Logo

9. Hukuk Dairesi2022/17304 E. 2023/17 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İşçinin kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücreti talepleri doğrultusunda açtığı alacak davasında, fazla mesai ücretinin belirlenmesi ve ispatı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tanıklarının davalı aleyhine benzer taleplerle dava açmaları ve davacı ile menfaat birliği içinde olmaları nedeniyle beyanlarına ihtiyatla yaklaşılması, davacının yaptığı işin niteliği, işin gerektirdiği çalışma düzeni, puantaj kayıtları ve davalı tanıklarının beyanları birlikte değerlendirilerek fazla çalışma süresinin tespit edilmesi gerektiği gözetilerek, mahkemenin fazla çalışma ücretini hatalı hesaplaması nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2513 E., 2022/1618 K.

DAVA TARİHİ : 07.05.2018

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 6. ... Mahkemesi

SAYISI : 2021/602 E., 2022/124 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 02.12.2019 tarihli ve 2018/231 Esas, 2019/1114 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 04.11.2021 tarihli ve 2020/1286 Esas, 2021/2063 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak yeniden yargılama yapılması için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince Bölge Adliye Mahkemesinin gönderme kararı üzerine yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 1996 yılından 31.03.2018 tarihine kadar davalıya ait işyerinde değişen alt işverenlerin işçisi olarak kesintiz şekilde çalıştığını, ... sözleşmesinin işverence haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini, işyerinde tüm çalışma süresince haftanın 6 günü 07.00-19.00 saatleri arasında çalışma yapıldığını; ancak fazla çalışma ücreti alacaklarının ödenmediğini, ayrıca ödenmeyen yıllık izin ücreti alacağının da bulunduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ve husumet itirazında bulunduklarını, davacıya karşı sorumluluklarının bulunmadığını, davacının ihale alan şirketlerde çalıştığını, ... sözleşmesinin davacının 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin geçici 23 üncü maddesi gereğince emeklilik koşullarını sağladığından kadroya alınamayacağı gerekçesiyle feshedildiğini, feshin haklı sebebe dayandığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını, davacının fazla çalışmasının ücrete dâhil olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının ... sözleşmesinin işverence kadroya alınma şartını sağlamadığı gerekçesiyle feshedildiğinden kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının yemin beyanı ve işveren tarafından sunulan yıllık izin belgeleri dikkate alındığında davacının bakiye yıllık izin ücreti alacağının bulunduğu, davacının haftalık 17,5 saat fazla çalışma yaptığını tanık beyanları ile ispatlamasına rağmen davalı tarafça karşılığının ödendiğinin ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, davacının ... sözleşmesinin sona erdirilmesinde müvekkili davalının herhangi bir kusuru bulunmadığından davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hatalı hesaplama yapıldığını, tanıkların davalıya karşı açtıkları davaların bulunduğunu, davacının tüm alacaklarının ödendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının ... sözleşmesinin işverence kadroya alınma şartını sağlamadığı gerekçesiyle feshedildiği, bu fesih sebebi 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesi kapsamında haklı neden niteliği taşımadığından davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, işveren yıllık izinlerin tamamının kullanıldığını imzalı yıllık izin defteri ve eşdeğer bir belgeyle ispatlayamadığından, davacı asılın yemin beyanı da göz önünde bulundurulduğunda yıllık izin ücretinin hüküm altına alınmasında da isabetsizlik bulunmadığı, davalı tarafça yazılı belge sunulmayan dönemler açısından davacı tanık beyanlarına göre hesaplama yapılmış olup davacı tanıklarının işverene karşı davaları mevcut ise de davacı tanık beyanlarının tutarlı olması nedeniyle beyanlarına itibar edilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, belirsiz alacak davasının koşulları, husumet, ... sözleşmesinin feshi ve kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla çalışmanın ispatı, hüküm altına alınan alacakların hesaplanması noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı Kanun'un 17, 41, 53, 57, 59 ve 120 nci maddeleri, (mülga) 1475 sayılı ... Kanunu'nun yürürlükte bulunan 14 üncü maddesi hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıda yer alan (5) ve (6) numaralı paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.

3. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş ve işyerinden çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.

4. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez. Davacı ile menfaat birliği içinde olan tanıkların anlatımına ihtiyatla yaklaşılması gerektiği de gözden kaçırılmamalıdır. Başka delillerle desteklenmeden ... başına davacı ile menfaat birliği içinde olan tanık anlatımına itibar edilmesi mümkün değildir.

5. Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda puantaj kayıtlarında günlük çalışma saatlerine ilişkin kayıt bulunmadığından hesaplama konusu dönemin tümünde davacı tanıklarının beyanları doğrultusunda davacının haftalık 17,5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek fazla çalışma ücreti hesaplanmıştır. Ancak davacı tanıklarının davalı işveren aleyhine benzer taleplerle dava açtıkları ve davacı ile menfaat birliği içinde oldukları anlaşılmaktadır. Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince davacı tanıklarının beyanlarının tutarlı olduğu, bu sebeple davalı aleyhine dava açmalarına rağmen beyanlarına itibar edilmesinde sakınca bulunmadığı ifade edilmiş ise de başka delillerle desteklenmeden ... başına bu beyanlara göre sonuca gidilmesi mümkün değildir.

6. Diğer taraftan davacının yaptığı işin niteliği, işin gerektirdiği çalışma düzeni, puantaj kayıtları ve davalı tanıklarının beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının hafta içi beş gün 08.00-18.00 saatleri arasında, cumartesi günü 08.00-13.00 saatleri arasında çalıştığının kabulü dosya kapsamına uygun düşecektir. Mahkemece davacının bu çalışma düzenine göre tespit edilecek fazla çalışma süresi üzerinden fazla çalışma ücretinin hesaplanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.