"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1674 E., 2022/2356 K.
DAVA TARİHİ : 13.04.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. ... Mahkemesi
SAYISI : 2022/102 E., 2022/75 K.
Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 21.05.2021 tarihli ve 2021/117 Esas, 2021/147 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 26.01.2022 tarihli ve 2021/1448 Esas, 2022/163 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda feshin hükümsüzlüğünün tespitine ilişkin asli talep yönünden davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, davacının işe iadeye yönelik fer'î talebi yönünden ise konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının 18.01.1990 tarihinden itibaren davalı ... nezdinde çalıştığını, en son işletme müdürlüğü bünyesinde görev yapmakta iken 26.02.2021 tarihli fesih yazısı ile toplu işçi çıkarma gerekçesi ile ... sözleşmesinin feshedildiğini, feshin usulüne uygun olmadığı gibi fesih gerekçesinde belirtilen hususların da yerinde olmadığını, fesih işleminin ölçüsüz, tutarsız ve hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek feshin hükümsüzlüğünün tespiti ile fesih tarihinden kararın kesinleşmesi tarihine kadar doğmuş bulunan ücret ve işyerindeki toplu ... sözleşmesi kapsamındaki diğer hak ve alacakların davacıya ödenmesi gerektiğinin tespiti ile feshin hükümsüzlüğünün tespitinin mümkün olmaması hâlinde davacının işe iadesine ve işe iadenin mali sonuçlarından davalının sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davacının ... sözleşmesinin işletmesel, ekonomik ve yasal sebepler gözetilerek geçerli sebeple ve ihbar öneli tanınmak suretiyle feshedildiğini, feshin son çare ilkesine uygun hareket edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile aynı nedene dayalı aynı işverene karşı açılan emsal davada verilen Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 07.12.2021 tarihli ve 2021/11843 Esas, 2021/16274 Karar sayılı kararı gözetilerek fesih bildirimi sonrası toplu ... sözleşmesiyle öngörülen 42 haftalık ihbar öneli süresini kullanmakta iken eldeki davanın açıldığı anlaşılmakla dava tarihi itibarı ile geçersizliğin tespitine bağlı ücret ve diğer hakların ödenmemesi söz konusu olmadığı gibi ileriye etkisi nedeniyle fesih bildiriminin geçersizliğinin tespitini istemekte güncel hukuki yararın varlığından da söz edilemeyeceğinden davacının feshin hükümsüzlüğüne ilişkin asli talebi yönünden davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine; davacının ihbar öneli bitiminde de çalışmasına devam ettiği ve çalışmanın karar duruşma tarihine kadar sürmekte olduğunun taraf vekillerinin imzalı beyanlarından anlaşılması sebebiyle de davacının işe iadeye ilişkin fer'î talebinin de konusuz kalmış olması nedeniyle bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacının feshinin hükümsüzlüğünün tespitine ilişkin asli talebi yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen karar tarihinde yürürülükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu savunarak İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönden ortadan kaldırılarak taraflarına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile terditli olarak açılan işbu davadaki asli talep olan feshin hükümsüzlüğünün tespiti talebi hakkında hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olmasından bahisle davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin isabetli olduğu gerkeçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenler de göz önünde bulundurularak Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; terditli (kademeli) olarak açılan davada asli talebin reddine bağlı olarak davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 7 nci maddesinin ikinci fıkrası ile 13 üncü maddesi hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz karar harcının davalı tarafa yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
....02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.