"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 11. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 6. ... Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı işveren nezdinde 23.05.2015 tarihinde Avrupa Birliği fonları ve fuarlar sorumlusu olarak işe başladığını, daha sonra ticaret bölümünde ticaret sorumlusu olarak görevine devam ettiğini, ... sözleşmesinin haksız şekilde sonlandırıldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, ayrıca zamanaşımı itirazlarının da bulunduğunu, davacının ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dilekçesinde hizmet süresi, ücret ve giydirilmiş ücrete dâhil ücret dışında sağlanan hak ve ödemelerin açıkça belirtildiği, ayni bir yardım yapıldığına dair bir iddianın olmadığı, buna göre davacı bakımından kıdem ve ihbar tazminatının belirlenmesine esas veriler yönünden belirsizlik olmadığı, dolayısıyla kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının miktarının davacı bakımından objektif olarak belirlenemez olduğundan söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesinin doğru ve yerinde olmakla birlikte arabuluculuk ücretinin aleyhine hüküm verilen davacı tarafa yükletilmemesinin hukuka aykırılık teşkil ettiğini, davalı müvekkili lehine yalnızca 200,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlerden ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
İlk derece mahkemesince 200,00 TL vekalet ücretine karar verilmiştir. Davalı taraf vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesi gerektiğini iddia etmişse de Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 30/09/2021 tarih 2021/9251-13342 E.K sayılı kararında "Somut olayda dava dilekçesinde 30,00 TL talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince davanın belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği gerekçesiyle usulden reddine karar verilmiş ve davalı lehine 3.400,00 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince de davacının istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Dosya içeriğine göre karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 , 13/1 ve 13/2 maddeleri gereğince davalı lehine 30,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 3.400,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli olmamıştır..." şeklinde vermiş olduğu karar dikkate alındığında ilk derece mahkemesince vekalet ücreti yönünden verilen karar isabetlidir.
6325 sayılı kanuna göre arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup arabuluculuk ücreti hakkında karar verilmemesi hatalı olduğu, yeniden açılabilecek davada mükerrer ödemelere yol açılmayacak şekilde karar verilebileceği de gözetildiğinde, davalı tarafın bu yöne ilişkin istinafı haklı olduğu anlaşılmakla oy birliğiyle aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulmuştur.
..." gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin ikinci kısmının ikinci bölümünde yer alan 5.100,00 TL tutarındaki maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu hukuki düzenleme gözden kaçırılarak müvekkili lehine yalnızca 30,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2022 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası ile 13 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.