Logo

9. Hukuk Dairesi2023/19372 E. 2024/4370 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, geçiş aşamasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücret ile fark alacaklarının hesaplanması ve arabuluculuk şartının yerine getirilip getirilmediği noktasında çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma kararına uygun olarak hüküm tesis eden mahkemenin kararında ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla davacı yararına kazanılmış hak durumunun oluştuğu gözetilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/106 E., 2023/360 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında alt işveren şirketler nezdinde çalışmakta iken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi gerekirken 01.01.2019 tarihinden itibaren davalı tarafından sözleşmeye aykırı ücret belirlendiğini ve eksik ödeme yapıldığını iddia ederek bundan kaynaklı ücret, ilave tediye, ikramiye, ulusal ... ve genel tatil, fazla çalışma, gece çalışması farkı alacaklarının 01.04.2018 tarihinden dava tarihine dek hesaplanarak arabuluculuk görüşme tarihinden itibaren işleyecek faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 02.09.2021 tarihli ve 2021/1155 Esas, 2021/383 Karar sayılı kararıyla; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 16.11.2022 tarihli ve 2021/3140 Esas, 2022/1906 Karar sayılı kararıyla; taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde sözleşme süresince davacı işçiye her ay brüt asgari ücretin belli oranda fazlası üzerinden günlük ödeme yapılacağı kararlaştırılarak artış oranının açıkça tespit edilmiş olduğu, sözü edilen kuralın her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlayacağı, davacının sözleşmesinde belirlenen ücretine ek olarak 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi gereğince toplu iş sözleşmesi kaynaklı %4 zam yapılması ve toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerektiği, bu durumda davacının fark alacak taleplerinin haklı görüldüğü, dava ve ıslah tarihi dikkate alındığında hâlen çalışan davacının 01.01.2019-31.12.2020 tarihleri arasındaki dönem yönünden taleplerinin zamanaşımına uğramadığı, bilirkişi raporundaki hesaplamaların dosya kapsamı ile uyumlu bulunduğu ve İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 09.03.2023 tarihli ve 2022/18878 Esas, 2023/3391 Karar sayılı kararı ile; davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda dava konusu alacakların arabuluculuk son tutanak tarihi yerine dava tarihine kadar hesaplanmasının hatalı olduğu, arabuluculuk son tutanak tarihinden sonra ihtilaf konusu olan talep dönemi bakımından arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği gözetilerek bu dönem yönünden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddinin gerektiği ve davacı işçinin kadroya geçişi aşamasında işverenle imzalanan 02.04.2018 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde yer alan düzenleme gereği davacının temel ücretinin asgari ücretin %13 oranında fazlası olarak kararlaştırıldığı, davacının kadroya geçiş öncesinde alt işvereni olan dava dışı şirketler nezdinde yapmakta olduğu göreve göre ücretinin asgari ücretin %15 fazlası üzerinden ödeniyor olmasının önceki döneme ilişkin bir uygulama olduğu ve kadroya geçiş sonrasına ilişkin kazanılmış hak teşkil etmediği, bu nedenle sözleşmedeki düzenleme haricinde davacının hak iddiasında bulunmasının mümkün olmadığı gözetilmeksizin karar verilmesinin isabetsiz bulunduğu gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma gereğince alınan bilirkişi ek raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; talep konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, Bakanlık uygulamasının yerinde olduğunu, ücretin düşürülmesi söz konusu olmadığından davacının dava dilekçesinde talep ettiği alacaklara hak kazanamayacağını, faiz başlangıç tarihleri ve faiz türlerinin hatalı belirlendiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçiye kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti ile buna göre davacı işçinin fark alacaklarının bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve hesaplanması, arabuluculuk dava şartının tüm hesap dönemi yönünden gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 3 üncü maddesinin birinci fıkrası, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı kararında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (temel) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.