Logo

9. Hukuk Dairesi2023/18307 E. 2023/17275 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İkramiye ödemesinin, işe iade davası sonucu ödenmesi gereken diğer işçilik alacaklarına ve giydirilmiş ücrete etkisinin belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, ikramiye alacağının miktarının belirlenmesi ve giydirilmiş ücrete etkisinin değerlendirilerek hüküm kurulması usul ve yasaya uygun görüldüğünden, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :... Mahkemesi

SAYISI : 2022/37 E., 2022/454 K.

DAVA TARİHİ : 08.10.2012

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davacının davalıya ait işyerinde pazarlama müdürü olarak çalışırken ... sözleşmesinin işverence haksız şekilde feshedilmesi üzerine açtığı işe iade davasının lehine sonuçlandığını; ancak işverence işe alınmayıp bir kısım ödeme yapılmış ise de ödemenin eksik olması üzerine alacakların tahsili için icra takibi başlattıklarını ve davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek icra takibine yapılan itirazın iptali ile davalının %40'dan az olmayan icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacı lehine sonuçlanan işe iade kararı sonrasında davacının süresinde işe iade talebinde bulunduğunu, müvekkili tarafından işe alınmadığını, davacı tarafından işe iade kararına istinaden yapılan ilâmsız icra takibi neticesinde 03.08.2012 tarihinde 147.154,82 TL ödeme yapıldığını, geri kalan borca fer'îleri ile birlikte itiraz edildiğini, davacının önceki firmada çalışmalarının dikkate alınmaması gerektiğini, davalı işverenle yapılan ... sözleşmesinin yeni bir sözleşme olduğunu, davacının fesih tarihindeki ücretinin 12.960,... TL brüt olduğunu, ikramiye iddiasının davacı tarafça ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 15.04.2016 tarihli ve 2012/508 Esas, 2016/170 Karar sayılı ilâmı ile; bilirkişi raporunda esas alınan ücret ve hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 09.04.2019 tarihli ve 2016/26113 Esas, 2019/8166 Karar sayılı ilâmı ile; davalı tarafın tüm davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, dosya kapsamına göre davacının ikramiye alacağının ispatlandığı, buna göre talebin kabulü ile diğer alacaklara etkisinin değerlendirilmesi ve davacının davalı nezdinde işe başlama tarihine ilişkin gerekli araştırma yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 08.04.2021 tarihli ve 2019/381 Esas ve 2021/132 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmına uyularak bilirkişiden alınan ek rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 10.01.2021 tarihli ve 2021/12785 Esas, 2022/9 Karar sayılı ilâmı ile; hükmün bozulmakla tamamen ortadan kalkacağı ve davaya konu talepler hakkında yeniden hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin ve bozma ilâmına uyulmasına rağmen ikramiye ödemesinin davacının giydirilmiş ücretine ve diğer alacaklara etkisi değerlendirilmeden sonuca gidilmesinin hatalı olduğu gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyanın Yargıtay ilâmı doğrultusunda bilirkişiye tevdii edildiği, bilirkişi tarafından 21.....2022 tarihinde raporun sunulduğu ve taraflara tebliğ edildiği, bilirkişi ek raporu doğrultusunda ikramiye alacağının miktarı belirlenerek hüküm kurulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; hesaplamaya esas hizmet süresinin hatalı belirlendiğini, ikramiyenin mutad bir işyeri uygulaması olmadığını ve ayrıca boşta geçen süre ücreti hesabında dikkate alınamayacağını, ikramiye alacağının diğer alacaklara etkisi gözönünde bulundurularak yapılan hesaplamaları kabul etmediklerini belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ikramiye ödemesinin davacının giydirilmiş ücretine ve diğer alacaklara etkisine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun 12 nci maddesiyle yapılan değişiklik öncesi 21 inci maddesi ve 34 ncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

20.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.