"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı nezdinde 15.04.1993 tarihinden beri çalıştığını, sendika üyesi olduğunu, bir kısım alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma, ulusal ... ve genel tatil ile yıllık izin ücreti, toplu iş sözleşmesinden ... giyim, yoğurt, gıda alacakları ile ikramiye ve ilave tediye ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 28.05.2021 tarihli ve 2016/116 Esas, 2021/477 Karar sayılı kararıyla; davacının haftalık 45 saati aşan çalışmasının olmadığı, ulusal ... ve genel tatillerde çalıştığını ispatlayamadığı, çalışması devam ettiğinden yıllık izin ücreti alacağı talebinde bulunamayacağı, ödenmeyen ilave tediye alacağının bulunduğu, toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ödenmeyen alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 23.02.2022 tarihli ve 2021/1997 Esas, 2022/250 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 27.04.2022 tarihli ve 2022/4639 Esas, 2022/5342 Karar sayılı ilâmı ile; davacı vekilinin dava dilekçesinde, müvekkilinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakları bakımından temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunduğu, hüküm altına alınan alacakların toplu iş sözleşmesindeki ödeme tarihlerine göre ayrı ayrı tespiti yapılıp bu temerrüt tarihleri açıkça gösterilerek faiz işletilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda alınan faiz başlangıç tarihleri hususunda 28.11.2022 tarihli ek rapor dikkate alınarak davaya konu alacaklara temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının müvekkili İdareden herhangi bir alacağının bulunmadığını, bu alacakları kanıtlar nitelikte dosyada bir delil de bulunmadığını, davacının tüm alacaklarının ödendiğini, bilirkişi raporuna karşı ileri sürülen itirazlarının değerlendirilmediğini ve reddedilen kısımlar yönünden hükmedilen vekâlet ücretinin hatalı belirlendiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının faiz başlangıç tarihlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.02.1988 tarihli ve 1987/2-520 Esas, 1988/89 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere, Yargıtayca temyiz incelemesinin yapıldığı sırada dosyada bulunan bir belgenin gözden kaçırılması, maddi hata sebebi olarak açıklanmıştır.
3. Ayrıca belirtmek gerekir ki Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 tarihli ve 1957/13 Esas, 1959/5 Karar sayılı kararı ile 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararlarında açıklandığı üzere Yargıtayca maddi hata sonucu verilen bir karara Mahkemece uyulmasına karar verilmesi hâlinde dahi usuli kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtayın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür.
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin aşağıda yer ... paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dairemizin bozma ilâmında, davacının toplu iş sözleşmesinden ... alacak taleplerine toplu iş sözleşmesindeki ödeme tarihlerine göre ayrı ayrı tespit yapılarak bu temerrüt tarihlerine göre faiz işletilmesi gerektiğinden bozmaya karar verilmiş ise de, davacının alacaklarının hesaplandığı 15.02.2011-31.07.2014 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan toplu iş sözleşmeleri incelendiğinde, davacının talep ettiği alacakları yönünden ödeme için tereddüde yer vermeyecek şekilde belirli ya da kesin bir vade tayini söz konusu olmadığından faiz başlangıç tarihlerinin toplu iş sözleşmesine göre belirlenmesi hatalı olmuştur.
3. Bozma ilâmının bu yönüyle maddi hataya dayalı olduğunun kabulü gerekir. Maddi hataya dayalı bozma ilâmına uyulması diğer taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturmaz.
4. Buna göre davacının dava dilekçesinde davasının belirsiz alacak davası şeklinde açtığı da dikkate alındığında hüküm altına alınan alacaklara dava tarihinden faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı tarafın temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasının (1), (2), (3), (4) numaralı bentlerinde yer ... "Toplu İş Sözleşmesi ve Bilirkişi Serhat Gedikli'nin hazırladığı 28.11.2022 tarihli raporda belirtilen tarihlerden" ibaresinin çıkartılarak yerine "dava tarihinden" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.