Logo

9. Hukuk Dairesi2024/10119 E. 2024/13616 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının yurtdışında çalıştığı dönemdeki işçilik alacaklarının miktarı, para birimi ve ödenip ödenmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücretinin iş sözleşmesi ve bordrolarda SAR para birimi üzerinden ödendiği sabit olup, davacının alacağının yabancı para birimi cinsinden tahsili talebinin SAR üzerinden değerlendirilmesi gerekirken, mahkemece USD üzerinden hüküm kurulması hatalı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurularının esastan reddi

TEMYİZ EDENLER : Taraf vekilleri

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 29. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.

Taraf vekillerince temyiz incelemelerinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.10.2024 Salı günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı vekili Avukat... ile davalı vekili Avukat ... geldiler.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı Şirketin Suudi Arabistan ... şantiyesinde 2015-2019 tarihleri arasında makine genel formeni olarak çalıştığını, ücretinin 3.250,00 USD olduğunu, ancak sigorta primlerinin gerçek ücretin altında yatırıldığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini davacının haftanın altı günü 07.00-18.00 arasında çalıştığını, ayrıca haftanın en az dört günü saat 22.00'ye kadar çalışma yaptığını, ayda en az iki hafta tatili çalışma yaptığını, tüm dinî, resmî ve ulusal bayramlarda çalıştığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davalı Şirket bünyesinde ... şehrindeki konut projesi şantiyesinde 11.05.2015 tarihinde kule vinç operatörü olarak çalışmaya başladığını ve 12.06.2019 tarihinde iş sözleşmesinin sonlandırıldığını, aylık net 8.405,17 SAR ücret aldığını, tüm ödemelerin SAR cinsinden yapıldığından, taleplerin USD cinsinden istenemeyeceğini, davacıya ihbar öneli kullandırıldığını, 15.368,13 SAR kıdem tazminatı ödendiğini, ayrıca çalıştığı süre boyunca varsa fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının tamamen ödendiğini, yasal olarak hak ettiği yıllık izin süresinin çok üzerinde yıllık izin kullandığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı vekilinin cevap dilekçesinde çalışılan ülke hukukunun uygulanmasına ilişkin itirazı olmadığı gibi ön inceleme duruşmasında da bu itirazın ileri sürülmediği, bu sebeple Türk hukukunun uygulanması gerektiği, iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı olarak sona erdirildiğinin ispatlanamadığı, taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi uyarınca fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dâhil olduğu, 28,25 saat fazla çalışma saatinden aylık ücrete dâhil olan haftalık 5,2 saat düşüldüğünde 23,05 saatin hesaplamada esas alınması gerektiği, davacının dinî bayramların bir günü dışında diğer günler ile resmî bayram genel tatil günlerinde çalıştığı, iki haftada bir gün hafta tatili iznini kullandığı, yıllık ücretli izin alacağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; davacının USD cinsinden ücret aldığını, davacının gerçek ücretinin dava dilekçesinde yazan net ücret olduğunu, ücretine fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücretinin dâhil olmadığını, davalının bordro hilesi ile müvekkilinin gerçek ücretini bordrolarda bölerek fazla çalışma ve hafta tatili ücreti şeklinde tahakkuk ettirdiğini, İŞKUR sözleşmesinde fazla çalışmanın ücrete dâhil olduğuna dair hüküm bulunmadığını, taraflar arasında yapılan sözleşmede tarih olmadığını, maktu hazırlandığını, işçi lehine olan sözleşmenin dikkate alınması gerektiğini, ibranamenin geçerli olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının ücretinin iş sözleşmesinde yazılı olduğu gibi SAR olduğunu, USD cinsinden karar verilemeyeceğini, davacıya tebliğ edilen fesih bildirimine göre ihbar süresini kullandığını, 15.368,13 SAR kıdem tazminatı ödendiğini, ihbar ve kıdem tazminatı alacağı olmadığını, fazla çalışma ve hafta tatili ücretlerinin ödendiğini, davacının ücretinin net 8.405,17 SAR olduğunu, sözleşme uyarınca kendisine ödenen ücretin fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil çalışmaları dahil tüm çalışmalarının karşılığını içerdiğini, her gün 07.00-18.30 saatleri arası 11,5 saat çalışma yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Suudi Arabistan'da dinî ve millî bayramlar ile cuma günü çalışma yasağı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalı Şirketin Suudi Arabistan şantiyesinde 07.05.2015-12.06.2019 tarihleri arasında çalıştığı, davalının cevap dilekçesinde ve/veya ön inceleme duruşmasında, taraflar arasındaki uyuşmazlığa davacının çalıştığı ülke hukukunun uygulanması gerektiğine, Türk hukukunun uygulanamayacağına dair bir beyanda bulunmadığı, Mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanmasının isabetli olduğu, Mahkemece ücretin net 2.241,14 USD (8.405,17 SAR) alınmasının dosya kapsamına uygun olduğu, davacı tanık beyanlarına göre iki haftada bir cuma tatil olduğu, haftada üç gün 07.00-21.00 saatlerinde diğer günlerde 07.00-18.00 saatleri arasında çalıştığı, iş sözleşmesine göre fazla çalışmanın ücrete dâhil olduğu, dinî bayramların bir günü ve Suudi Arabistan'ın millî bayram günü çalışmadığı, bunun dışında diğer günler ile resmî bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı, davacının hafta tatili ve genel tatil alacağı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davacının ücret miktarı, dava konusu tazminatlar ve fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ve ücret alacaklarının ispatı, hesaplanması ve karşılığının ödenip ödenmediği ile hükmedilen alacakların para birimine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi.

2. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32, 41, 44, 46, 47, 53 ve 63 üncü maddeleri,

3. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 99 uncu maddesi.

4. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunu'nun 24 ve 27 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. 6098 sayılı Kanun'un 99 uncu maddesi uyarınca; borç ülke parası dışında başka bir para birimiyle belirlenmiş ise borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklı, bu alacağının aynen veya vade ya da fiilî ödeme günündeki rayiç üzerinden ülke parası ile ödenmesini isteyebilir. Dolayısıyla, borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklıya tanınan seçimlik bir hak söz konusu olup, yenilik doğurucu nitelikteki talep hakkını kullanan alacaklının artık bu tercihinden dönmesi mümkün değildir.

3. Somut uyuşmazlıkta; davacı taraf dava dilekçesinde ücretinin USD para birimi olduğunu belirterek dava konusu alacakları USD olarak talep etmiştir. Davalı taraf ise davacının ücretinin SAR para birimi olduğunu savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince davacının dava konusu alacakları USD olarak hüküm altına alınmış ise de; davacı ile yapılan iş sözleşmesinde ücretin SAR olarak belirlendiği, bordrolarda ücretin bu para biriminden tahakkuk ettirildiği ve davacıya SAR para birimi üzerinden ödendiği sabittir. Buna göre davacının ücretinin SAR para birimi olduğunun kabul edilmesi gereklidir.

Bu durumda borçlunun temerrüdü üzerine davacının 6098 sayılı Kanun'un 99 uncu maddesi uyarınca sahip olduğu seçimlik hakkını, alacağın yabancı ülke parası ile tahsili yönünde kullandığı açık ise de yabancı ülke parasının USD olarak kabulü mümkün değildir. Davacının alacağın yabancı para birimi üzerinden tahsili şeklindeki talebinin alacakların SAR para birimi üzerinden tahsili yönünde olduğu kabul edilmelidir. Mahkemece dava konusu alacakların SAR olarak hüküm altına alınması gerekli iken yazılı gerekçe ile USD üzerinden hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davacı yararına takdir edilen 28,000.00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Davalı yararına takdir edilen 28,000.00 TL duruşma vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Peşin alınan temyiz karar harçlarının istek hâlinde ilgililere iadesine,

15.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.