına ve takdiri indirimin bu tutar esas alınarak uygulanması gerekmesine rağmen Mahkemece davacının talebi aşılarak ve bilirkişi raporu ile belirlenen tutar esas alınmak suretiyle karar verildiğini, hatalı kararın kamu kurumu niteliğine haiz müvekkilinin acze düşmesine ve kamu zararı oluşmasına sebebiyet vereceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 11 inci maddesinde yer alan düzenlemede ... ilişkisinin süreye bağlı olarak yapılmadığı hâllerde sözleşmenin belirsiz süreli sayılacağı vurgulanarak ana kuralın ortaya konulduğu, Kanun'da belirli süreli işlerle, belirli bir işin tamamlanması veya belli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif şartlara bağlı olarak belirli süreli ... sözleşmesi yapılabileceği, belirli süreli ... sözleşmesi ile çalışan işçilerin belirsiz süreli ... sözleşmesi ile çalışan işçilere göre daha az koruma altında olduğu düşünüldüğünde, ... sözleşmelerinin belirsiz süreli olmasının asıl, belirli süreli olmasının istisna olarak düzenlenmesinin işçinin korunması amacına matuf olduğu, davalı işverence objektif neden yokluğunun ve dolayısıyla sözleşmenin belirsiz süreli olduğunun ileri sürülmesi hâlinde işçinin korunması amacını taşıyan düzenlemenin aksine sonuç doğuracak şekilde uygulanmasının Kanun'un amacına aykırı olup aynı zamanda hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olacağı, taraflar arasında imzalanan sözleşme ile belirli süreli ... sözleşmesi imzalandığı açıklamasına yer verilerek 23.....2015 tarihinde başlamak ve 4 yıl geçerli olmak üzere bir süre belirlendiği, ne var ki belirli sözleşme yapılmasını gerektirir objektif şartlar bulunmadığı, taraflar arasında belirsiz süreli ... sözleşmesi düzenlendiğinin yargı kararıyla kesinleştiği, sözleşmesinin 4 üncü maddesinde davacı lehine düzenlenen cezai şartın kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu, ancak davacı işçinin çalıştığı sürenin az olması, sözleşme süresinin uzunluğu nedeniyle Mahkemece cezai şarta uygulanan indirim oranının az olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulü ile hesaplanan alacaktan takdiri olarak %60 oranında indirim uygulanarak belirlenen net 98.400,00 TL cezai şart alacağının hüküm altına alınmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde, indirim oranının hatalı uygulandığını ve yanlış değerlendirildiğini belirterek ve resen nazara alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sözleşmenin süresinden önce feshine dayalı cezai şart alacağından yapılan indirim oranına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı Kanun'un “Belirli ve belirsiz süreli ... sözleşmesi” kenar başlıklı 11 inci maddesi şöyledir:

“... ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan ... sözleşmesi belirli süreli ... sözleşmesidir.

Belirli süreli ... sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz. Aksi halde ... sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir.

Esaslı nedene dayalı zincirleme ... sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar.”

3. 6098 sayılı Kanun'un 182 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple,

A. Davalı Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

B. Davacı Temyizi Yönünden

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.