Logo

9. Hukuk Dairesi2023/13428 E. 2023/18635 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı ile dava dışı işverenler arasındaki ilişkinin kanuna uygun olup olmadığı, muvazaa içerip içermediği ve davacının işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş mahkeme kararıyla davalı şirket ile asıl işveren-alt işveren ilişkisi içinde bulunan yüklenici firma arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun ve davacının davalı şirketin işçisi sayılmasının tespit edilmiş olması; davacının, davalı şirket ile sendika arasında imzalanmış olan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarına hak kazandığının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... makine fabrikasında model bölümünde çalıştığını, 26.03.2018 tarihinde ...-... Sendikasına üyeliğinin kabul edildiğini, ... 2. ... Mahkemesinin 2019/213 Esas, 2019/699 Karar sayılı kararında müvekkilinin davalının işçisi olduğunun kabul edildiğini, anılan karar gereğince müvekkilinin fark alacaklara hak kazandığını ancak hak ettiği alacakların davalı tarafından ödenmediğini ileri sürerek ücret farkı, ilave tediye, akdi ikramiye, kıdem zammı, giyim yardımı, sosyal yardım, ... yardımı ve aile yardımı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkilinin çalışanı olmadığını, ihale alan yüklenici firma çalışanı olduğunu, müvekkili ile davacı arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, müvekkili Şirketin davacının taleplerinden sorumlu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ... 2. ... Mahkemesinin 2019/213 Esas, 2019/699 Karar sayılı kararında davalı Şirket ile alt işverenler arasında imzalanan sözleşmenin muvazaalı olduğu, davacının başından itibaren davalı Şirketin işçisi olarak çalıştığı ve toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanması gerektiğine karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, eldeki davada 19.10.2018-23.07.2020 dönemindeki toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacak tutarlarının talep edildiği, bilirkişi raporunda bu dönem için yapılan hesaplamanın denetime elverişli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının taleplerine karşı hak düşürücü süre ve zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının müvekkili Şirketin işçisi olmadığını, yüklenici firmaya ihale edilen işin niteliği itibarıyla anahtar teslimi ... olduğunu, müvekkili Şirketin talep edilen alacaklardan herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacı işçi müvekkilinden ihale ile ... alan ve farklı ... kolunda iştigal eden yüklenici firma işçisi olduğundan işyerinde uygulanan toplu ... sözleşmesinden yararlanmasının mümkün olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafından davalıya karşı açılan muvazaa tespiti ile toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarının tahsiline ilişkin davanın ... 2. ... Mahkemesinin 2019/213 Esas, 2019/699 Karar sayılı dosyasında yargılamasının yapıldığı, davanın kabulüne dair kararın istinaf ve temyiz kanun yolundan geçerek kesinleştiği, dolayısıyla davacının işvereni olarak görünen yüklenici firma ile davalı Şirket arasındaki asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığı olgusunun kesinleşmiş yargı kararıyla belirlendiği, muvazaadan dolayı çalışmaya başladığı tarihten beri davalı Şirketin işçisi olan davacının davalı ile ...-... Sendikası arasında imzalanan toplu ... sözleşmesinden faydalanma hakkının bulunduğu, bilirkişi tarafından toplu ... sözleşmesi gözetilmek suretiyle 19.10.2018-23.07.2020 dönemi yönünden yapılan hesaplamaların dosya içeriğiyle örtüşür nitelikte olduğu, bu hâliyle davalı tarafın istinaf başvurusunun yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davalı ile dava dışı işverenler arasındaki ilişkinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı ve muvazaaya dayanıp dayanmadığı, bu bağlamda davacının davaya konu işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 19 uncu maddesi ile 4857 sayılı ... Kanunu'nun 2 nci maddesi.

3. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.