"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar 2.933,99 TL olup Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 3.200,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı İdareye ait iş yerinde alt işveren nezdinde çalışmakta iken şantiyenin kapanması ve işin bitmesi nedeniyle işten çıkarıldığını, haftanın 7 günü çalıştığını, fazla çalışma yaptığını, dinî ve resmî bayramlarda çalıştığını, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ... ve genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin Yumurtalık Ovası pompa sulama inşaat işini ihale sözleşmesi ile anahtar teslimi olarak firmalara ihale ettiğini, müvekkil İdarenin ihale makamı olarak davacının işçilik alacaklarından sorumlu tutulabilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 30.09.2015 tarihli ve 2013/172 Esas, 2015/161 Karar sayılı kararı ile toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 14.09.2017 tarihli ve 2017/29880 Esas, 2017/17716 Karar sayılı kararıyla; dosya içeriğindeki bilgi ve belgeler ile tanık beyanlarına göre davalı İdare ile dava dışı yüklenici Şirket arasındaki ilişki gereğince İdarenin Yumurtalık Ovası pompa sulama inşaat işi kapsamındaki işleri dava dışı Şirkete ihale suretiyle yaptırdığı, bu nedenle davalı İdarenin sorumluluğunun 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 36 ncı maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, böyle olunca davalı İdarennin sorumluluğunun her hak ediş döneminde son üç aylık kısmı aşmamak üzere belirlenmesi ve sonucuna göre talepler hakkında karar verilmesi gerektiği, ayrıca mahkemece hakkında usulüne uygun dava açılmayan dava dışı Şirketin davaya, dâhili dava yoluyla katılımı sağlanarak karar başlığında davalı olarak gösterilmesi ve infazda tereddüte sebep olacak şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu gerekçesiyle bozma sebebine göre sair yönler incelenmeksizin Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davalı İdarenin ihale makamı olarak sorumluluğunun 4857 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesi uyarınca her hak ediş döneminde son üç aylık kısım ile sınırlı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dosyadaki belgelere göre müvekkilinin ücret alacağının her hak ediş dönemine ilişkin son üç aylık ücret üzerinden hesaplanması gerekmekte iken dosyaya sunulan bilirkişi raporunda sadece son hak ediş dönemine ilişkin olarak hesaplanması ve bu nedenle de müvekkilinin ücret alacağının eksik hesaplanmasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek Mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, ihale makamı olan davalı İdarenin sorumluluğuna ilişkin olarak yapılan ücret alacağı hesabının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi, 438 ... maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer ... sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
A. Davalı Temyizi Yönünden
Davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
B. Davacı Temyizi Yönünden
Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.