"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/3371 E., 2022/1785 K.
KARAR : Davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 32. ... Mahkemesi
SAYISI : 2017/360 E., 2019/558 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.....2008 tarihinden itibaren davalı Derneğin ve bağlı Şirketlerin hukuk müşavirliğini yaptığını, Aralık 2013 tarihinden itibaren daha yüksek ücretle başka hukuk müşaviriyle de çalışmaya başladığını, 2015 yılından itibaren davacıdan daha yüksek ücretli hukuk müşavirleri ile çalışmaya devam ettiğini, davalının bildirim yapmaksızın 30.....2015 tarihinde Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kaydından çıkardığını, davacının aylık ücretlerinin bir kısmını eksik ödediğini, bir kısmını ise hiç ödemediğini, kullanmadığı yaklaşık 100 günlük izin hakkının bulunduğunu, ... sözleşmesinin haksız feshi nedeni ile işe iade davası açtığını, bu davada ... sözleşmesi feshinin geçersizliğine karar verildiğini ve kararın onanarak kesinleştiğini, süresi içerisinde 05.07.2017 tarihinde davacı asılın işe başlatılması için ihtarname gönderdiklerini, davalının davacıyı işe davet etmediğini, alacaklarını da ödemediğini, fesih tarihindeki ücretinin net 8.800,00 TL+440,00 TL yemek olduğunu iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, ... güvencesi tazminatı, boşta geçen süre ücreti ve yıllık ücretli izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 03.....2008-30.11.2013 tarihleri arasında çalıştığını, 30.11.2013 tarihinde davacı ile sözlü anlaşmaya varılarak ... sözleşmesinin karşılıklı olarak sona erdirildiğini ve bu tarihten sonra herhangi bir çalışmasının olmadığını, başka bir hukuk müşaviri alınmasının işbu dava konuları açısından herhangi bir etkisinin olmayacağını, müvekkili Derneğin aynı anda 2 hukuk müşaviri ile çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ... sözleşmesine tüm hakları ödenmek suretiyle sonlandırılmasına karar verildiğini, ancak sonradan davacının ricası üzerine davalı dernek nezdinde ... süreli çalışması da göz önünde bulundurularak hak etmiş olduğu alacaklarına karşılık olarak bir süre daha SGK primlerinin yatırılması ve aylık ücretinin 8.800,00 TL'den 5.250,00 TL'ye düşürülerek ödeme yapılmasına devam edilmesi hususunda anlaşıldığını, ... ilişkisinin sonlandığı 30.11.2013 tarihinden 30.....2015 tarihine kadar SGK primlerinin yatırıldığını, diğer çalışanlara ödenen tutarda yemek ücreti ve belirtilen bedel üzerinden aylık ücret ödendiğini, davacının kazanmış olduğu işe iade davasından sonra göndermiş olduğu işe başlatma talepli ihtarnamesinde görüleceği üzere, aynı çalışma şartları ile kendi hukuk ofisinden hizmet vermek şartıyla işe iadeyi kabul edeceğini bildirdiğini, davalının izin kullanmasını gerektiren bir çalışmasının olmadığını, pozisyonunun dernek ve grup şirketler CEO'sunun yardımcısı olduğunun göz önüne alınması durumunda davacının kullanmadığı izinlerin denetlenmesinin de mümkün olmadığını, işveren vekili sıfatı taşıyan davacının yıllık izin taleplerinin ve en yüksek ücret üzerinden hesaplamasına dair taleplerinin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının işe iade kararı sonrası işe başlatılmadığı ... görülmekle ... güvencesi tazminatı, boşta geçen süre ücreti, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı talepleri ile kullandırıldığı veya karşılığının ödendiği işveren tarafından yöntemince ispat olunmayan yıllık izin ücreti taleplerinin 08.03.2018 tarihli ilk bilirkişi raporunun birinci seçeneği doğrultusunda hüküm altına alındığı, anılan hesap raporunun netice bölümünde boşta geçen süre ücretindeki maddi hata düzeltilerek hüküm kurulduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; karara dayanak yapılan bilirkişi raporunda davalı işverenliğin davacıya yaptığı ödemelerin incelenmediğini, nitekim davacının ücretlerinin yatırıldığı Banka şubesinden davacının banka hesap ekstresi talep edildiğini, alınan hesap ekstresinin “davacının bilirkişi tarafından okunamayan ve banka tarafından okunaksız olarak gönderilen banka bilgileri hakkında beyanımızdır” konulu dilekçe ile İlk Derece Mahkemesine sunulduğunu, bu dilekçede 17.01.2013 tarihinden ... sözleşmesinin feshedildiği 30.....2015 tarihine kadar işverenin yaptığı ödemelerin ... ... işaretlendiğini ve İlk Derece Mahkemesinde sunulan ek hesap ekstresinin içeriğine ve ödemelere göre davalı işverenin Ocak 2013-Mayıs 2015 tarihleri arasında davacının ücretini eksik yatırdığını, 2015 yılı Haziran ayı için ise hiçbir ödeme yapmadığını, davalı işverenin Aralık 2013-Haziran 2015 tarihleri arasında davacıya aylık net 8.880,09 TL’den 19 ay için ödemesi gereken ücret toplamının net 168.721,71 TL olduğunu, oysa bu dönem için 96.742,66 TL ödeme yaptığını, İlk Derece Mahkemesinin davacının bakiye ücret alacağının olmadığına karar vermesinin hatalı olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin 12.09.2019 tarihli kararında davacının ücretinin 5.250,00 TL olarak kabul edilmesi gerektiğine ilişkin gerekçesinin de doğru olmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili; davacının profesyonel hukuk eğitimi almış bir avukat olduğunu, bu sebeple dava değerlendirilirken bu konu göz önünde tutularak değerlendirme yapılması gerektiğini, davacının 03.....2008 tarihinden 30.11.2013 tarihinde kadar müvekkili Dernek nezdinde çalıştığını, bu tarihten sonra davacının müvekkili Dernek nezdinde herhangi bir çalışması olmadığını, dosya kapsamı ile bu durumun ... olduğunu, davacının ... sözleşmesi 30.11.2013 tarihinde sonlandırılarak tüm yasal hakları kendisine ödenmek üzere mutabakat yapıldığını, fakat davacının ricası üzerine ve müvekkili Dernek nezdindeki ... hizmet süresi dikkate alınarak ... sözleşmesinin sonlandırılması ile kazanacağı kıdem ve ihbar tazminatlarına karşılık olmak üzere 01.04.2013 tarihinden 30.....2015 tarihine kadar davacıya 5.250,00 TL üzerinden aylık ücret ödemesi yapıldığını ve bu süreye ilişkin olarak davacının SGK primlerinin yatırıldığını, davacı eski çalışanın davalı müvekkili Dernekte ... süre çalışması ve karşılıklı ... ilişkisi kurulması sonucu iyiniyetle yapılan bu anlaşmanın sonucunda davacının kötüniyetli bir şekilde davranarak 30.....2015 yılına kadar çalıştığını iddia etmesinin ve kıdem ve ihbar tazminatlarına ilişkin taleplerinin kötüniyetli ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, ... sözleşmesinin karşılıklı olarak sona erdirildiğini, yaklaşık 2 yıl boyunca yapılan ödemeler toplamının davacının ... sözleşmesinin feshi ile yasal olarak o tarihte kazandığı bedellerden fazla olduğunun 08.03.2018 tarihli bilirkişi raporu ile de ortaya çıktığını, işe başlatma talepli ihtarname ile davacının kendi hukuk ofisinden hizmet verme koşuluyla işe iadeyi kabul edeceğini ifade ettiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kesinleşen işe iade ilâmındaki hizmet süresinin davacı tarafından sonradan açılan alacak davasında kuvvetli delil olarak değerlendirilmesi zorunluluğu karşısında hizmet süresinin alacak davasında da 03.....2008 ila 30.....2015 olarak kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığı, yine davacının bahse konu kesinleşen işe iade ilâmı sonrası süresi içinde davalı işverenden işe başlatılmasını talep ettiği, davacının 2013 yılı Aralık ayından itibaren hem hukuk müşaviri ve ... sıfatıyla hem de kendi hukuk bürosundan hizmet verme şeklinde çalışmasını sürdürdüğünü belirterek aynı koşullarda işe başlatılmasını istemiş olmasının işe başlatılması talebinde samimi olmadığı sonucu doğurmayacağı, yasal süre içinde davalı işveren tarafından davacının işe başlatılmaması karşısında davalının bu yönlere ilişkin istinaf sebeplerinin yerinde görülmediği, öte yandan dosya kapsamında davacının ücretinin düşürülmesine muvafakat ettiği yönünde yazılı onayının bulunmadığı, davacının ücretinin düşürülmesinin esaslı değişiklik niteliğinde olduğu gibi davacının 30.11.2013 tarihi sonrası davacı ile davalının davacının aylık ücretinin net 5.250,00 TL'ye düşürüldüğünün belirtildiği ... bir ... sözleşmesinin de sunulmadığı, davalı tarafından bu tarih sonrası sunulan bordroların davacı imzası içermediği de gözetildiğinde; 30.11.2013 tarihi itibarıyla aylık net 8.800,00 TL ücret esas alınarak bu tarihten sonra banka aracılığı ile ödenen ücretler mahsup edilmek suretiyle fark ücret alacağının hüküm altına alınması gerektiği, ücret alacağı talebinin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırılık oluşturduğu, ayrıca faiz bakımından taleple bağlılık ilkesine aykırı hüküm kurulduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının ... sözleşmesinin 30.11.2013 tarihinde sözlü mutabakat ile sona erdiği, davacının kötüniyetle hareket ettiği, işe iade davasında somut gerçekliğe uygun karar verilmediğini, işe iade davasının kuvvetli delil olarak değerlendirilmesinin yerinde olmadığını, davacının işe iade başvurusunun samimi olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesinin ücrete ilişkin değerlendirmesinin hatalı olduğunu, bağımsız denilecek şekilde çalışan davacının yıllık ücretli izne hak kazandığının kabulünün de yerinde olmadığı, fark ücret alacağının bulunmadığı, davacının ... sözleşmesinin sözlü mutabakat ile son erdiğinin kabul edilmemesi hâlinde dahi ... ilişkisinin tadil edildiğinin kabulü gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının işe iade başvurusunun samimi olup olmadığı, taraflar arasındaki ... ilişkisinin süresi, yıllık ücretli izin alacağına hak kazanıp kazanmadığı ve davacının aldığı ücret miktarının belirlenmesi hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 18, 19, 20, 21, 32, 53, 54 ve 59 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle temyiz nedenlerine göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.....2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.