"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2020/159 E., 2023/176 K.
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalının yanında kaynak ustası olarak 01.11.1995 tarihinde çalışmaya başladığını, 2000 yılında işyeri unvanının değiştiğini, müvekkilinin işçilik alacaklarının ödenmesini istediği hâlde ödenmediğini, bu nedenle ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 11.02.2016 tarihli ve 2014/982 Esas, 2016/188 Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 05.03.2020 tarihli ve 2016/14541 Esas, 2020/3763 Karar sayılı kararıyla; kabul edilen hizmet süresi bakımından eksik araştırma yapıldığından taraf vekillerinden gelen belgeler hakkında diyeceklerinin sorulması, tanıkların yeniden dinlenmesi, davacının kesintisiz çalışıp çalışmadığı, hizmet döküm cetvelinde 2000 yılı Mayıs ayında çalışma görünmeyen boşluk dönemde davacının çalışıp çalışmadığı, çalışmış ise hangi işyerinde çalıştığı hususlarının da detaylıca açıklattırılması ve boşluk dönemin hizmet süresine dâhil edilip edilmeyeceği irdelenerek sonuca gidilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmında belirtildiği şekilde yapılan inceleme ve araştırmaya göre davacının 01.11.1995-21.11.2014 tarihleri arasında 19 yıl 20 gün süreyle davalı işyerinde çalıştığı belirlenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının hizmet süresinin açıkça hukuka aykırı olarak belirlendiğini, kıdem tazminatı fazla hesaplanarak müvekkilinin sorumlu olmadığı döneme ilişkin de kıdem tazminatı ödemesine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının hizmet süresine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
27.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.