Logo

9. Hukuk Dairesi2022/15794 E. 2023/57 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, başka bir belediyeden devredildiği ... Büyükşehir Belediyesinde hangi toplu iş sözleşmesinden ve ne tarihten itibaren yararlanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi onuncu fıkrası uyarınca, devredilen işçinin yeni bir toplu iş sözleşmesi düzenleninceye kadar eski toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya devam edeceği, davacının da yeni toplu iş sözleşmesinin imza tarihi olan 18.07.2014'e kadar önceki toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği, ayrıca mahkemece davalı tarafın bilirkişi raporuna itirazlarının incelenmemesi, davacının dava tarihinden önceki alacakları için arabuluculuk yoluna başvurmaması hususları da gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/151 E., 2022/1919 K.

Avukat ...

DAVA TARİHİ : 17.12.2019

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tire 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesi

SAYISI : 2019/769 E., 2020/388 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili özetle davacının 1993 tarihinden itibaren çalışmakta olduğu Tire Belediyesi kadrosundan 30.03.2014 tarihinde 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (6360 sayılı Kanun) kapsamında ... Büyükşehir Belediyesinin Tire ilçesindeki mezbaha kadrosuna nakledildiğini, çalışmasının hâlen devam ettiğini, davacının nakil tarihinden önceki son günlük ücretinin bordrolarına göre brüt 123,35 TL olduğunu, devirden önceki toplu ... sözleşmeleri çerçevesinde ücret zamları uygulandığında devir tarihinde olması gereken ücretinin Tire 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesinin 2018/480 Esas, 2019/264 Karar sayılı kararı ile brüt 128,45 TL olarak tespit edildiğini, davacının 6360 sayılı Kanun kapsamında ... Büyükşehir Belediyesine devredildiği tarih itibarıyla Tire Belediyesinde yürürlükte olan 01.01.2013-31.12.2014 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan toplu ... sözleşmesinden yararlandığını, devirden sonra çalışmaya başladığı davalı Kurum ile Belediye-... Sendikası arasında bağıtlanan 15.03.2014 - 14.03.2016, 15.03.2016-14.03.2018, 15.03.2018-14.03.2020 yürürlük süreli toplu ... sözleşmelerinden yararlanması gerektiğini, davacının yevmiyesine devir tarihinden sonraki toplu ... sözleşmesi dönemleri için kararlaştırılan ücret zamları ile kıdem zamlarının uygulanmadığını ve ücretinin düşürüldüğünü bu sebeple davacının ücretinin ve toplu ... sözleşmesi ile belirlenen dava konusu hakların eksik ödendiğini ve fark ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep ettiklerini ileri sürerek, davacının hiç ödenmeyen, eksik ödenen ve ilave farklardan kaynaklanan fark ücret, izin ücreti, vardiya tazminatı, fazla çalışma, ... bayram ve genel tatil ücretleri, ilave tediye, sorumluluk zammı, üretimi teşvik primi, kıdemli işçiliği teşvik primi ve 60 yevmiye tutarında ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ücret niteliğindeki alacakların 5 yıllık zamanaşımına tâbi olduğunu, davacının 01.04.2014 tarihinden önce müvekkili İdarenin tarafı olmadığı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında Tire Belediyesinde çalıştığını, bu sebeple müvekkili Belediyeye husumet yöneltilemeyeceğini, davacının günlük ücreti ile müvekkili Kurumda aynı görev ve statüde çalışan diğer personelin ücretinin aynı olduğunu, davacının 31.03.2014 tarihinde ... İl Özel İdaresinden 6360 sayılı Kanun gereği müvekkili Belediyeye devir edildiğini ve Mezbaha Dairesi Başkanlığı nezdinde daimi işçi olarak görev yaptığını, 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrasında "Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal hakları, toplu ... sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre, toplu ... sözleşmesi olmayan işçiler bakımından 2012 yılı Eylül ayında geçerli olan ... ... sözleşmesi hükümlerine göre belirlenir." hükmünün mevcut olduğunu, 12.05.2014 tarihinde Belediye-... Sendikasına üye olan davacının Belediye-... Sendikası ile imzalanan 15.03.2014-14.03.2016 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinden faydalanmaya başladığını, ilgili toplu ... sözleşmesinin 55 inci maddesinin (b) bendi gereği üyelik tarihini takip eden ay başından itibaren devir tarihindeki ücretine her yıl için 17 kuruş eklendiğini, davacının herhangi bir alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının toplu ... sözleşmesinden yararlandığı ve devir ile çalışmaya başladığı işyerinde yürürlüğe giren toplu ... sözleşmesinden yararlanacağı, toplu ... sözleşmelerinde işçi aleyhine düzenleme yapılabileceği dikkate alındığında davacının toplu ... sözleşmesi uyarınca ücretinin düzenlenebileceği anlaşılmakla dosya kapsamında davacının dava tarihi itibari ile C grubuna dâhil olduğu ve 31.03.2014-17.12.2019 tarihleri arasında toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yaralanması gerektiği, davalı ... tarafından işçinin ücretlerinin ödendiği ancak toplu ... sözleşmesi hükümleri gereğince ücretinin hesaplanmamasından dolayı fark ücretten kaynaklı alacak kalemlerinin oluştuğu, bilirkişi raporu ile hesaplanan alacak kalemlerine davalının yapmış olduğu ıslah zamanaşımı def'i kısmen kabul edilerek Mahkemece hesaplamanın resen yapıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle raporun hatalı olduğunu, rapora itirazların Mahkemece dikkate alınmayarak ek rapor taleplerinin kabul edilmediğini, raporun izin farkı hesap tablosunda yapılan hesaplamaların hatalı olduğunu, rapora itirazda davacıya yapılan ödemelerin sunulduğunu, davacının taleplerinin haksız ve özellikle de eşit işe eşit ücret ilkesine aykırı olduğunu, davacı gibi 6360 sayılı Kanun kapsamında devredilen personelin günlük ücretinin davalı Kurumda aynı görev ve statüde çalışan personelin günlük ücreti ile aynı olduğunu, davacının Belediye-... Sendikasına üye olduğu tarihi takip eden ay başından itibaren devir edildiği tarihteki yevmiyesine her yıl için 17 kuruş eklenmiş olup davacının herhangi bir alacağı bulunmadığını, davacıya çalıştığı süre boyunca fazla çalışmaları, vardiya ücretleri ve toplu ... sözleşmesi gereği hak kazandığı tüm alacakların tamamının ödendiğini, kararda alacaklara uygulanan faiz türü hatalı olup faiz yönünden de karara itiraz ettiklerini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının kesinleşen mahkeme kararı ile belirlenen devir tarihindeki ücretinin, davalı İdare ile Belediye-... Sendikası arasında bağıtlanan toplu ... sözleşmelerinde yer alan düzenlemeler uyarınca güncellenmesinde, davacının sendika üyeliğinin davalı İdareye bildirildiği tarihten itibaren toplu ... sözleşmesi hükümlerinden faydalandırılmasında, dolayısıyla eldeki davaya konu edilen sendikal alacak kalemlerinde davacının fark alacaklısı olduğu yönündeki hesaplamalarda ve İlk Derece Mahkemesi kabulünde, hükümde kabul edilen alacaklara uygulanan faiz oranlarında bir isabetsizlik bulunmadığı, emsal nitelikteki ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 30.....2022 tarih ve 2021/181 Esas, 2022/1412 Karar sayılı kararının da aynı doğrultuda olduğu, buna göre davalı İdare vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekilince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının devredildiği Kurumun taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı, yararlanabilecek ise hangi tarihten itibaren yararlanmaya başlayacağının belirlenmesine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrasının son cümlesi şöyledir:

"Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları; Toplu ... Sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları Toplu ... Sözleşmesi hükümlerine göre, Toplu ... Sözleşmesi olmayan işçiler bakımından 2012 yılı Eylül ayında geçerli olan ... ... sözleşmesi hükümlerine göre belirlenir.”

3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 36 ncı ve 39 uncu maddeleri.

4. 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun "Dava şartı olarak arabuluculuk" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca; "Kanuna, ... veya toplu ... sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır." Maddenin ikinci fıkrasında ise "... Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." düzenlemesi yer almaktadır.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta; davacının Tire Belediyesinde çalışmakta iken 6360 sayılı Kanun kapsamında 30.03.2014 tarihinde ... Büyükşehir Belediyesine devredildiği ve devredildiği tarih itibarıyla Tire Belediyesinde yürürlükte olan 01.01.2013 - 31.12.2014 arası dönemi kapsayan toplu ... sözleşmesinden yararlandığı, devirden sonra çalışmaya başladığı davalı Kurum ile Belediye-... Sendikası arasında imzalanan 15.03.2014 - 14.03.2016, 15.03.2016 - 14.03.2018 ve 15.03.2018 - 14.03.2020 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinden yararlanması gerektiği iddiasıyla alacak talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.

3. İlk Derece Mahkemesince davacı işçinin devredildiği Kurumda yürürlükte olan toplu ... sözleşmesinin tarafı olan Belediye-... Sendikasına üye olduğu ve üyeliğinin işverene bildirildiği 05.....2014 tarihinden itibaren toplu ... sözleşmesi ile getirilen haklardan yararlandırılması gerektiği kabul edilerek fark alacakların hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır.

4. Ne var ki 6360 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesinin onuncu fıkrasının son cümlesi hükmü dikkate alındığında davacının nakledildiği işyerinde yeni bir toplu ... sözleşmesi düzenleninceye kadar nakil işleminden önce tâbi olduğu toplu ... sözleşmesinden yararlanması gerektiği kabul edilmelidir. Buna göre davacı, davalıya ait işyerinde uygulanan ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinin düzenleme (imza) tarihi olan 18.07.2014 tarihine kadar ... Sendikasının taraf olduğu 01.01.2013-31.12.2014 yürürlük süreli toplu ... sözleşmesinden yararlanmaya devam eder. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus nakilden önce tâbi olunan toplu ... sözleşmesi ile nakilden sonra tâbi olunacak toplu ... sözleşmesinden yararlanma koşullarına ilişkindir. Davacının nakilden önce tâbi olduğu toplu ... sözleşmesinden nakil sonrasında da yararlanmayı sürdürmesi Kanun'un açık hükmü gereğidir. Bu itibarla söz konusu toplu ... sözleşmesinden yararlanmaya devam edebilmek için sendika üyeliğinin devamı şartı aranmaz. Aynı şekilde bir başka sendikaya üye olunması yahut işkolu değişikliği, toplu ... sözleşmesinden yararlanmaya devam etme bakımından herhangi bir etki yaratmaz. Esasen Kanun'da "nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları ... toplu ... sözleşmesi hükümlerine göre, ... belirlenir" denilerek nakledilen işçilerin nakil olunan işyerinde yeni bir toplu ... sözleşmesi düzenleninceye kadar yaşayabilecekleri maddi kayıpların önüne geçilmek istenmiştir.

5. Buna göre somut olayda, davacının ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden ancak sözleşmenin imza tarihi olan 18.07.2014 tarihinden itibaren yararlanabileceği kabul edilmelidir. Kanun'da açıkça "...yenileri düzenleninceye kadar..." hükmüne yer verildiğinden, ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinin yürürlük süresinin geriye etkili şekilde 15.03.2014 olarak belirlenmesi de sonuca etkili değildir. Böylece nakil olunan işyerinde yeni toplu ... sözleşmesi düzenleninceye kadar, mevcut sözleşmenin yürürlük süresi veya sendika üyeliği ve benzeri gibi şartlar ile bağlı kalınmaksızın önceki toplu ... sözleşmesinden yararlanmaya devam edilir.

6. Diğer taraftan nakledilen işyerinde düzenlenecek yeni toplu ... sözleşmesinden yararlanmak için 6356 sayılı Kanun'un 39 uncu maddesindeki şartların gerçekleşmesi gerektiğinde tereddüt bulunmamaktadır. Dosya kapsamından davacının 05.....2014 tarihinde ... Sendikasına üye olduğu ve üyeliğinin işverene bildirdiği anlaşılmaktadır. Böylece davacının 18.07.2014 imza tarihli toplu ... sözleşmesinden yararlanma şartlarını taşıdığı açıktır.

7. Yapılan bu tespit ve açıklamalar karşısında, davacının nakledildiği Kurum ile ... Sendikasının taraf olduğu toplu ... sözleşmesinden yararlanma şartlarını sağladığı ancak bu sözleşmeden, sözleşmenin imza tarihi olan 18.07.2014 tarihinden itibaren yararlanabileceği kabul edilerek toplu ... sözleşmesinin hatalı uygulanmasından kaynaklanan alacaklarının bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve buna göre dava konusu alacaklar yeniden bir değerlendirmeye tâbi tutulmalıdır.

8. Diğer taraftan yargılama safhasında davalı tarafça bilirkişi raporundaki fark izin hesabına karşı bir kısım bordrolar sunularak yapılan bu ödemelerin hesaplamada mahsup edilmediği yönünde somutlaştırılmış itiraz ileri sürülmesine rağmen, Mahkemece hâkimin davayı aydınlatma yükümlülüğüne aykırı olarak bu itiraz irdelenmeden ve bu konuda gerekçe oluşturulmadan karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bu yönüyle de karar gerekçesiz ve yetersiz bulunmuştur.

9. Dava açılmadan önce dava konusu işçilik alacaklarıyla ilgili arabulucuya başvurulmuş, sürecin anlaşamama ile sonuçlanması üzerine 05.12.2019 tarihli son tutanak dava dilekçesine eklenerek 17.12.2019 tarihinde dava açılmıştır. Bununla birlikte hükme esas alınan ve davacının ıslahına dayanak oluşturan bilirkişi raporunda, dava konusu alacaklara ilişkin hesaplamalar dava tarihi nazara alınarak yapılmış, Mahkemece zamanaşımı def'i yönünden resen yapılan hesaplama sırasında da bu durum korunmuştur. Arabuluculuk faaliyeti ise tarafların anlaşamadığına ilişkin düzenlenen son tutanak tarihinden önce muaccel olan alacaklar için gerçekleştirilmiştir. Arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan ve son tutanak tarihi ile hesaplamaya esas alınan dava tarihi arasında kalan talep dönemi için arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği dikkate alındığında; bu dönem yönünden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.

10. Açıklanan nedenlerle; yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.