"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; 16.12.2021 tarihli ve 2021/663 Esas, 2021/241 Karar sayılı karar ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece 25.05.2022 tarihli ve 2022/3690 Esas, 2022/6542 Karar sayılı ilâm ile İlk Derece Mahkemesi kararının ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalıya ait minibüslerde 2003-2013 yılları arasında şoför olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız feshedildiğini, fazla çalışma yapmasına rağmen bu çalışmalarına ilişkin ücretlerinin ödenmediğini beyan ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile davalı arasında ... sözleşmesi kurulmadığını, davacının kâr payı ile çalıştığını, bir dönem Sosyal Güvenlik Kurumu primleri yatırılmış ise de hataen prim yatırıldığını, davacının iddia ettiği dönemin tamamında çalışmasının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.01.2018 tarihli ve 2014/1787 Esas, 2018/45 Karar sayılı kararı ile; davacının aylık ücret miktarını, fazla çalışma, hafta tatili ile ... ... ve genel tatil günlerinde çalışma iddiasını tanık anlatımı ve dosya kapsamındaki deliller ile ispat ettiği sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 26.09.2019 tarihli ve 2018/1673 Esas, 2019/2066 Karar sayılı kararı ile; dosya kapsamına göre davalının birden çok minibüsünün bulunduğu, bu minibüslerde yaklaşık on iki şoför çalıştırdığı, sadece davalının ücret ödeme biçiminin taraflar arasında ... ilişkisi kurulmadığının kabulü için yeterli olmadığı, taraflar arasında ... sözleşmesi bulunduğu, somut uyuşmazlığa 4857 sayılı ... Kanunu (4857 sayılı Kanun) hükümlerinin uygulanması gerektiği, davacının davalıya ait işyerinde 3 dönem hâlinde ve fasılalı bir şekilde toplam 10 yıl, 1 ay, 14 ... çalıştığı, aylık ücretinin net 2.600,00 TL, giydirilmiş brüt ücretinin 4.156,82 TL olduğuna yönelik kabulün isabetli olduğu, işverenin ... sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini ispat edemediği ve davacının kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı alacaklarına hak kazandığı, İlk Derece Mahkemesince fesih tarihindeki kıdem tazminatı tavanı dikkate alınarak hesaplama yapılmasının yerinde olduğu, davalı tarafından davacıya 170 ... iznin kullandırıldığına veya kullandırılmayan izinlerin ücretinin ödendiğine dair hiçbir yazılı delil sunulmaması karşısında davacının izin ücretine hak kazandığı, tanık anlatımlarına göre fazla çalışma, hafta tatili ile ... ... ve genel tatil günlerinde çalışma iddiasının ispat edildiği, hesaplanan alacaklarda zamanaşımı savunmasının dikkate alındığı ve tespit edilen miktardan uygun indirim yapıldığı, İlk Derece Mahkemesince belirlenen faiz oranı ile faiz başlangıç tarihlerinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 02.02.2021 tarihli ve 2020/4969 Esas, 2021/3088 Karar sayılı ilâmı ile; davalının diğer temyiz nedenleri yerinde görülmeyerek davacının aylık ücretinin tespiti konusunda davacının tanıklık yaptığı Y.G'ye ait dosyadaki beyanları tespit edilerek bu beyanların davacı yönünden bağlayıcı olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, fazla çalışma, hafta tatili ile ... ... ve genel tatil ücreti yönünden tanık Y.G'nin davacı ile menfaat birliği içinde olduğunun dosya kapsamından anlaşıldığı, buna göre özellikle 01.04.2003-01.04.2007 tarihleri arasındaki dönem yönünden bu tanık anlatımını destekleyen yan olguların mevcut olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, fazla çalışma ücretinin hesabında davacı saat 00.00'a kadar çalıştığını belirttiği hâlde saat 00.30'a kadar hesaplama yapılmasının hatalı olduğu, ayrıca hükme esas alınan raporda 2005 yılı için hafta sayısının hatalı belirlendiği, yıllık izin ücreti yönünden de davacı asılın beyanı alındıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 16.12.2021 tarih ve 2021/663 Esas, 2021/241 Karar sayılı kararı ile; bozma ilâmındaki esaslar doğrultusunda davacı asılın beyanının alındığı, davacının tanık Y.G’nin açtığı davadaki tanık sıfatıyla beyanları tespit edilerek bu beyanın eldeki dosya yönünden bağlayıcı olmadığının açıklığa kavuşturulduğu, davacının saat 00.30’a kadar çalıştığına yönelik kabulün talep aşımı niteliğinde olduğu değerlendirilerek o hesaplamaya itibar edilmediği, hafta tatili ve fazla çalışma ücreti alacağının hesabındaki hatanın düzeltildiği, tanık Y.G'nin 01.04.2003-01.04.2007 tarihleri arasındaki döneme ilişkin beyanlarının alındığı ve davacı ile menfaat birliği içinde olan tanığın davacı lehine 2015 yılında tanıklık yaptığı, oysa ... 24. ... Mahkemesindeki işçilik alacaklarına ilişkin davasını 2016 yılında ikame ettiği, dolayısıyla tanıklık yaptığı sırada işverene karşı davası bulunmadığı anlaşıldığından hafta tatili ücreti konusunda beyanına değer verildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 25.05.2022 tarihli ve 2022/3690 Esas, 2022/6542 Karar sayılı ilâmı ile; davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, tanık Y.G’nin davalı işveren aleyhine 15.07.2015 tarihinde hizmet tespiti ve işçilik alacaklarının tahsili talebi ile dava açtığı, bu kişinin İlk Derece Mahkemesince tanık sıfatı ile dinlendiği tarihte işveren aleyhine açılmış ve yargılaması devam eden davası bulunduğunun açık olduğu, tanığın işverene karşı davası bulunan tanık olarak kabulü gerekirken hatalı değerlendirme ile farklı bir sonuca ulaşılmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına verilmiştir.
D. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda işverene karşı davası bulunan tanığın, 01.04.2003-01.04.2007 tarihleri arasındaki döneme ilişkin çalışma beyanını destekleyen yan olgular bulunmadığından, davacının 01.04.2003-01.04.2007 tarihleri arasında hafta tatili çalışması iddiasını ispatlayamadığı, davalı tanıklarının davacının çalışma saatlerine ilişkin herhangi bir beyanlarının bulunmadığı, davacı tanıklarının örtüşen beyanlarına göre ise davacının Ayrancı durağında çalışmaya başladığı 02.07.2007-30...2013 tarihleri arasında haftanın 6 günü çalıştığı, bu itibarla davacının hafta tatili çalışması iddiasını usulüne uygun, kesin, net, inandırıcı ve ispata yarar delillerle ispatlayamadığı, buna göre davacının hafta tatili alacağı talebinin reddine karar vermek gerektiği, geri kalan yönler hakkında ise herhangi bir bozma yapılmadığı için bozma öncesi hükmün kurulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacı ile davalı arasında ... ilişkisi bulunmadığından İlk Derece Mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi gerektiğini, bozma kararının yerine getirilmediğini, ücret konusundaki itirazların yargılamanın hiçbir aşamasında dikkate alınmadığını, işverene karşı davası bulunan tanık anlatımına dayanan hesaplamaların kabul edilmemesi gerektiğini, ... bir tanığın beyanına dayanılarak haftada 15 saat fazla çalışmanın tespitinin gerçeği yansıtmadığını, davacının hiç yıllık izin kullanmamış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; fazla çalışma ve ... ... genel tatil ücreti alacaklarının ispatına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 41, 44, 47 ve 63 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.