"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1538 E., 2023/616 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Anadolu 1. ... Mahkemesi
SAYISI : 2018/589 E., 2021/90 K.
Taraflar arasındaki alacak ve itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı Şirketin Rusya'da bulunan şantiyelerinde kamp amir yardımcısı olarak 02.04.2015 tarihinden 11.09.2018 tarihine kadar çalıştığını, aylık ücretinin net 2.000,00 USD olduğunu, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini, davalı işyerinde fazla çalışma yaptığını, ... ... ve genel tatil günleri ile hafta tatillerinde çalışmaya devam ettiğini, buna rağmen bu çalışmaları karşılıklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatıları ücret, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının müvekkili Şirket tarafından yürütülmekte olan yurt dışı projelerde 02.04.2015-09.09.2018 tarihleri arasında çalıştığını, 2016 yılı Şubat ayından itibaren aylık 2.000,00 USD ücret aldığını, davacının yazılı istifa dilekçesi vererek herhangi bir baskı ve zorlama olmadan kendi isteği ile işten ayrıldığını, annesinin hastalığı ve evlilik nedeniyle istifa ettiğini bildirdiğini, açık istifa iradesi ve beyanı dikkate alınarak ve talebi üzerine ... sözleşmesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) buna ilişkin (03) çıkış kod numarası ile bildirildiğini, müvekkili işvereni ibra ettiğini, ücretinin banka aracılıyla ödendiğini ve ödenmemiş ücret alacağı bulunmadığını, sadece kamp alanı içerisinde ve olağan çalışma saatlerinde görev yapan davacının, kamptan sorumlu gece personelinin bulunması nedeniyle fazla çalışma yapmadığını, görev tanımı içerisinde çalıştığını, hafta tatili ve ... tatili günlerinde çalıştığı iddiasının doğru olmadığını, arızi olarak yaptığı çalışmaları varsa dahi gerçekleşen fazla çalışma, hafta tatili, ... ve dinî ... çalışma ücretlerinin de kendisine ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalıya ait işyerinde 3 yıl 5 ay 9 gün süre ile aylık 2.000,00 USD net, 2.797,55 TL brüt ücret ile çalıştığı, ayrıca kendisine aylık 117,71 TL tutarında yemek ve konaklama yardımı yapıldığı, davacının fazla çalışma ve hafta tatili ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiği kanaatine varıldığı, buna göre kıdem tazminatına hak kazandığı, ihbar öneli süresi ile istifa ettiğine dair delil bulunmadığından ihbar tazminatına hak kazanamadığı, dosya kapsamında dinlenen tanıkların beyanları dikkate alındığında haftalık 28,5 saat fazla çalışma yaptığı, kök bilirkişi raporunda hesaplama yapılmaması sebebi ile genel tatil alacağı yönünden davacı itirazı üzerine ek rapor alındığı ve davacı tarafından itiraz edilmediği anlaşılmakla davalı yararına usuli kazanılmış hak teşkil edeceğinden davacının genel tatil alacağının bulunmadığı, ... sözleşmesi işçi tarafından haklı sebeple feshedildiğinden ücretinden yapılan kesintinin davacıya iadesi gerektiği, yıllık izin ücreti alacağının bulunmadığı, tanık beyanları ve dosya kapsamından davacının ayda iki hafta tatili çalışması yaptığı ve davalı tarafın bu ücretlerin ödendiğini kanıtlayamadığı anlaşılmakla davacının hafta tatili alacağının da bulunduğu gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvurusunda; davacının taleplerinin zamanaşımı uğradığını, davacı imzalı ve el yazılı istifa dilekçesi ile ... sözleşmesini feshetmiş olup inkâr edilmeyen istifa dilekçesine rağmen dava yoluyla istifa nedenin değiştirilmesi ve genişletilmesinin mümkün olmadığını, İlk Derece Mahkemesi kararının ücret kabulü konusunda hatalı olduğunu, davacının 2015 yılı Nisan ve Temmuz ayı arasındaki dönemde 4,50 USD/saat ücretiyle çalıştığını, asgari ücret oranı ile elde edilen katsayı üzerinden işçilik alacağı hesaplanmasının hatalı olduğunu, davacının sabit ücretinin, her nevi çalışmasını kapsar şekilde tarafların karşılıklı yazılı mutabakat ile fazla çalışma ücreti de dâhil olarak ülke standartlarının çok üzerinde belirlenmiş olduğunu, fazla çalışma ve hafta tatili alacakları dâhil tüm hak edişlerinin ücret bordrolarında tahakkuk ettirilerek banka kanalıyla kendisine ödendiğini, bordroların imzalı olduğunu, kesin delil nitelikli bordrolara rağmen mükerrer hesaplama ile hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, Yargıtay içtihatları uyarınca bir kişinin günde 3 saatten fazla ve her gün kesintisiz biçimde çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek ve resen nazara alınması gereken diğer nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava dilekçesinde fazla çalışma talebinde bulunarak haftada 7 gün 07.00-19.00 saatleri arasında çalıştığını, ... yoğunluğuna göre saat 19.00’a kadar, bazı günler ise saat 23.00’e kadar çalıştığını iddia ettiği, bu iddiasını ispat için tanık deliline dayandığı, bilirkişi raporunda davacının fazla çalışma alacağının; haftada 7 gün 07.00-19.00 arası 12 saat, 1,5 saat ara dinlenmesi düşülünce haftalık çalışmasının 73,5 saat, haftalık fazla çalışmanın da 28,5 saat olduğu hesaplamışsa da davacı ayrıca hafta tatili alacağını da talep ettiğinden bu hesabın hatalı olduğu, buna göre haftada 7 gün 07.00-19.00 saatleri arasında, 1,5 saatlik ara dinlenmenin düşülmesiyle günlük 10,5 saat çalışma yaptığı, hafta tatilinden 7,5 saatin düşülmesiyle hafta tatili günlerinde günlük 3 saat fazla çalışma yaptığının kabulü gerektiği gerekçeleriyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılıp esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili vekili temyiz başvurusunda, davalı lehine hüküm altına alınan vekâlet ücretinin hatalı hesaplandığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vekâlet ücreti ve yargılama giderinin doğru belirlenip belirlenmediği konusuna ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13 üncü maddesi ve ilgili diğer maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıda yer alan paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dosya içeriğine göre davacı vekili dava dilekçesinde toplam 140,00 USD alacak talebinde bulunmuş, talep artırım dilekçesi ile de alacağın tamamını 59.286,00 USD olarak belirlemiştir. Davacı vekilince yapılan bedel artırımında fazla çalışma ve hafta tatili alacakları yönünden Mahkemece yapılması olası indirim oranı da göz önünde bulundurularak alacka miktarlarının belirlendiği görülmektedir. Buna göre dava dilekçesinde talep edilen 20,00 USD hafta tatili alacağı, bilirkişi tarafından 7.602,48 USD olarak hesaplanmış ve davacı vekilince bu alacak 5.301,00 USD daha artırılarak toplamda 5.321,00 USD talep edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bu alacak 7.602,48 USD'den yapılan %30 indirimle 5.301,00 TL olarak hüküm altına alındığına göre bu kalem yönünden reddedilen 20,00 USD indirimden kaynaklanmaktadır. Fazla çalışma alacağına gelince davacı vekilince dava dilekçesinde 20,00 USD olarak talep edilen bu alacak, Bölge Adliye Mahkemesince resen yapılan hesaplama ile 48.913,36 TL olarak belirlenmiştir. Davacı vekili ise fazla çalışma alacağını 46.462,00 USD daha artırmış ve toplamda 46.482,00 USD fazla çalışma alacağı talep etmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince 48.913,36 USD olarak belirlenen miktardan yapılan %30 indirimle 34.239,35 USD fazla çalışma alacağının hüküm altına alınmasına karar verilmiştir. Fazla çalışma alacağı yönünden Bölge Adliye Mahkemesince hesaplanan tutar, davacının arttırdığı miktardan daha fazla olduğuna göre reddedilen tutarın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan indirimden kaynaklandığı sabittir. Dairemizin yerleşik uygulaması gereğince indirim sebebi ile reddedilen bu miktarlar yönünden davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilemez.
3. Davalı lehine hükmedilecek ret vekâlet ücretinin belirlenmesinde, yukarıda belirtilen ve indirim sebebiyle reddedilen miktarda dışında davacı aleyhine reddedilmiş olan miktar üzerinden hesaplama yapılmalıdır. Buna göre dava ve bedel artırım dilekçelerinde talep edilen toplam 4.399,00 USD ihbar tazminatı ile 20,00 USD yıllık izin ve 20,00 USD ... ... ve genel tatil alacağı olmak üzere toplam reddedilen miktar 4.439,00 USD'dir. Reddine karar verilen bu miktarın Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihindeki Merkez Bankası efektif satış kuru (19,2636) üzerinden TL'ye çevrilmesi ile belirlenen miktar, 85.511,12 TL'dir. Bu miktar üzerinden Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan vekalet ücreti ise 13.681,78 TL'dir. Bu durumda; davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 13.681,78 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde 62.131,19 TL vekâlet ücreti tayini hatalı olmuştur.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 ... Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin "Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.'ye göre 62.131,19 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," bendinin hükümden çıkartılarak yerine;
"Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ye göre hesaplanan 13.681,78 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," bendinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davacı tarafa iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.