Logo

9. Hukuk Dairesi2023/20948 E. 2024/5037 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret, ikramiye ve gece çalışması alacaklarının hesabında uygulanacak yasal düzenlemeler ve hesaplama yöntemi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin ücreti, geçiş esnasında yapılan iş sözleşmesindeki orana ve Yüksek Hakem Kurulu kararındaki yüzdelik zam oranına göre hesaplanması gerekirken, 2021 yılından sonraki dönem için toplu iş sözleşmesinin art etkisinin uygulanması ve gece çalışması ücretinin yanlış oranda hesaplanması hatalı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1713 E., 2023/1563 K.

KARAR : Ek karar kaldırılarak istinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 5. İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/61 E., 2023/229 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince 06.04.2022 tarihli karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 02.02.2023 tarihli karar ile; İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince kaldırma kararı üzerine yeniden yapılan yargılama sonunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesinin 14.06.2023 tarihli ek kararı ile başvurunun miktardan reddine karar verilmiştir.

Asıl karar ve ek kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, ek kararın hatalı olduğu açıklanmak suretiyle asıl karar yönünden yapılan istinaf incelemesi sonucunda davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı ... Bakanlığına bağlı işyerinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışmaktayken 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) hükümlerine göre 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçirildiğini, davalı Bakanlık ile davacı arasında sürekli işçi kadrosuna geçirilirken imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde asgari ücretin belirli bir oran fazlasının davacının ücreti olarak öngörüldüğünü, sözleşme hükmüne göre ücretin her yıl asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak belirlenmesi gerekmesine karşın sözleşmeye aykırı olarak davacının ücretinin asgari ücret seviyesine çekilmek ve bu ücrete %4 oranında zam uygulanmak suretiyle eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek davacının eksik ödemeden kaynaklı fark ücret, ikramiye, ilave tediye, fazla çalışma, gece çalışması, ulusal ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, kadroya geçiş sonrası Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi dikkate alınarak ücretin belirlendiğini, hukuka aykırı bir uygulamanın söz konusu olmadığını, davacının dava dilekçesinde talep edilen fark alacaklara hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ile davalı İdare arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davacının ücretinin asgari ücretin belirli bir oran fazlası olacağına dair düzenleme olduğundan hareketle belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri uyarınca yapılan hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesinin 14.06.2023 tarihli ek kararı ile, dava değerinin kesinlik sınırının altında kaldığı ve kararın kesin olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının 31.12.2018 tarihli ücreti korunarak üzerine %4 oranında zam yapıldığını, herhangi bir ücret indirimine gidilmediğini, davacının ücretinin her seneki asgari ücrete yükseltilerek hizmet sözleşmesindeki oran üzerinden tekrar tespiti talebinin hukuka aykırı olduğunu, davacının taleplerinin toplu iş sözleşmesine, mevzuata ve Bakanlık görüşlerine aykırı olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının dava tarihi itibarıyla çalışmaya devam ettiği, verilen kararın geleceğe yönelik etkisinin bulunduğu, somut dosyada belirlenen ücretin kadroya geçirilme tarihinden sonraki dönem için işçinin alacaklarının hesabını etkilemesi karşısında; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kesin olmadığı gerekçesiyle ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra davalının istinaf başvurusu yönünden işin esasına girilerek yapılan incelemede, taraflar arasında imzalanmış belirsiz süreli iş sözleşmesinin ve uygulanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümleri dikkate alındığında, incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının hesap yöntemi hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22, 32 ve 34 üncü maddeleri, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye (375 sayılı KHK) eklenen geçici 23 üncü madde, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 39 ve 53 üncü maddeleri.

3. 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçilerin geçiş aşamasındaki ücretlerinin tespiti ile bireysel iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün ileriye etkisine ilişkin ilke ve esaslar, Dairemizin 03.05.2023 tarihli ve 2023/3001 Esas, 2023/6593 Karar sayılı ilâmında şu şekilde açıklanmıştır:

"...

2. 696 sayılı KHK'nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde çerçevesinde sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiler ile işveren arasında imzalanan iş sözleşmesinin ücrete ilişkin hükümlerinin doğru değerlendirilmesi son derece önemlidir. Dairemiz uygulamasına göre kadroya geçiş sırasında düzenlenen iş sözleşmesinde ücretin sadece asgari ücretin belli bir oranda fazlası yahut geçiş öncesindeki hizmet alım sözleşmesinde öngörülen ücret veya bu ücretin katları olarak belirlenmesi hâlinde, bu ücretin işçinin kadroya geçiş aşamasındaki ilk (...) ücreti olduğu, taraflar arasında sonraki dönemler yönünden işvereni ücret artışı yapmakla yükümlü kılan bir düzenleme olmadığı kabul edilmektedir. Diğer taraftan iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hükümler ileriye etkili hükümler olarak değerlendirilmeli, bu hükümlerin sonraki dönemlere ilişkin ücret artışları yönünden işvereni bağlayacağı kabul edilmelidir.

..."

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta 696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında 02.04.2018 tarihinde sürekli işçi kadrosuna geçen davacı işçi, geçiş esnasında düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesinin aylık ücretin düzenlendiği 7 nci maddesinde yazılı bulunan oranın dikkate alınmadığını, böylece ... ücretinin hatalı belirlendiğini ve eksik ödeme yapıldığını iddia etmiştir. Kadroya geçiş aşamasında imzalanan iş sözleşmesinde, ücretin her ay için ileriye etkili olarak asgari ücretin belli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceği kararlaştırılmışsa sözü edilen kural, her asgari ücret artış dönemi için işvereni bağlar. Buna göre taraflar arasında düzenlenen iş sözleşmesi hükmü dikkate alındığında; İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2019 ve 2020 yıllarına ait davacı ücretinin, kadroya geçiş aşamasında işverenle imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde belirlenen oran ile Yüksek Hakem Kurulu kararındaki %4 oran dikkate alınarak belirlenmesinde hata bulunmamaktadır.

3. Diğer taraftan 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde kapsamında kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak kurallar belirlenmiş olup burada söz konusu olan ve Yüksek Hakem Kurulu kararıyla yürürlüğe konulan toplu iş sözleşmesi, davacının 6356 sayılı Kanun hükümlerine göre yararlandığı bir toplu iş sözleşmesi değildir. Bu nedenle Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihinde sona eren toplu iş sözleşmesinin art etkisi söz konusu değildir.

4. Şu hâlde bireysel iş sözleşmesinde ücretin her ay için asgari ücretin belirli bir oranda fazlası şeklinde ödeneceğine yönelik hüküm bulunduğundan, işçiye 2021 yılı için ödenecek ücretin Ocak 2021 dönemindeki yeni asgari ücret miktarına göre belirlenmesi yerinde ise de bu ücrete ayrıca %4 oranında zam uygulanması hatalıdır.

5. Yukarıda (2), (3) ve (4) numaralı paragraflarda açıklanan nedenlerle 01.01.2021 tarihinden sonrası için, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihinde sona eren toplu iş sözleşmesinin ikramiyeye ilişkin düzenlemeleri dikkate alınarak fark ikramiye alacağı hesaplanması da doğru olmamıştır.

6. Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık konusu ise; davacının gece çalışması alacağının hesap yöntemi noktasındadır.

Davacı dava dilekçesinde gece 12 saat çalışması nedeniyle toplu iş sözleşmesine göre gece çalışması fark alacağına hak kazandığını ileri sürmüştür.

Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin "Gece çalışması" kenar başlıklı maddesinde "Saat 20.00-06.00 arasında yapılan çalışmalar gece çalışmalarıdır. Güvenlik görevlileri hariç bu saatlerde çalıştırılan işçilere ücretleri %10 zamlı ödenir" düzenlemesi yer almaktadır. Söz konusu düzenlemede, açıkça güvenlik görevlileri hariç tutulmuştur.

Sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının yararlanma hakkına sahip olduğu, Öz Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası ile Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası arasında 10.08.2020 tarihinde imzalanan ve 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesinin "Gece dönemi" kenar başlıklı 23 üncü maddesinin (a) bendinde ise "Akşam saat 20.00'den sabah saat 06.00'ya kadar geçen süre gece dönemidir. 20.00-06.00 saatleri arasında çalışılan süre kadar gece zammı ödenir. Gece döneminde çalışan işçilerin, çalıştıkları sürelere ait ücretleri %35 (Yüzde otuz beş) zamlı olarak ödenir." düzenlemesi yer almaktadır.

Yukarıda açıklandığı üzere Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinde güvenlik görevlileri açıkça hariç tutulmasına rağmen, 10.08.2020 tarihinde imzalanan 01.01.2019-31.12.2020 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinde ise böyle bir ayrıma gidilmemiştir.

O hâlde güvenlik görevlisi olarak çalışan davacı işçi, 01.11.2020 tarihinden itibaren gece çalışması alacağına hak kazanacak ise de; hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işçinin gece çalıştığı sürelere ait ücretinin %35 yerine %60 zamlı hesaplanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.