"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Sendikanın çoğunluk tespitine yeterli sayıda üyesi bulunmadığından bahse konu yetki (çoğunluk) tespitinin iptali gerektiğini, müvekkili Şirketin çalışan sayısının 524 kişi olduğunu, bu sayının yetki tespitinin yapıldığı Aralık ayı itibarıyla 533 kişi olduğunu, halbuki ... tarafından verilen yetki belgesinde, müvekkili Şirket çalışan sayısının hatalı olarak 479 kişi olarak kabul edildiğini, 533 olan çalışan sayısı dikkate alındığında davalı Sendikanın taraflar arasında toplu ... sözleşmesi yapılabilmesi için Kanun'un aradığı çoğunluğu sağlamadığının ortada olduğunu, yetki tespiti yapılırken müvekkili Şirket merkezinde çalışan personelin dikkate alınmadığını, sadece yönetim ofisine bağlı işyeri niteliği taşıyan .../...'deki fabrika işyerinin dikkate alındığını, müvekkili Şirkete ait birden fazla fiziki birim arasında asıl işyeri bağlı işyeri ilişkisi ve ... bir işyeri bütünlüğü bulunduğunu, toplu ... sözleşmesi yetkisinin tespitinde birden fazla fiziki birim söz konusu olduğunda, bunların aynı işkolunda birbirinden bağımsız işyerleri mi olduğu yoksa aralarında bir asıl işyeri-bağlı işyeri ilişkisi mi olduğunun belirlenmesi konusunun 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu’nda (6356 sayılı Kanun) çok daha önemli hâle geldiğini, ortada ... bir işyeri varsa yarıdan fazla çoğunluğun aranacağını, bu iki işyerinin birbirine sıkı bağlarla bağlanmış olup aynı ortak amaç ve fayda çerçevesinde hareket ettiğini, yönetim merkezinde çalışanların sayısının 51 kişi olup bu sayının toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkili sendikayı ve çoğunluk nisabını değiştirmeye yetecek sayı ve nitelikte olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle 13.12.2021 tarihli ve 70942 sayılı olumlu yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; 6356 sayılı Kanun’un 42 nci maddesi gereğince işçi sendikası, işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren tarafından yapılan yetki tespit başvuruları karşılanırken işverenler tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) yapılan işyerlerine ilişkin tescil ve işçi bildirimlerinin esas alındığını, sendika yetki sistemine SGK kayıtlarından otomasyon sistemiyle yansıyan bilgiler doğrultusunda işlem yapıldığını, sisteme yansıyan bilgilere göre davacı işverene ait yetki tespiti için başvuran Sendika ile aynı işkolunda bulunan bir işyeri bulunduğunu ve bu bağlamda işyeri düzeyinde yetki tespit işlemi yapıldığını, işyerlerinde başvuru tarihi itibarıyla 479 işçi çalışmakta olup 252 işçinin yetki tespiti için başvuran Sendikaya üye olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen 1293613.034 SGK sicil numaralı işyerinin yetki tespiti için başvuran Sendika ile aynı işkolunda yer almadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Sendikanın 13.12.2021 başvuru tarihi itibarıyla kanunun aradığı çoğunluğu sağladığını, Bakanlık tarafından düzenlenen 13.12.2021 tarihli yetki tespit yazısında yer ... çalışan sayısının SGK kayıtları üzerinden tespit edildiğini, davacının söz konusu tespite ilişkin somut bir itirazı bulunmadığını, ayrıca başvuru tarihinde işyerinde çalışan işçi sayısının tespitinde işveren ve işveren vekillerinin çalışan sayısından düşülmesi gerekeceğinden davacı Şirkette çalışan ve yetki tespitinde dikkate alınması gereken işçi sayısının Bakanlık tespitinden daha az olacağını, tespitin hukuka uygun olduğunu, 1293613 sicil numaralı işyerinin ise sicil numarasından ve dava dilekçesinde beyan edilen ... kodundan anlaşıldığı üzere, 46.90 sınıf numarası ile İşkolları Yönetmeliği gereğince 10 No.lu ticaret, büro, eğitim ve ... sanatlar işkolunda yer aldığını, farklı işkolunda bulunan bu işyerinde çalışan işçilerin sayıya dâhil edilmesinin mümkün olmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ... işyerinin 12 sıra numaralı metal, ... işyerinin ise 10 sıra numaralı ticaret, büro, eğitim ve ... sanatlar işkolunda faaliyet gösterdiği, ... işyerinin işkolu kayıtları değişmediği müddetçe bu işyerinde çalışanların metal işkolunda örgütlü bir sendikaya üye olmalarının hukuken ve teknik olarak mümkün olmadığı, ...'deki işyerinde 478 işçi olup yetkili olduğu tespit edilen sendikanın üye sayısının 252 olduğu, yetki başvuru tarihinden önce ... işyeri için işkolu tespitine ilişkin yapılmış herhangi bir başvuru bulunmadığı, 6356 sayılı Kanun'un 5 ... maddesinin ikinci fıkrasında ''... bit toplu ... sözleşmesi için yetki süresi başlamış ise ... kolu değişikliği tespiti bir sonraki dönem için geçerli olur. İşk olu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar yetki işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz.'' hükmü bulunduğu, dava konusu itirazlarda işverenin ...'daki biriminin de yetki tespitinde nazara alınması gerektiği iddiasının esas itibarıyla işkolu itirazı niteliğinde olup yukarıda belirtilen açık düzenleme gereği bu itirazın mevcut yetki uyuşmazlığında ileri sürülemeyeceği, aynı zamanda hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri gereği, uyuşmazlığın; yetki tespiti için başvuru tarihindeki şartlara göre değerlendirilmesi gerektiği, farklı işkollarında faaliyet kaydı yapılan işyerlerinin ... bir işyeri yahut işletme niteliğinde değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, davalı Sendikanın toplu ... sözleşmesi yapabilmek için gereken çoğunluğu sağladığı, ...'daki birimin de yetki tespitinde nazara alınması gerektiği iddiasının yukarıda açıklanan nedenlerle mümkün olmadığı, dava dilekçesinde yer ... itirazların yapılan çoğunluk tespitinin iptalini gerektirir nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; yetki tespiti yapılırken sadece yönetim ofisine bağlı işyeri niteliği taşıyan ... ...'deki fabrika çalışanlarının dikkate alındığını, müvekkili Şirkete ait ...'da bulunan organizasyon yapısı, yönetimde ve amaçta ... itibarıyla birbirinden bağımsız çalışma imkânı bulunmayan, farklı bir faaliyet, gelir ve ticaretleri olmayan 1293613 sicil sayılı işyeri çalışanlarının dikkate alınmadığını, Mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda fabrika ve yönetim ofisinin aynı organizasyon içinde yürütüldüğünü, yönetimde ve amaçta ... olgusunun varlığının tespit edildiğini, buna rağmen davanın reddedilmesinin hatalı olduğunu, eldeki davanın işkolu tespit davası olmadığını, yetki tespitine itiraz davası olduğunu, sonuç olarak yetki tespitinde esas alınması gereken çalışan sayısının sadece fabrikada bulunan 478 kişi değil, yönetim ofisinde çalışanlar dâhil edildiğinde toplam çalışan sayısının 563 kişi olduğunu, olumlu yetki tespiti için gerekli çoğunluğun 267 kişi olup bu sayıya ulaşılamadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafın iddiasının yönetim ofisinde çalışan işçilerin de işyeri sayısına dâhil edilerek yetki tespitinin belirlenmesi gerektiği olduğu, yetki tespiti yapılan 1121992.041 sicil sayılı işyerinin metal işkolunda, ...'da bulunan 1293613 sicil sayılı işyerinin ise ticaret, büro, eğitim ve ... sanatlar işkolunda bulunduğu, yetki başvuru tarihinde ve hâlen farklı işkolunda bulunan 1163085 sicil numaralı işyerinin (82.11 işkolu kodu ile ticaret, büro, eğitim ve ... sanatlar işkolunda kayıtlı) yetki tespitinde dikkate alınamayacağı, İlk Derece Mahkemesi kararında da bu işyerinin yetki tespitinde dikkate alınmamasının isabetli olduğu, 1121992.041 sicil sayılı işyerinde yetki tespiti talep tarihinde 478 işçinin çalıştığı, bunlardan 252 tanesinin Birleşik Metal İşçileri Sendikasının üyesi olduğu, bu hâli ile Sendikanın yetki tespiti için gerekli çoğunluğu sağladığının açık olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun'un 41 ... ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
2. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 ... maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını ... işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
5. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili tarafından yetki tespitinde dikkate alınması gerektiği ileri sürülen işyeri sicil numarası (1293613) olmasına karşın, Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçe kısmının son paragrafında (1163085) olarak belirtilmesi maddi yazım hatası niteliğinde görülmüştür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş; kararın, Değerlendirme bölümünün (2) numaralı paragrafında yer ... ilave gerekçe ile onanmasına karar verilmiştir.
4. Son olarak belirtmek gerekir ki somut uyuşmazlık, hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgiyle çözümlenmesi gereken nitelikte olduğundan, 6100 sayılı Kanun’un 266 ncı maddesine aykırı olarak İlk Derece Mahkemesince ve Bölge Adliye Mahkemesince bilirkişi raporu alınması hatalı ise de bu durum sonuca etkili görülmediğinden eleştiri ile yetinilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.