Logo

9. Hukuk Dairesi2023/8877 E. 2023/8071 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin kısa kararı ile gerekçeli karar arasında ve gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasında hüküm altına alındığı belirtilen fazla mesai ücreti miktarının farklı olması ve gerekçeli kararda %30 oranında indirim yapılacağı belirtilirken hüküm fıkrasında %40 oranında indirim yapılması nedeniyle kısa karar ile gerekçeli karar ve gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının usulden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında ... 23. ... Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 01.10.2013 - 30.10.2016 tarihleri arasında davalı Şirketin ...'da bulunan projesinde harita teknikeri olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğini, işyerinde 07.00-21.00 saatleri arasında çalışıldığını, şantiyelerin resmî açılışlarından önceki 3 ay 07.00-24.00 saatleri arasında pazar günleri dâhil çalıştığını, pazar günleri ise ayda iki ... 07.00-17.00 saatleri arası çalıştığını, müvekkilinin aylık net ücretinin 1.750,00 ... doları (USD) olduğunu, ücretinin bir kısmının elden avans olarak verildiğini kalan kısmının ise bankaya yatırıldığını, davacının bazı aylarda aylık ücretinin tam ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, ... ... ve genel tatil, hafta tatili ile ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 08.10.2013 - 30.09.2016 tarihleri arasında ...'da harita teknikeri olarak çalıştığını, zamanaşımı def'i ileri sürdüklerini, davacının yurt dışında çalışması nedeniyle brüt ve net ücretinin aynı olduğunu, gelir ve damga vergisi kesilmediğini, emsal ücret araştırması yapılması gerektiğini, davacının davalı Şirket nezdinde talep edebileceği kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili, ... ... ve genel tatil ücreti alacağının bulunmadığını, davacıya hak etmediği hâlde ödenen yıllık izin ücretinin takas ve mahsubunu talep ettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 23. ... Mahkemesinin 23.....2020 tarihli ve 2017/626 Esas, 2020/267 Karar sayılı kararıyla; davacının yaşı ve kıdemi ile yaptığı ... nazara alınarak tanık beyanları ile emsal ücret araştırması hep birlikte değerlendirildiğinde, aylık net ücret miktarının raporda belirtilen miktarda ispatlandığı, davacının ... ... ve genel tatil, hafta tatili ile fazla çalışma ücret alacaklarının tanık beyanları ile kanıtlandığı, davacının ücret alacaklarının tam olarak ödenmediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 15.09.2022 tarihli ve 2020/2356 Esas, 2022/1353 Karar sayılı kararıyla; davacı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin yasal süresi içinde dosyaya sunulmadığı, dava tarihi dikkate alındığında Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere sürpriz karar yasağı gereğince işbu davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği, ...'deki kanunlara göre kesintiler hesaplanıp ücretin ... bankaları aracılığıyla yatırılmış olduğu, ücret tespitine ilişkin Mahkeme kararının usul ve kanun ile dosya içeriğine uygun olduğu, ücret alacağının ödendiği hususunun işveren tarafından ispatlanamadığı, dava konusu fazla çalışma, hafta tatili ile ... ... ve genel tatil ücreti alacaklarının tüm dönem herhangi bir gerekçe içermeksizin davacının son ücreti üzerinden hesaplanmasının isabetli olmadığı, dosya içerisinde davacının çalışmış olduğu ve hesaplamaya esas alınan dönemlere ait ücretlerin belirlenebilmesi için banka kayıtları ve avans ödemelerine dair verilerin olduğu, bu durumda öncelikle bu kayıtlar esas alınarak davacının geçmiş dönem ücretinin belirlenmesi ve işçilik alacaklarının bu belirlenen ücrete göre hesaplanması gerektiği gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun süre yönünden reddi, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 10.01.2023 tarihli ve 2022/15086 Esas, 2023/103 Karar sayılı kararıyla; davacı tanığı S.A'nın işyerindeki çalışmanın saat 08.00-18.00 saatleri arasında olduğuna dair beyanı dikkate alındığında, kabul edilenin aksine davacının tüm çalışma süresi boyunca pazar günleri dışında saat 07.00-19.00 saatleri arası çalıştığı hususunun tam olarak ispatlanamadığı, davacının talebi, tanık beyanları ve ara dinlenme süresi gözetilerek davacının bir hafta 9, bir hafta 9,5 saat fazla çalıştığının ispatlandığı gerekçe gösterilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma üzerine yeniden yapılan incelemede, davacı tanık anlatımlarına göre, davacının 1 hafta haftanın 6 günü 08.00-18.00 saatleri arası 1 saat ara dinlenme ile haftalık 9 saat, bir hafta haftanın 6 günü 08.00-18.00 saatleri arası çalışmaya ek olarak pazar günleri 08.00-17.00 saatleri arası olmak üzere davacının talebi ile ara dinlenme süresi de gözetilerek haftalık 9,5 saat fazla çalıştığı gerekçe gösterilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe

1. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 297 ve 298 ... maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 ... maddesi.

2. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı.

2. Değerlendirme

1. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası, yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Kanun'un 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması, tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi esastır. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi ve en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın, kısa karara uygun olması gerekmektedir. Aksi hâlde, yargılamanın açıklığı ilkesi, dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş ve mahkeme kararlarına ... sarsılmış olacaktır. Nitekim Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı kararında da kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni sayılacağı içtihat edilmiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta; Bölge Adliye Mahkemesince 22.03.2023 tarihli duruşmada taraflara tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasında hüküm altına alındığı belirtilen fazla çalışma alacağı miktarı tamamen farklı olup kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur. Ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi gerekçesinde dava konusu alacaklara %30 oranında yapılan indirimin dosya kapsamına uygun olduğu ifade edildiği hâlde gerekçeli kararın hüküm fıkrasında fazla çalışma alacağından %40 oranında uygun indirim yapıldığı belirtilerek gerekçeli karar ile hüküm fıkrası arasında da çelişki oluşturulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının usulden BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre davacı ve davalı vekillerinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.