"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1315 E., 2023/1384 K.
KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. ... Mahkemesi
SAYISI : 2021/381 E., 2022/319 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalıya ait işyerinde, alt işveren firmalarda işçi olarak çalıştığını ve ... sözleşmesinin haksız ve ihbar önellerine uyulmaksızın feshedildiğini, ancak kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, ücret farkı, ikramiye, ilave tediye ve ... güçlüğü tazminatı alacaklarının ödenmediğini, davalının alt işvereni olan firmalarla ilişkisinin muvazaalı olduğunu, davacının başlangıçtan beri davalı işçisi sayılması gerektiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, izin ücreti, fark ücret, ikramiye, ... güçlüğü tazminatı ile ilave tediye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; husumet yokluğu, yetki ve görev itirazlarında bulunmuş, zamanaşımı süresinin dolduğunu, davalı Teşekkülün asıl işveren olduğu yönündeki iddianın tamamen hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının çalıştığı dönemlere ait kıdem, ihbar, yıllık izin ücretlerinin tamamını tahsil ederek işten ayrıldığınıı savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının çalıştığı hizmet alım sözleşmelerinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve ikramiye alacağı taleplerine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, ücret farkı ve ilave tediye alacakları bakımından ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; davacının ücretinin hatalı ve eksik saptandığını ve buna bağlı olarak hüküm altına alınan alacakların hatalı hesaplandığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; husumet yokluğu, yetki ve görev itirazlarında bulunmuş, davanın yasal zamanaşımı süresinde açılmadığını, davalı teşekkülün asıl işveren olduğu yönündeki iddianın tamamen hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının çalıştığı dönemlere ait kıdem, ihbar, yıllık izin ücretlerinin tamamını tahsil ederek işten ayrıldığını, davalı ile yüklenici firmalar arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; emsal niteliğindeki içtihatlardan ve tüm dosya kapsamından hizmet alım sözleşmelerinin muvazaalı olduğunun anlaşıldığı, davacının sendika üyesi olmaması ve emsal işçi de bulunmaması nedeniyle ücretinin hizmet alım sözleşmeleri ve ihale evrakına göre belirlendiği, kabul edilen alacakların hesabında hata bulunmadığı gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı ile dava dışı şirketler arasındaki asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, davacının ilave tediye ücreti ile fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı ve talep edilen alacaklardan davalının sorumlu olup olmadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4857 ... ... Kanunu'nun 2 nci maddesinin yedinci fıkrası, 6772 ... Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 ... Kanunla 6212 ... Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri, 6356 ... Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi, Alt İşverenlik Yönetmeliği'nin 1 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 ... Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.