"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2018/645 E., 2020/193 K.
DAVA TARİHİ : 28.08.2012
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının, davalı işyerinde 09.04.2007 tarihinden ... sözleşmesini haklı olarak feshettiği 01.08.2012 tarihine kadar şoför olarak çalıştığını, davacı işçinin davalıya ait işyerinde çalışma saatleri değişecek şekilde günde 13 saatten fazla çalıştığını, bu şekilde çalışmasının ... bayram ve genel tatil veya hafta tatili ayrımı yapılmadan devam ettiğini, bu çalışma haricinde ayda 7 gün nöbet tuttuğunu, çalıştığı dönemde yol, yemek ücretleri ile 4 ayda bir ikramiye ve prim aldığını, ücretinin primlerle beraber 1.400,00 TL olduğunu ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ... bayram ve genel tatil ücretleri ile ihtarname bedeli alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının davalı Vakıf nezdinde herhangi bir fazla çalışma ücreti ile başkaca bir alacağının olmadığını, işyerini sebepsiz bir şekilde terk ederek işin aksamasına neden olduğunu ve devam eden günlerde mazeretsiz olarak işe gelmemesi nedeniyle ... sözleşmesi davalı tarafından haklı nedenle feshedildiğinden davacının herhangi bir tazminat ya da alacağı bulunmadığını, davacının günde 13 saat çalışmadığını, yaptığı çalışmaların dosyasında mevcut olduğunu, davacının tatil günlerinde çalıştığı sürelere ilişkin tüm ücretlerin ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.05.2014 tarihli ve 2013/820 Esas, 2014/260 Karar sayılı kararı ile ... sözleşmesinin, işçilik alacaklarının ödenmemesi sebebi ile davacı tarafından haklı sebeple feshediliği ve davacı işçinin kıdem tazminatına hak kazandığı, diğer alacak taleplerinin de ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 17.12.2015 tarihli ve 2014/22739 Esas, 2015/35854 Karar sayılı ilâmı ile özetle davacının ...'daki çalışmasına yönelik delil bulunmadığından, fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin ...'da çalışmaya başladığı 27.04.2010 tarihinden sonraki dönem için hesaplanması gerektiği, davacı haftada 24 saat fazla çalışma yaptığını somut ve inandırıcı delillerle kanıtlayamamış olup, davacının fazla çalışma ücreti hesaplanırken tanık beyanlarına göre tespit edilen haftada 15 saat fazla çalışma süresine göre kök raporda yapılan hesaplama üzerinden sonuca gidilmesi gerektiği, ıslaha karşı zamanaşımı def'i dikkate alınmadan ve bu konuda ek rapor alınıp zamanaşımı def'i değerlendirilmeden fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil çalışmaları karşılığı ücretlerin hüküm altına alınmasının hatalı olduğu, hükmedilen miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemesinin de hatalı olduğu gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 27.07.2017 tarihli ve 2016/51 Esas, 2017/242 Karar sayılı kararı ile bozmaya uyularak davanın kısmen kabulü ile fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücretleri ile ilgili hüküm kurulmuş diğer alacaklar yönünden hüküm fıkrasında olumu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamıştır.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 07.....2018 tarihli ve 2018/5494 Esas, 2018/12896 Karar sayılı ilâmı ile özetle Mahkemece, bozmadan sonra verilecek kararda bozma kapsamı dışında kalsın ya da kalmasın her bir taleple ilgili olarak yeniden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 297 nci maddesine uygun olarak olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulması gerektiği, bozma öncesi fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücretlerinden %20 oranında takdiri indirim yapıldığı hâlde, bozma sonrası bu alacaklardan %30 oranında indirim yapılmasının ve bozma öncesinde fazla çalışma, hafta tatili, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tamamına, temerrüt tarihi olan 12.08.2012 tarihinden itibaren faiz işletildiği hâlde, bozma sonrasında ... bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerinde dava ve ıslah tarihi ayrımı yapılarak faiz işletilmesinin, fazla çalışma alacağında da alacağın tamamına dava tarihi olan 28.08.2012 tarihinden itibaren faiz işletilmesinin usuli kazanılmış hakkın ihlali mahiyetinde olduğu gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda bozmaya uygun şekilde yapılan hesaplamalar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen, karar başlığının davanın kabulüne şeklinde yazıldığını, yargılama giderleri ile vekâlet ücretlerinin hatalı hesaplandığını, davacı işi kendisi haksız olarak terk ettiğinden kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, işyerinde fazla çalışma yapılmadığını, tatil günlerinde çalışılmadığını çalışılırsa karşılığı ücretlerin ödendiğini ve davanın reddi gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava kısmen kabul edilmesine rağmen davanın kabulüne şeklinde hüküm kurulmasının hatalı olup olmadığı, bozma ile oluşan usuli kazanılmış haklara uygun karar verilip verilmediği, vekâlet ücreti ile yargılama giderlerinin doğru şekilde hüküm altına alınıp alınmadığı hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesi ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ilgili maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Davanın kısmen kabul ile sonuçlanmasına rağmen davalının talebi üzerine düzenlenen tashih şerhinde davanın kabulüne şeklinde hüküm kurulması, mahallinde düzeltilebilecek bir maddi hata mahiyetinde olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. Davanın kısmen kabulüne karar verilmesine rağmen kendisini vekille temsil ettiren davalı vekili lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesi ile tarafların yaptığı yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret oranına göre taraflara paylaştırılmaması hatalı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı tarafın Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının, hüküm fıkrasının (8) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine; “8-Davacı tarafından yapılan 716,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 436,76 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına, Davalı tarafından yapılan 217,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 84,82 TL'sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanının davalı üzerinde bırakılmasına” şeklindeki bendinin yazılması,
Mahkeme kararının, hüküm fıkrasının (9) numaralı bendine bir alt bent eklenmek suretiyle; “Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, " alt bendinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.