Logo

9. Hukuk Dairesi2022/17210 E. 2023/13 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin, çalıştığı süre boyunca farklı alt işverenler nezdinde çalışması nedeniyle kıdem ve yıllık izin ücreti alacaklarının hangi işverenden tahsil edileceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının asıl işverenin işyerinde farklı alt işverenler tarafından çalıştırıldığı ve işyeri devri olgusunun bulunmadığı gözetilerek, asıl işverenin de alt işverenlerle birlikte mali haklardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğuna, ancak harç ve yargılama giderleri hususunda karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2020/38 E., 2022/250 K.

DAVA TARİHİ : 23.01.2014

KARAR : Davanın kabulü

Taraflar arasında görülen alacak davası sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı İsteminin Özeti

Davacı vekili; davacının davalı ... Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) Genel Müdürlüğünün Narlıdere şubesinde 15.09.1999 tarihinde temizlik işçisi olarak çalışmaya başladığını, 05.11.2013 tarihinde yaşlılık aylığı almak için Sosyal Güvenlik Kurumuna başvururarak ... sözleşmesini feshettiğini, davacının ücretinin asgari ücret olduğunu, ayrıca yol ve yemek yardımı yapıldığını, davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti

Davalı İZSU Genel Müdürlüğü vekili, davacının değişen alt işverenlerin işçisi olduğunu ve davacının istifa etmek suretiyle işten ayrıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı Şirket vekili, işi devraldıkları tarihten önceki döneme ait kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarından sorumlu olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkeme Kararının Özeti

Mahkemece, toplanan deliller ve aldırılan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bozma ve Bozmadan Sonraki Yargılama Süresi

Kararın davalılar vekillerince temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 17.12.2019 tarihli ve 2017/26374 Esas, 2019/23543 Karar sayılı kararı ile alt işverenler arasında işyeri devri olgusunun bulunup bulunmadığının araştırılması ve sonucuna göre davalıların da sorumlu oldukları hizmet süresi ve miktarların belirlenmesi gerektiği, davacının yaşlılık aylığı almaya hak kazanma şartlarını taşıyıp taşımadığının araştırılması gerektiği ve kabule göre de tazminata esas ücretin belirlenmesinde asgari geçim indiriminin dâhil edilmesinin hatalı olduğu gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Bozmaya uyan Mahkemece, bozmaya uygun araştırma ve inceleme yapılarak davacının davalı İZSU işyerinde 01.07.2000 - 01.11.2007 ve 01.11.2007-05.11.2013 tarihleri arasında 4.769 ... süre ile hizmet alımı yapılan şirketler nezdinde ve en son davalı Şirkete bağlı olarak belirsiz süreli ... sözleşmesi kapsamında çalıştığı, tazminata esas son günlük brüt ücretinin 47,05 TL olduğu, ... sözleşmesinin davacı tarafından emeklilik hakkının kazanılmasına bağlı olarak feshedildiği ve 01.12.2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı aldığının tespit edildiği, davacının çalışma süresine göre davalı işverenlerce kullandırıldığı veya karşılığının ödendiği kanıtlanmayan bakiye 136 ... karşılığı yıllık izin hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz

Kararı, davalı İZSU Genel Müdürlüğü vekili temyiz etmiştir.

Gerekçe

1. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı İZSU Genel Müdürlüğü vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Mahkemece, davalıların mali haklardan sorumlu tutulması gerektiği yerinde ise de resen gözetilmesi gereken harç ve yargılama giderlerinden sorumluluğun hangi davalıya ait olduğu belirtilmeden "davalıdan şeklinde" hüküm kurulması hatalı olup bozma sebebidir.

Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

Sonuç

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan kararın, hüküm fıkrasının (5) ve (6) numaralı paragraflarında yer alan "davalıdan" sözcüğünün çıkarılarak yerlerine ayrı ayrı "davalılardan müştereken ve müteselsilen" sözcüklerinin yazılması suretiyle hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 09.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.