"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Kars 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince 01.09.2022 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 361 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca bölge adliye mahkemesince verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 41 inci maddesinin birinci fıkrasına göre belli bir işi takipten veya savunmadan isteği ile çekilen avukatın o işe ait vekâlet görevi, durumu müvekkiline tebliğinden itibaren on beş gün süre ile devam eder.
Dava dosyası istinaf aşamasında iken davalı vekili Av. ... tarafından 22.01.2021 tarihinde ... Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) sistemi üzerinden gönderilen dilekçede vekillik ilişkisinin sona erdiği bildirilip tüm tebligatların davalı İdarenin adresine yapılması talep edilmiştir. Bu talep karşısında İlk Derece Mahkemesince vekillikten çekilme dilekçesi davalı İdareye 25.02.2021 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı vekili Av. ...'nun vekâlet görevinin sona ermesinden sonra davalı İdarenin vekili olarak Av. ... tarafından UYAP sistemi üzerinden 14.04.2021 tarihinde İlk Derece Mahkemesine, 25.07.2022 tarihinde de Bölge Adliye Mahkemesine vekâletname gönderildiği anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemesince istinaf incelemesi sonucu verilen 25.04.2022 tarihli karar ilamı vekâlet görevi daha önce sona ermiş olan Av. ...'ya elektronik tebligat yoluyla 30.07.2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup tebliğ davalı İdarenin yetkili vekiline yapılmaması nedeniyle usulsüzdür. Davalı vekili Av. ... tarafından sunulan 22.08.2022 tarihli temyiz dilekçesinde, karar ilamı taraflarına tebliğ edilmemekle birlikte karardan bilgi sahibi olunması üzerine süresi içinde temyiz dilekçesinin sunulduğu beyan edilmiştir. Davalı taraf kararı öğrendikten sonra 6100 sayılı Kanun'un 361 inci maddesinin birinci fıkrasında öngörülen iki haftalık süre içinde temyiz yoluna başvurmuştur. Bu durumda temyiz dilekçesinin süre aşımı sebebiyle reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 01.09.2022 tarihli ek kararın bozularak ortadan kaldırılması gerekir.
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Kurum bünyesinde 14.05.1982 tarihinden ... sözleşmesinin feshine kadar ... makinesi operatörü olarak çalıştığını, ... sözleşmesini mülga 1475 sayılı ... Kanunu'nun (mülga 1475 sayılı Kanun) 14 üncü maddesi uyarınca feshettiğini ... sürerek kıdem tazminatı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının emeklilik nedeniyle değil 08.03.2019 tarihli dilekçe ile istifa ederek işten ayrıldığını, hak ve alacaklarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının hizmet cetveline göre 14.05.1982-14.03.2019 tarihleri arasında davalı bünyesinde ... makinesi operatörü olarak çalıştığı, dosyada mevcut ve davacı tarafından imzası inkar edilmeyen 14.03.2019 tarihli dilekçe içeriğinden davacının emeklilik şartlarını gerçekleştirmesi nedeniyle ... sözleşmesini feshettiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının 04.05.1982 tarihinde işe başladığını ancak sürekli işçi kadrosuna geçtiği 02.02.2001 tarihine kadar geçen çalışmalarının bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde belirsiz süreli ... sözleşmesine dayanmadığını, bu çalışmaların mevsimlik olarak kabul edilmesi gerektiğini, davacının 08.03.2019 tarihli istifa dilekçesinin bulunduğunu, davacının kendi isteği ile ayrıldığını, faiz başlangıç tarihinin daha eski bir tarih olarak belirlenmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının davalı işyerinde başlangıçta mevsimlik işçi, sonrasında kadrolu işçi statüsünde çalışmakta iken ... sözleşmesini mülga 1475 sayılı Kanun'un 14 üncü madde gereğince emeklilik nedeniyle feshettiğinin anlaşıldığı, bu fesih sebebinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirdiği, mevsimlik işçi olarak çalışılan hizmetlerin toplam hizmet süresine eklenerek kıdem tazminatı hesabında hata bulunmadığı, ... sözleşmesinin feshi ve dava tarihi göz önüne alındığında zamanaşımının söz konusu olmadığı, ancak ... sözleşmesinin fesih tarihinin 14.03.2019 olmasına rağmen yazılı şekilde faiz başlangıcının belirlenmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının kendi isteği ile istifa ettiğini, istifa dilekçesinde haklı bir neden bulunmadığını, dava konusunun zamanaşımına uğradığını, temerrüt koşulunun gerçekleşmediğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, zamanaşımı ve faiz başlangıç tarihi noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu’nun 120 nci maddesi yollamasıyla hâlen yürürlükte bulunan mülga 1475 sayılı Kanun'un “Kıdem tazminatı” kenar başlıklı 14 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Bölge Adliye Mahkemesince verilen 01.09.2022 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.