Logo

9. Hukuk Dairesi2023/18794 E. 2024/1694 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşulları, alacak hesabı, dava türü, zamanaşımı, faiz, yargılama gideri ve vekâlet ücretine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilave tediye alacağı talebinin kabulü yönünde Bölge Adliye Mahkemesi kararının isabetli olduğu, ancak davacının sendika üyeliğinin Kuruma bildirilmemesi nedeniyle toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı ve davacı tarafından yapılan ıslah talebinin usulüne uygun olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1848 E., 2023/1858 K.

KARAR : Davacının istinaf başvurusunun esastan reddi, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... ... Mahkemesi

SAYISI : 2023/133 E., 2023/640 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin 29.12.2022 tarihli kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile le İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... Kömür İşletmeleri (...) Genel Müdürlüğüne bağlı linyit kömür üretiminde faaliyet gösteren ... Teknik Elektrik Madencilik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin (... Teknik Şirketi) çalışanı olduğunu, en başından beri davalının asıl işçisi olmasına rağmen muvazaalı olarak alt işveren işçisi gibi gösterilerek haklarının kısıtlandığını, toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlanması gerektiğini, davacının işyerinde imzalanan toplu ... sözleşmesinin tarafı olan Maden ... Sendikasına üye olduğunu ileri sürerek müvekkilinin baştan beri davalı Kurumun işçisi olduğunun tespiti ile yoksun kalınan ücret farkı, toplu ... sözleşmesi ikramiyesi, prim alacağı, kömür yardımı alacağı, bedelsiz yemek ve iaşe bedeli alacağı, sabun ve aydınlatma bedeli alacağı, koruyucu malzeme ve giyim eşyası yardımı alacağı, sosyal yardım alacağı, vardiya zammı alacağı, denge ödeneği alacağı ve ilave tediye alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ve husumet itirazında bulunduklarını, müvekkilinin işi anahtar teslim ... olarak verdiğini, ihale makamı olan Kurumun herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, çalışanların ... ve talimatları ihaleyi alan firmadan aldıklarını, davacının Kurum işçisi olmadığını ve Kurumun tarafı olduğu toplu ... sözleşmesinden yararlanmak istediğine dair bir talebi bulunmadığını, Kurumda aldatma kastının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. İhbar olunan ... Teknik Şirketi vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, müvekkilinin İdare tarafından açılan ihaleleri kazanarak kömür üretim işi yaptığını, davalı ile müvekkili Şirket arasındaki ilişkinin ihale usulü ile hizmet alımı işi olduğunu ve muvazaanın söz konusu olmadığını, davacının müvekkili Şirket çalışanı olduğunu, davacının Sendika ile müvekkili arasında imzalanmış olan toplu ... sözleşmesi hükümlerinden yararlandığını ve herhangi bir hak kaybının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun sabit olduğu, bu doğrultuda davacı 6772 ... Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 ... Kanunla 6212 ... Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun (6772 ... Kanun) gereği ilave tediye alacağına hak kazandığı, ancak toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan alacaklar bakımından davacının sendika üyeliğinin davalı Kuruma bildirim yapılmadığının anlaşıldığı, bu nedenle taleplerin reddine karar verildiği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacının sendika üyeliğinin asıl işverene bildirilmediği gerekçesiyle sendikal alacaklarından yararlandırılmadığını, davalı tarafın, davacının sendikalı olduğunu ve sendikal haklardan yararlanmasına dair talebi olduğunu bildiğini, sendika üyesi davacının Kuruma bildirim yapma zorunluluğunun bulunmadığını, ilave tediye alacağının toplu ... sözleşmesi dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini ayrıca faiz türüne itiraz ettiklerini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, ilave tediye ücreti yönünden davacı tarafın talebinden fazlasına ilişkin hüküm kurulduğunu, davacının dava dilekçesinde 10,00 TL talepte bulunduğunu, sonrasında 27.09.2019 tarihli harç tamamlama dilekçesi ile 18.992,00 TL ilave tediye alacağı talebinde bulunduğunu, sonradan sunulan rapor ile talep edilen alacak kalemleri arasında farklılık olunca mahkemenin davacıdan açıklama istediğini, davacının 03.03.2021’de açıklama dilekçesi sunduğunu, bu dilekçede ilave tediye alacağının 27.651,17 TL olarak açıklandığını ve mahkemenin bu dilekçe tarihini ıslah tarihi olarak kabul edip bu miktar üzerinden hüküm kurduğunu, Kurumun ihale makamı olduğunu, muvazaa iddiasının yerinde olmadığını, Kurum personeli olmayan davacıya ilave tediye ödenmemesi gerektiğini, aksi takdirde ilave tediyenin asgari ücret üzerinden çalışılan süreye göre belirlenmesi gerektiğini, brüt ücret üzerinden karar verilmesinin hatalı olduğunu, faiz başlangıç ve türlerinin hatalı olduğunu, alacakların net olarak belirlenmesi gerektiğini, yargılama gideri, arabuluculuk ücreti ve vekâlet ücretinin de hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; emsal dava dosyalarında alınan bilirkişi raporlarına göre davalı Kurumun hizmetin yürürtülmesine ilişkin teknolojik imkânları, araç, gereç ve ekipmanları itibarıyla ihbar olunan Şirketten daha üstün durumda olduğu, asıl işin alt işverene verilebilmesinin en önemli şartının verilen işin, işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerden olması şeklinde belirlenebileceği, ancak davalı ve ihbar olunan Şirket arasında kanuna uygun bir asıl işveren alt işveren ilişkisi kurulmadığından davacının başlangıçtan itibaren ... Genel Müdürlüğü işçisi olarak kabulünün doğru olduğu, buna göre İlk Derece Mahkemesinin ilave tediye alacağının kabulüne dair kararının isabetli bulunduğu, davacının toplu ... sözleşmesinden yararlandırılmasına yönelik talebi yönünden ise davacının sendika üyeliğinin Kuruma bildirilmediğinin anlaşıldığı, bu nedenle toplu ... sözleşmesinden yararlanmasının mümkün olmadığı, zamanaşımına uğrayan alacak olmadığı, hükme esas alınan raporun denetime elverişli olduğu, işyeri, kurum kayıtları ve ücret bordroları dikkate alınarak düzenlendiği, hesap hatası içermediği, ayrıca hükmedilen alacaklarda faizin niteliği ve faiz başlangıç tarihlerinde ve vekâlet ücretlerinde hatalı bir uygulamaya rastlanmadığı, ancak davacı taraf dava dilekçesinde ilave tediye yönünden 10,00 TL talepte bulunduğunu, bilirkişi raporu sonrasında 27.09.2019 tarihli harç tamamlama dilekçesi ile 18.992,00 TL olarak ilave tediye ücreti alacağı artırdığını, talep artırımından sonra 02.03.2021 tarihli ara karar ile mahkemece davacı tarafın taleplerinin açıklanmasının istenildiğini, davacı tarafça sunulan 03.03.2021 tarihli açıklama dilekçesinde ıslaha ilişkin herhangi bir talep olmamasına rağmen ilave tediye alacağının 27.651,17-TL olarak açıklandığını ve ek harç yatırılmadığını, İlk Derece Mahkemesinin ise bu açıklamaya göre alacağı hüküm altına aldığını, İlk Derece Mahkemesince bu şekilde verilen kararın taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğu gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplere benzer sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ile muvazaanın varlığı hâlinde gerçek işveren tarafından bağıtlanan toplu ... sözleşmesinden yararlanma koşullarının bulunup bulunmadığı, talep konusu alacakların hesabına esas alınacak ücret ile hesaplama yöntemi, dava türü, zamanaşımı, faiz, yargılama gideri ve vekâlet ücreti noktalarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 ... Kanun'un 107,109 ve 326 ncı maddeleri, 6098 ... ... Borçlar Kanunu'nun 19 uncu maddesi, 4857 ... ... Kanunu'nun 2 nci maddesi ile 6772 ... Kanun'un 1 vd. maddeleri, 6356 ... Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi.

3. Dairemizin 15.09.2021 tarihli ve 2021/7688 Esas, 2021/11983 Karar ...; 23.02.2022 tarihli ve 2022/1773 Esas, 2022/2225 Karar ... ilâmları.

4. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 10.11.2016 tarihli ve 2016/26170 Esas, 2016/25527 Karar ... ilâmı.

5. 03.09.2022 tarihli 31942 ... Resmî Gazete'de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 ... Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.