"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
SAYISI : 2022/447 E., 2023/255 K.
İHBAR OLUNAN : ...
DAVA TARİHİ : 24.01.2020
KARAR : Davanın kısmen kabulü
TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi.
Davacı vekili tarafından temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine, incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin ...'da bulunan şantiyelerinde 25.02.2015-02.12.2015 ve 25.07.2017-03.03.2018 tarihleri arasında elektrik formeni olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin işverence sonlandırılıp ...’ye gönderildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ... bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının yurt dışı çalışmalarından kendilerinin sorumlu olamayacağını, yurt dışı çalışmalarında ... mevzuatının uygulanamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.05.2021 tarihli ve 2020/64 Esas, 2021/611 Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesinin 27.10.2021 tarihli ve 2021/2757 Esas, 2021/2785 Karar sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden yerinde olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 27.04.2022 tarihli ve 2022/4799 Esas, 2022/5361 Karar sayılı ilâmı ile; 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 27 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında davacının ...’da yaptığı çalışma yönünden taraflar arasında bir hukuk seçimi anlaşması bulunduğundan dava konusu alacakların ait olduğu ikinci ve üçüncü çalışma dönemi hakkında ... hukukunun uygulanması gerektiği, hâl böyle olunca gerekirse ... hukukunda uzman bir bilirkişiden de rapor alınmak suretiyle dava konusu uyuşmazlık bakımından değerlendirme yapılması ve dosya kapsamındaki delil durumu birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına ve dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 25.07.2017 - 18.09.2017 ve 02.10.2017 - 03.03.2018 tarihleri arasındaki çalışma dönemlerinde ... hukukunun uygulanması gerektiği ve bu hizmet süresinin 6 ay 26 gün olduğu, 25.02.2015 - 02.12.2015 tarihleri arasındaki 9 ay, 7 günlük çalışma süresine ise ... hukukunun uygulanması gerektiği gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; uyuşmazlığa ... hukukunun uygulanması gerektiğini, dava dilekçesinde kısmi olarak talep edilen kıdem ve ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarının belirsiz alacak olduğu ve bu alacak kalemleri yönünden talep artırım talebinde bulunma hakkı tanınması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davanın tamamen zamanaşımına uğradığını, husumet itirazları bulunduğunu, ücret miktarı ve hizmet süresinin hatalı belirlendiğini, davacının dava konusu alacaklara hak kazanmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ... sözleşmesine uygulanacak hukuk ve dava konusu işçilik alacaklarına hak kazanılıp kazanılmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.
2. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkındaki Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 2, 5, 8, 27, 40 ve 44 üncü maddeleri.
3. ... Federasyonu ... Kanunu'nun 392 nci maddesi şu şekildedir:
“Çalışan, hakkının ihlal edildiğini öğrendiği veya öğrenmesi gerektiği günden itibaren üç ay içinde ... ... uyuşmazlığının çözümü için mahkemeye başvurma hakkına sahiptir.
İşveren, çalışanın işletmeye verdiği zararın tazminine ilişkin uyuşmazlıklarda, zararın tespit edildiği tarihten itibaren bir yıl içinde mahkemeye gitme hakkına sahiptir.
Bu maddede belirtilen sürelerin geçerli bir nedenle kaçırılması durumunda, bu süreler mahkeme tarafından tekrar başlatılabilir.”
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olmasına, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Maddi hukukun bir müessesesi olan zamanaşımı, 5718 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi uyarınca hukuki işlem ve ilişkinin esasına uygulanan hukuka tâbidir. Hakkın özüyle bağlantılı olması nedeniyle hak düşürücü sürelerin de hukuki işlem ve ilişkinin esasına uygulanacak hukuka tâbi olduğu kabul edilmelidir.
3. ... sözleşmesinden doğan taleplerde, talebin tâbi olduğu hukukun (esasa uygulanan hukuk) zamanaşımı ve hak düşürücü süre bakımından da yetkili olduğu dikkate alındığında ... Federasyonu ... Kanunu'nun bu konudaki hükümlerinin uyuşmazlıkta uygulanması, 5718 sayılı Kanun'un 2 ve 8 inci maddelerinin bir gereğidir.
4. İlâmın İlgili Hukuk kısmının (3) numaralı paragrafında yer verilen ... Federasyonu ... Kanunu'nun mahkemeye başvurma sürelerinin düzenlendiği 392 nci maddesinde belirtilen süreler, hak düşürücü süre niteliğinde olup resen dikkate alınmalıdır.
5. Somut uyuşmazlıkta; davacı işçi 25.02.2015 - 02.12.2015, 25.07.2017 - 18.09.2017 ve 02.10.2017 - 03.03.2018 tarihleri arasında üç dönem fasılalı olarak çalışmış olup bozma ilâmında belirtildiği üzere 25.07.2017 - 18.09.2017 ve 02.10.2017 - 03.03.2018 tarihleri arasında geçen çalışma dönemleri ... hukukuna tâbidir. Davalıya ait yurt dışı işyerlerinde fasılalı olarak çalışan davacının ... sözleşmesinin 03.03.2018 tarihinde sona erdiği, davanın ise 24.01.2020 tarihinde açıldığı, dolayısıyla ... Federasyonu ... Kanunu'nun 392 nci maddesine göre dava tarihi itibarıyla ... ... uyuşmazlığının çözümü için Mahkemeye başvurma süresi olan 3 aylık sürenin dolduğu anlaşılmaktadır. O hâlde, İlk Derece Mahkemesince ... hukukuna tâbi çalışma dönemlerine ilişkin alacak talepleri yönünden hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle taleplerin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bu dönemlerdeki taleplerin de kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
22.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.