"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2023/200 E., 2023/190 K.
KARAR : Davalı ... yönünden davanın husumet nedeniyle reddi, diğer davalı ... Seyahat Acentalığı Turizm Tic. AŞ yönünden davanın kabulü
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen arabuluculuk anlaşma belgesinin iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın davalılardan ... yönünden husumet sebebiyle reddine, diğer davalı ... Seyahat Acentalığı Turizm Ticaret AŞ (... AŞ) yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalılardan ... AŞ vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... AŞ'de çalışmaktayken ... sözleşmesinin 14.11.2019 tarihinde işveren tarafından sebep gösterilmeden bildirimsiz olarak feshedildiğini ve aynı gün içerisinde işveren temsilcisi tarafından kendisine "Alacaklarına kavuşmak için şu belgeleri imzalaman lazım." denilerek işveren tarafından seçilen arabulucu ...'nun adının geçtiği arabuluculuk evrakının da rızası ve bilgisi dışında imzalatıldığını, imzalatılan evrakın arasında arabuluculuk anlaşma belgesinin de olduğunu, müvekkilinin ... Aralık 2019 tarihinde evrak sureti isteyince durumu öğrenebildiğini, ihtiyari arabuluculuk süreci ve süreç sonunda düzenlenen son tutanak ile anlaşma belgesinin müvekkilinin iradesi sakatlanarak, manevi baskı ile oldu bittiye getirilerek hiç davet almadığı, aranmadığı, karşılaşmadığı ve hiçbir şekilde arabulucunun içinde olmadığı arabulucusuz arabuluculuk yoluyla imzalatıldığı için iptali gerektiğini iddia ederek arabuluculuk anlaşma belgesinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... AŞ vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirketten talep edebileceği herhangi bir hak ve alacağı olmadığını, hak düşürücü süre itirazı ve zamanaşımı def'i ileri sürdüklerini, davacı ile müvekkili Şirket arasında 14.11.2019 tarihinde arabuluculuk anlaşma tutanağının imzalanarak dava konusu uyuşmazlığın alternatif uyuşmazlık ... yöntemi ile tarafların ortak katılımı sonucu arabulucu nezaretinde çözüme kavuşturulduğunu, imzalanan tutanakta herhangi bir zorlamanın söz konusu olmadığını, tarafların işe iade talep edilmeyeceği ve tazminat miktarları hususunda anlaştıklarını, davacının itirazlarının yersiz olduğunu iddia ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı ... cevap dilekçesinde; kendisinin sadece ihtiyari arabuluculuk sürecini gerçekleştiren arabulucu sıfatıyla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 59 ve 69 uncu maddeleri uyarınca davalı olarak gösterildiği dosya kapsamında taraf sıfatının bulunmadığını, husumet itirazı olduğunu, arabuluculuk sürecinin yönetmeliğe uygun şekilde WhatsApp görüntülü konuşma üzerinden görüşülerek yapıldığını savunarak davanın dava şartı yokluğundan reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03.03.2022 tarihli ve 2021/373 Esas, 2022/85 Karar sayılı kararı ile; tanık anlatımlarına göre davacının arabulucu ile telefonda görüşmek suretiyle müzakerelere katıldığı, tarafların mutabakata vardıkları, arabulucu tarafından anlaşma tutanağının gönderildiği ve taraflarca imzalandığı, arabulucunun 14.11.2019 tarihli anlaşma tutanağını aynı gün değil sonradan imzaladığı, fakat arabuluculuk son tutanağının taraflarca ve arabulucu tarafından aynı anda veya aynı yerde imzalanacağına dair ne kanunda ne de yönetmelikte hüküm bulunduğu, düzenlenen tutanağın taraflardan biri veya hepsi ya da arabulucu tarafından sonraki bir tarihte veya başka bir yerde de imzalanabileceği, aslolanın tarafların arabuluculuk aşamasında tutanağa bağlanan konularda anlaşıp anlaşamadıkları olduğu, davacı tarafça tanık G.D. hakkında yalan yere tanıklıktan şikâyette bulunulmuş ise de 03.01.2022 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, bu karara karşı itirazın da Çanakkale 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 03.02.2022 tarihli ve 2022/199 D. ... sayılı kararı ile reddedildiği, arabulucunun taraflarla elektronik sistemler üzerinden sesli ve görüntülü iletişim kurmasının önünde yasal bir engel bulunmadığı, arabuluculuk tutanağındaki imzaya itiraz edilmediği ve işçilik haklarının davacının banka hesabına ödendiği, davacının iradesinin sakatlandığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 01.....2022 tarihli ve 2022/1361 Esas, 2022/1204 Karar sayılı kararı ile; davalı tanıklarının davacının arabuluculuk görüşmelerine katıldığına ilişkin beyanları, davacıyla tanık G.D. arasındaki WhatsApp görüşme içerikleri, Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/13889 Soruşturma sayılı dosyasında verilen takipsizlik kararı ve takipsizlik kararına yapılan itirazın reddine ilişkin karar, davacının arabuluculuk tutanağındaki imzasının inkâr edilmemesi dikkate alındığında davacının iradesinin sakatlandığını ve arabulucunun tarafsız olmadığını somut olarak ispat edemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 31.10.2022 tarihli ve 2022/11077 Esas, 2022/13780 Karar sayılı ilâmı ile; arabuluculuk faaliyeti kanuna uygun biçimde yürütülmediğinden bu faaliyet sonucunda düzenlenen anlaşma belgesine değer verilmesinin mümkün olmadığı, bu sebeple usul ve kanuna aykırı olduğu açık olan arabuluculuk tutanağının iptaline karar verilmesi gerektiği, ayrıca somut olay bakımından arabulucu yönünden davanın husumetten reddi gerektiği gerekçesi ile karar bozularak dosya kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda değerlendirme yapıldığı belirtilerek davanın davalılardan ... yönünden husumet sebebiyle reddine ve diğer davalı ... AŞ yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ... AŞ vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... AŞ vekili temyiz dilekçesinde; arabuluculuk sürecinin bizzat arabulucu tarafından yürütüldüğünü ve tutanakların arabulucu tarafından hazırlanarak e-posta yoluyla gönderildiğini, müvekkili Şirkette bu tutanakları hazırlayabilecek birinin olmadığını, Yargıtay bozma ilâmının hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan ihtiyari arabuluculuk (anlaşma) tutanağının iptali istemine ilişkin davada bozmaya uygun karar verilip verilmediği hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6100 sayılı Kanun'un "Yazı veya imza inkârı" kenar başlıklı 208 ve 209 ncu maddeleri.
3. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 3, 8, 9, 11, 15, 17 ve 18 inci maddeleri.
4. Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği'nin 7, 8, 11 ve 13 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı ... AŞ vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.