Logo

9. Hukuk Dairesi2022/14193 E. 2022/14492 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, alt işverenlik ilişkisi içerisinde çalıştığı iddiasıyla asıl işverene karşı açtığı işçilik alacakları davasında, ücret ve diğer işçilik alacaklarının hesabında hangi ücretin esas alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, bozma ilamında belirtilen hususlara uygun olarak Bölge Adliye Mahkemesi'nce davalı işveren tarafından sunulan bordrolardaki ücretlerin davacının ücretini aşmadığı ve emsal işçi olarak kabul edilebilecek aynı kıdemde bir danışman işçinin ücretinin de tespit edilemediği değerlendirilerek, davacının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 29. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : ... 36. ... Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar ve davalı ... (KOSGEB) vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Dosya içeriğine göre davalı aleyhine kabul edilen ve temyize konu toplam miktar 68.496,89 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığından anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca davalı KOSGEB'in temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacılar vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin murisi işçinin davalıya ait işyerinde Personel ve Mali İşler Daire Başkanlığı emrinde 15.09.1997 tarihinden itibaren çalıştığını, hizmetin devamında Daire Başkanlığının isim değiştirerek Strateji Geliştirme ve Mali Hizmetler Daire Başkanlığı ismini aldığını, bu çalışmalarını yürütürken işverenin işçisi değil alt işveren işçisi kadrosuyla çalıştığını, şartnamelere ve hizmetin niteliğine göre ihale konusu işin muvazaalı olduğunu, unvanı farklı olarak gösterilmesine karşın davacıların murisinin diğer çalışanlarla aynı görevi yaptığını ve muhasebeci olduğunu, davacıların murisi ile beraber ... O. ve Gülay İ.'nin de aynı işi yaptığını, böylece hizmetin davalı işverenliğinde geçtiğini, işin asıl ... olduğunu, yıllık izinlerin eksik kullandırıldığını, ücretin aynı işi yapan personele göre eksik ödendiğini, personele yemek ücreti ödendiğini, davacıların murisine ödenmediğini, işin aslında işçi teminine yönelik olduğunu beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ücret farkı, yemek ücreti, eşit davranma ilkesine aykırılık tazminatı adı altında ayrımcılık tazminatının tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

1. Davalı KOSGEB vekili, davacıların murisinin firma işçisi olduğunu, KOSGEB ile davacıların murisi arasında ... ilişkisi bulunmadığını, zamanaşımı def'inde bulunduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı Ar-Ge Tem. İnsan Kaynakları Mak. İnş. Gıda Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili, davacıların murisinin toplam 3 yıl 6 ay 14 gün hizmetinin bulunduğunu, bunun dışındaki hizmetten sorumlu olunmayacağını, kıdem tazminatı ve yıllık izin ücretinden diğer davalının sorumlu olacağını beyanla davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 14.09.2018 tarihli ve 2016/172 Esas, 2018/459 Karar sayılı kararıyla dava ve cevap dilekçeleri, Sosyal Güvenlik Kurumu ve işyeri kayıtları, bilirkişi raporu, tanık beyanları, emsal mahkeme kararları ve tüm dosya kapsamı göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı KOSGEB vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesinin 16.12.2020 tarihli ve 2020/482 Esas, 2020/654 Karar sayılı kararıyla "...3624 sayılı Küçük ve Orta İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanun'un "Strateji Geliştirme ve Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığı" başlığını taşıyan 35.maddesinde adı geçen dairenin görevleri sayılmış, maddenin (ı) bendinde de Başkanlığın muhasebe işlerini yürütme görevi bulunduğu belirtilmiştir. Davacının, nitelikli hizmet alım sözleşmeleri kapsamında işe alındığı tarihten itibaren sürekli şekilde dış uzman, danışman ve muhasebe görevlisi olarak davalı asıl işveren KOSGEB'in asli işlerinde çalıştırıldığı, davacı işçi yönünden davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve alacaklarından müteselsilen sorumlu olduklarının kabulünün yerinde olduğu anlaşılmıştır.

...

Kabule göre; ücret farkı alacağının dava ve ıslah dilekçelerine göre toplam 59.858,42 TL olarak talep edildiği halde, kararda 58.858,42 TL üzerinden hüküm kurulması hatalı olmuştur.

Açıklanan nedenlerle; davalı KOSGEB vekilinin istinaf başvrusunun esastan reddine, kabule göre ücret farkı alacağının dava ve ıslah dilekçelerine göre toplam 59.858,42 TL olarak talep edildiği halde, kararda 58.858,42 TL üzerinden hüküm kurulması hatalı ise de, bu husus yargılama gerektirmediğinden Dairemizce düzeltilebileceği anlaşılmakla davacı vekilinin sair istinaf taleplerinin reddine, ücret farkı alacağına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ..." şeklindeki gerekçe ile davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı KOSGEB vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 29.....2021 tarihli ve 2021/5047 Esas, 2021/11006 Karar sayılı bozma ilâmında;

"...

Somut olayda Bölge Adliye Mahkemesinin muvazaaya ilişkin kabulü ile eşit davranma yükümlülüğüne aykırılık tazminatı talebinin reddine yönelik değerlendirmelerinde isabetsizlik yok ise de davacı işçi tarafından aynı pozisyonda olduğunu iddia ettiği çalışanların gerek yaptığı işler gerekse danışman unvanı itibariyle emsal bir işçinin varlığı ortaya koyulmuş ve ispatlanmış değildir. Mahkemece davalı işyerinde idari hizmet sözleşmesi kapsamında kadrolu pozisyonda çalışan ... O.'ya ödenen ücret üzerinden davacının fark tazminat ve işçilik alacakları hüküm altına alınmış ise de davacıya emsal kabul edilen, kadrolu olarak idari hizmet sözleşmesi ile çalışan dava dışı personel ... O.'nun işe alınmasında aranan eğitim durumu ve buna ilişkin yazılı ve yeterlilik koşulları değerlendirildiğinde ... O.'nun emsal işçi olarak kabul edilmesi ve aldığı ücret üzerinden dava konusu alacakların kabul edilmesi doğru görülmemiştir. Hal böyle olunca dava konusu alacakların işyerinde danışman olarak çalışan aynı kıdemdeki işçinin ücreti esas alınarak hesaplanmalı ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.Yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. ..." gerekçesiyle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Dairemizce; Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda gerekli araştırma yapılmış ve davalı KOSGEB tarafından emsal olarak sunulan bordrolardaki ücretin davacının ücretini aşmadığı anlaşıldığından, Dairemizce aldırılan 09.11.2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda kıdem ve yıllık izin ücreti alacakları hüküm altına alınmıştır.

Bahsi geçen raporda ihbar tazminatı alacağının çıplak brüt ücret üzerinden hesaplandığı saptanmış olup, bu nedenle Dairemizce yapılan resen hesaplama doğrultusunda ihbar tazminatı alacağının (rapordaki giydirilmiş ücret miktarı olan brüt 2.643,01 TL/ 30 x 7 x8=4.933,61 TL) brüt 4.933,61 TL olduğu kabul edilmiştir. Ücret farkı alacağının ispatlanamadığı ve eşit davranma yükümlülüğüne aykırılık tazminatı talebinin reddine ilişkin kararın da bozma kapsamı dışında kaldığı dikkate alındığında, bahsi geçen alacak taleplerinin reddine karar verilmiştir. Yemek ücretinin davacının ücretine göre değişmediği anlaşılmakla 12.01.2017 tarihli raporda net olarak hesaplanan tutar taleple bağlı kalınarak... " şeklindeki gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı KOSGEB vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; davacıların murisi için emsal alınacak ücretin dosyaya daha önce de kazandırılmış olan emsal KOSGEB kadrolu personel ücreti olduğunu, ayrımcılık tazminatının reddinin hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun 32 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

A. Davalı Temyizi Yönünden

Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalı tarafa iadesine,

B. Davacılar Temyizi Yönünden Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,08.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.