Logo

9. Hukuk Dairesi2023/21326 E. 2024/4710 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının ücret miktarı, buna bağlı alacakların hesabı, prim alacağının ispatı ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1762 E., 2023/2265 K.

KARAR : Davacının istinaf başvurusunun esastan reddi, davalının istinaf başvurusunun kesinlik nedeniyle reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İnegöl 1. İş Mahkemesi

SAYISI : 2022/38 E., 2023/126 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 30.12.2021 tarihli karar ile İlk Derece Mahkemesi kararının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin başvurusunun kesinlik nedeniyle reddine, davacı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya ait işyerinde işçi olarak çalıştığını, düşük ücret üzerinden sigorta bildirimi yapıldığını, hak etmiş olduğu primlerle fazla çalışma ücretlerinin Kuruma bildirilmediğini, ayrıca bu ücretlerin düzenli ve gününde ödenmediğini, müvekkilinin hafta sonları da çalıştığını, dinî bayramlar dışındaki ulusal ... ve genel tatil günlerinde çalıştığını, bu çalışmalara karşılık ücretlerin ödenmediğini, ayrıca müvekkilinin sattığı su arıtma cihazı başına prim ödeneceği belirtilmişken alması gereken primleri alamadığını, kullanılmayan yıllık izin ücretlerinin de ödenmediğini, işverenin gerçek ücreti bordroya yansıtmayıp saklamasının işçi açısından haklı fesih sebebi olduğunu, tüm bu hususlara ilişkin işverene ihtarname gönderildiğini ancak ihtarnameye cevap verilmediğini iddia ederek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal ... ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti, eksik ücret alacağı ve prim alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddia edilen döneme ilişkin talep edilen alacak miktarının zamanaşımına uğradığını, davacının anılan alacak kalemleri açısından dava açmakta hukuki yararı olmadığını, davacının ücretinin bordroda bildirilen ücret olduğunu ve banka kanalıyla ücretin tamamının ödendiğini, alacaklarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının iddia ettiği ücreti ve prim usulü çalışmayı ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; ücret hususunda emsal ücret araştırması dikkate alınmasızın hüküm tesis edildiğini, eksik ücret alacağı talebinin dikkate alınmadığını, bilirkişi incelemesi yapılmadığını, prim ödemelerine ilişkin araştırma yapılmadığını, davalı taraf yararına davacıdan daha yüksek vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; davacının davalı Şirketten alacağının bulunmadığını, Mahkemece davacının ulusal ... genel tatil alacağı bulunduğunun kabul edilmesi nedeniyle kıdem tazminatı talebinin de kabul edildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu, davalı tarafından istinafa konu edilen toplam miktarın ise kesinlik sınırı altında kaldığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının ücret miktarı ve buna bağlı olarak talep edilen alacakların hesabı, prim alacağının ispatı ile davalı lehine hükmedilen vekâlet ücretine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32, 41, 44, 46, 47, 53, 59, 63 üncü maddeleri ile 120 nci maddesindeki atıf uyarınca yürürlükte bulunan 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14 üncü maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ilgili hükümleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.