Logo

9. Hukuk Dairesi2022/8551 E. 2022/11047 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan davacının ilave tediye ücretine hak kazanıp kazanmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 09.05.2017 tarihli ve 2016/3 esas sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, ayrı ve bağımsız işverenler olması ve kamu tüzel kişiliği bulunmaması gözetilerek davacının ilave tediye alacağı talebinin reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE

MAHKEMESİ : ... 5. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

İLK DERECE

MAHKEMESİ : Giresun ... Mahkemesi

Taraflar arasındaki arabuluculuk tutanağının iptali istemli tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin davalı bünyesinde 05.08.1996 tarihinden emekli olduğu 29.02.2020 tarihine kadar çalıştığını, müvekkiline bugüne kadar ödenmesi gereken ilave tediye ücretlerinin ödenmediğini, davalı işverenin kamu hukuku tüzel kişisi, davacının da kamu işçisi olduğunu, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 sayılı Kanunla 6212 sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) gereği müvekkiline ilave tediyelerin ödenmesi gerektiğini, davalı işveren 6772 sayılı Kanun kapsamında olmasına rağmen müvekkiline söz konusu ödemeyi yapmadığını ... sürerek ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, Vakfın statüsü, mevcut hukuki yapısı, gelirleri ve konuya ilişkin yargı kararları birlikte değerlendirildiğinde ayrı bir özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olduklarının ve kamu kurumu vasfında bulunmadıklarının açık olduğunu, vakıf personelinin ilave tediye almaya hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının Vakıf statüsü, mevcut hukuki yapısı, gelirleri ve konuya ilişkin yargı kararlarıyla birlikte değerlendirildiğinde, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonundan ayrı bir özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının kamu kurumu vasfında olmadığı, Vakıf çalışanlarının da fon personeli olarak telakki edilemeyeceği cihetle, 6772 sayılı Kanun kapsamındaki kamu kurumlarından olmadığı açıktır.

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 09.....2017 gün ve 2016/3 esas sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere her bir vakfın özel hukuk tüzel kişiliğini haiz, ayrı ve bağımsız işveren olduğu belirlendiğinden ve kamu tüzel kişiliği de bulunmadığından ilave tediye isteminin reddedilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.

... " gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı Kurumun 6772 sayılı Kanun kapsamında olduğunu, Danıştay 12. Dairesinin 2003/131 Esas, 2004/2238 Karar sayılı kararında sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının kamu kurumu niteliğinde olduğunun kabul edildiğini, kesinleşmiş ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesi kararlarının da bu yönde olduğunu ... sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

"...

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 09.....2017 gün ve 2016/3 esas sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulandığı üzere herbir vakfın özel hukuk tüzel kişiliğini haiz, ayrı ve bağımsız işveren olduğu belirlendiğinden ve kamu tüzel kişiliği de bulunmadığından Mahkemece ilave tediye isteminin reddedilmesi yerinde olup davacının istinaf talebi kabul edilmemiştir.

..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ... sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan davacının ilave tediye ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçelerinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.