"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/38 E., 2023/145 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. ... Mahkemesi
SAYISI : 2019/85 E., 2020/191 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...’in davacı Kurumda 02.07.2015 tarihinden önce genel sekreter olarak görev yaptığını, Ajans Yönetim Kurulu başkanlığının 05.....2015 tarihli onaylarına istinaden davalının görev yaptığı süreyle ilgili soruşturma yapıldığını ve sonucunda tazmin raporu ile tevdi raporu düzenlendiğini, düzenlenen raporlara göre 2010 yılı Mali Destek Programı kapsamında davalı Şirket tarafından Ajansa sunulan TR81/1001/79 referans numaralı projenin Ajans tarafından ilan edilen usul ve esaslara uygun olarak hazırlanıp bu usul ve esasların gerektirdiği prosedürden geçilerek hibe almaya hak kazanmadığını, Ajans tarafından ilan edilen kıstaslara uymadığını, bu kıstaslara uydurabilmek amacıyla projenin değerlendirme aşamasında sıkça müdahale edildiğini, görevin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle diğer proje sahibi kişilerin ve davalı Firmanın haksız bir biçimde hibe almasını sağlayarak kamunun zararına neden olduğunu, görevinin gerektirdiği dikkat ve özeni göstermeyip görevinin gereklerini yapmakta ihmal ve gecikme ötesinde kasıtlı davrandığı gerekçeleriyle hak etmediği hâlde davalı Şirkete hibe ödemesi yapıldığını iddia ederek hibe olarak verilen alacağın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin soruşturma raporu nedeniyle görevden alındığını, iddiaları kabul etmemekle birlikte ağır ceza mahkemesindeki yargılamanın devam ettiğini, öncelikle o dosyanın beklenmesi gerektiğini, yürütülen soruşturmanın usulsüz olduğunu, hibe alacak projenin belirlenmesinde yetkilinin Yönetim Kurulu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı Şirket vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, Şirketlerinin gerekli denetimlerden geçerek hibe almaya hak kazandığını, herhangi bir müdahalede bulunmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı hakkında verilen ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/129 Esas, 2018/435 Karar sayılı ilâmı ile davalı ...'in üzerine atılı suçtan, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından beraatine karar verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; dosya kapsamında kamunun zarara uğratıldığına ilişkin raporlar bulunmasına rağmen davalının işbu dosyadan kesin inandırıcı delili bulunmadığını gerekçesiyle beraat ettiğini, ceza mahkemesinde olaya ilişkin bilirkişi raporu alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, Ajansın davalılar tarafından kamu zararına uğratıldığını, Mahkemece herhangi bir inceleme yapılmadığını, bu nedenle usul ve kanuna aykırı karar verildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafın, davalı ...'in prosedürün doğru işlemesi için çaba harcayan bağımsız değerlendiriciler ile Kurum personelini baskı altında tuttuğu, böylece hibe çağrısına uyarak başvuran diğer projelere karşı Ekşioğlu Firmasının projesini önceleyerek haksız rekabete neden olduğu ve projeler ve sahipleri arasında sübjektif davranarak ayrımcılık yaptığını ileri sürdüğü, ceza mahkemesince dinlenen tanık anlatımlarından projelerin bağımsız değerlendirmecilerden sonra mali yapıdan incelemeye tâbi tutulduğu, daha sonra da tüm projelerin en az 7 kişiden oluşan değerlendirme ve kamu kuruluşlarından, üniversitelerden gelen temsilcilerin oluşturduğu komisyon tarafından incelendiği, bu komisyondan geçen projelerin de tekrar Genel Sekreterlik bütçe revizyonundan sonra Yönetim Kurulunun incelemesine girdiği ve Yönetim Kurulunun onay verdiği projelerin geçtiği, ayrıca bağımsız denetçilerin verdikleri puanlar ile izleme ve değerlendirme biriminin yaptığı inceleme raporlarının Değerlendirme Kuruluna sunulduğu, Değerlendirme Kurulunun vali tarafından belirlenen KOSGEB temsilcisi, üniversiteden 3 akademisyen, 3 ilin Sanayi Ticaret Müdürlüğü temsilcilerinden oluştuğu, dolayısıyla Değerlendirme Kurulu tüm bu hususları değerlendirdikten sonra uygun gördüğü projeleri onaylayıp nihai asıl ve yedek liste hazırlandığı, sonrasında asıl ve yedek listenin son karar merci olan Yönetim Kuruluna sunulduğu, bağımsız denetçilerin raporlarında bir uygunsuzluk olması hâlinde Değerlendirme Kurulunun yeniden değerlendirme yapabildiği ve iptal kararı alabildiği, bağımsız denetçilerin verdiği puanların projenin geçmesi ve uygulanması içinde yeterli olmadığı, mevzuat gereği geçen projelerin bir üst kurulda yeniden değerlendirildiği, üst kuruldan da geçen projelerin uygulanmaya değer bulunduğu, bu hâliyle davalı ...'in eylemlerinin denetime tâbi olduğu, son kararın Yönetim Kurulu tarafından verildiğinin anlaşıldığı, davalı ...'in diğer davalının haksız olarak hibe alınmasına imkân sağladığına dair iddianın yeterli delillerle ispat edilemediği, diğer davalı Şirketin ise talep edilen belgeler ile Ajansa yaptığı başvurunun ilgili komisyonlarca yapılan değerlendirmesi neticesinde hibe almaya hak kazandığı, davalı Şirketin bu süreçe hukuka aykırı olarak müdahale ettiği ve hibe sağladığı yönünde davacının soyut beyanı dışında delil sunulmadığı dikkate alındığında davanın reddi yönündeki İlk Derece Mahkemesi kararında isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmişitr.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde belirttiği gerekçelerle temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usulsüz hibe verilerek kamu zararının doğmasında davalıların sorumluluğunun bulunup bulunmadığı konusundadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 49 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.