"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde 19.07.2000-12.02.2015 tarihleri arasında mağaza müdürü olarak çalıştığını, ücret alacaklarının ödenmemesi, yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmaması, ankilizon spondilit hastalığına yakalanması ve mevcut çalışma şartlarının hastalığının ilerlemesine neden olması sebepleriyle ... sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, son aylık ücretinin primler dâhil 1.500,00-1.600,00 TL olduğunu, haftanın 6 günü 07.30-16.00 saatleri arasında çalıştığını, bu çalışmaya ilave olarak diğer çalışanların izinli olduğu dönemlerde yılda 20-30 ... boyunca 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığını, envanter sayımlarının olduğu günlerde 2 ayda bir 12 saat süreyle çalıştığını, mağazada düzen değişiminin olduğu dönemlerde yılda en az 3 defa 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığını, ayda en az 4 defa hafta tatiline çıkan personelin yerine 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığını, şube açılışlarında yılda en az 6 defa 07.30-22.00 saatleri arasında çalıştığını, ... ... ve genel tatil günlerinin tamamında çalıştığını, yıllık ücretli izinlerinin çok azını kullandığını, son aylık ücretinin 15 günlük kısmının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, ... ... ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ve ödenmeyen ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının ortada haklı bir neden bulunmadığı hâlde ... sözleşmesini feshettiğini; işyerinde haftalık çalışma süresinin 45 saat olduğunu, istisnai olarak fazla çalışma yapıldığında ise karşılığının ödendiğini veya denkleştirme yapıldığını, davacının ağır işlerde çalıştırılmadığını, yıllık ücretli izinlerin kullandırıldığını, ... ... ve genel tatil izinlerinin de kullandırıldığını, davacının mağaza müdürü olması nedeniyle kendi çalışma saatlerini kendisinin belirlediğini, davacıya fazla çalışma yapması yönünde açık bir talimat verilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin 03.05.2016 tarihli ve 2015/131 Esas, 2016/303 Karar sayılı kararı ile; ... sözleşmesinin davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği, davacının kıdem tazminatı almaya hak kazandığı, kullandırıldığı veya karşılığı gelen ücretin ödendiği davalı işveren tarafından ispatlanamayan yıllık izin alacağının bulunduğu, her ne kadar davacı tarafından fazla çalışma alacağı talep edilmişse de davacının fazla çalışma sürelerinin aylık ücret bordrolarına yansıtıldığı kadar olduğu, davacının daha fazla süre ile fazla çalışma yaptığı hususunun ispat edilemediği gibi bordrolarda yansıtılan dışında resmî tatil ve genel tatil günlerinde de çalıştığının ispat edilemediği, aylık ücret bordroları ve banka hesap ekstresinden davacının Şubat 2015 dönemi dâhil aylık ücretlerinin ödendiği anlaşıldığından davacının fazla çalışma, ücret alacağı, ... ... ve genel tatil ücret alacağı taleplerinin reddi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 12.10.2020 tarihli ve 2016/25794 Esas, 2020/11391 Karar sayılı ilâmı ile; davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunduğu, tanık anlatımları çerçevesinde, davacının hak kazandığı fazla çalışma ücreti hesaplanarak, hesaplamanın tanığa dayalı olması nedeniyle takdiri indirim hususu da değerlendirildikten sonra, ücret bordrolarında tahukkuk ettirilen net alacak tutarlarının davacının banka hesabına ödendiğinin tespit edilmesi halinde, bazı ücret bordrolarında tahakkuk ettirilen fazla çalışma ücreti karşılıkları mahsup edildikten sonra taleple ilgili bir karar verilmesi gerekirken fazla çalışma ücreti talebinin reddinin hatalı olduğu, dava dilekçesinde davacının yıllık ücretli izinlerinin çok azını kullandığını iddia ... başkaca açıklama yapmadığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 31 ... maddesinde ifadesini bulan, hâkimin davayı aydınlatma ödevi gereği yıllık izinlerinin ne kadarını kullandığına dair davacıya açıklama yaptırıldıktan sonra sonuca gidilmesi gerekirken, hizmet süresine göre hak kazandığı tüm yıllık izin günlerinin karşılığının hesaplandığı bilirkişi raporuna itibar edilmesinin isabetsiz olduğu, hesaplama yapılırken ücret bordrolarına göre ödendiği ... olan net 2.600,00 TL yıllık izin ücretinin mahsup edilmesi gerektiği gerekçeleriyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 13.01.2022 tarihli ve 2021/33 Esas, 2022/35 Karar sayılı kararı ile; bozmaya uyularak yapılan yargılamada davacı asılın yıllık izin kullanımı hususunda beyanı alındıktan ve bozma gerekçeleri doğrultusunda bilirkişi raporu alındıktan sonra ... ... ve genel tatil ücreti ile ücret alacağı taleplerinin reddine, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının kabulü suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 19.09.2022 tarihli ve 2022/10187 Esas, 2022/9717 Karar sayılı ilâmı ile; bir önceki bozma gerekçelerinden birisinin yıllık izinlerinin ne kadarını kullandığına dair davacıya açıklama yaptırıldıktan sonra sonuca gidilmesi olduğu, bozma ilâmında davacı asılın beyanının alınması gerektiği belirtilmesine rağmen Mahkemece davacı vekilinin sunduğu beyan dilekçesi esas alınarak yıllık izin ücretinin değerlendirilmesinin hatalı olduğu, talep edilen yıllık izin ücreti açısından davacı asıla açıklama yaptırıldıktan sonra sonuca gidilmesi ve yine hesaplama yapılırken ücret bordrosunda yer ... net 2.600,00 TL yıllık izin ücreti tahakkukunun mahsup edilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan kanıtlar, davacı asılın beyanı, bilirkişi raporu ve bozma ilâmı dikkate alınarak ... ... ve genel tatil ücreti ile ücret alacağı taleplerinin reddi, diğer taleplerin kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; satış primi ile çalışan davacının fazla çalışma ücreti talep edemeyeceğini, işyerinde vardiyalı çalışma yapıldığından fazla çalışma yapılmadığını, yapılırsa ücretinin ödendiğini veya denkleştirme yapıldığını, davacı tanık beyanlarının hükme esas alınamayacağını, itibar edilirse de tanıkların davacı ile çalıştığı dönemle sınırlı olarak beyanlarına değer verilebileceğini, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki fazla çalışma ücreti hesabının hatalı olduğunu, açıklanan nedenlerle fazla çalışma ücreti talebinin reddi gerektiğini, davacının ... sözleşmesini haksız olarak feshettiğini bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, davacının tüm yıllık izinlerini kullandığını, ücret alacaklarının zamanaşımına uğradığını belirterek Mahkeme kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; yıllık izin ücreti alacağının miktarı ve hesaplanmasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 ... maddesi, 438 ... maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 6100 sayılı Kanun'un 31 ... maddesi.
3. 4857 sayılı ... Kanunu'nun 53 ve 59 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
03.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.