Logo

9. Hukuk Dairesi2024/10255 E. 2024/14895 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı işçinin, alt işveren tarafından çalıştırıldığı üniversitede uygulanan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacakları olup olmadığı ve asıl işveren olan üniversitenin bu alacaklardan sorumlu tutulup tutulamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden önce sendika üyesi olması, ilgili yönetmelik hükümleri ve Yüksek Hakem Kurulu kararına göre üniversitenin asıl işveren sıfatıyla işçilik alacaklarından müteselsilen sorumlu olması gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 49. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... (Üniversite) vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Üniversite vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Üniversitede alt işveren ... Özel Güvenlik .... ve .... Tic. Ltd. Şti. elemanı olarak çalıştığını, sendika üyesi olduğunu, 30.09.2015 tarihli Yüksek Hakem Kurulu kararıyla imzalanan 01.02.2015-31.01.2016 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmadığını ileri sürerek ücret farkı, bayram ve çocuk yardımı alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı Üniversite vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin 4734 sayılı Kamu İhale Kanun'u (4734 sayılı Kanun) hükümleri uyarınca özel güvenlik hizmet işini ihale ettiğini, davacıyla aralarında işçi-işveren ilişkisi bulunmadığını, toplu iş sözleşmesi hükümlerinin sadece işçi ve işveren şirket arasında uygulanabilir olduğunu, Üniversitenin toplu iş sözleşmesi hükümlerinden sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Şirkete usule uygun tebligat yapılmasına rağmen, davaya cevap verilmemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına göre davacının talep edilen dönem aralığında sendika üyesi olup toplu iş sözleşmesi içeriği ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesine göre davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan ve bilirkişi raporunda tespit edilen 2016 yılı nedeniyle 2.040,00 TL bakiye ücret fark alacağının ve 2015 yılından doğan 150,00 TL bayram alacağının bulunduğu, talep edilen dönem itibarıyla davacının çocuk yardımından faydalanamadığı, davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunması sebebiyle 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesi uyarınca işçilik alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Üniversite vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı Üniversite vekili; usulüne uygun tebliğ yapılamaması nedeni ile kararın kesinleştirilmesinin hatalı olduğunu, davacı ile müvekkili arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun (4735 sayılı Kanun) 8 inci maddesi dikkate alındığında müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, müvekkilinin üye olduğu veya yetkilendirdiği herhangi bir kamu işveren sendikasının bulunmadığını, dolayısıyla alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden dolayı müvekkilinin sorumluluğun söz konusu olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yargılama sona ermeden sunulan vekillikten çekilme dilekçesi ve Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere elektronik tebligatların Kurumun ... adresine yapılması gerekliliği hususları birlikte dikkate alındığında davalı Üniversite istinaf başvurusunun süresinde olduğu, davacının 05.07.2014 tarihinde Güvenlik İş Sendikasına üye olduğu 30.09.2015 tarihli Yüksek Hakem Kurulu karar tarihinden önce sendika üyesi olan davacının toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden itibaren yararlanma hakkını kazandığı, Yüksek Hakem Kurulu kararında ... Özel Güvenlik işverenliği ve Güvenlik İş Sendikası arasında yapılmak istenen toplu iş sözleşmesi görüşmelerini yürütmek ve sonuçlandırmak üzere Kamu İşletmeleri İşverenleri Sendikasının 4735 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi gereğince yetkilendirildiği ancak Kamu İş'in 6356 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi uyarınca toplu iş sözleşmesi yapma imkânı bulunmadığını bildirdiğini belirttiği, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Personel Çalıştırılmasına Dayalı Hizmet Alımlarında Toplu İş Sözleşmesinden Kaynaklanan Fiyat Farkının Ödenmesine Dair Yönetmelik'in (Yönetmelik) 4 üncü maddesi uyarınca "kamu işverenleri sendikasının Çalışma Bakanlığı tarafından yetkilendirildiği tarih itibariyle ihale sözleşmesinin bitimine bir yıldan az süre kaldığı gerekçesiyle ...Sendikası tarafından yürütülmeyen ve tüm maddeleri YHK tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmeleri için de fiyat farkının ödeneceği" şeklinde düzenleme bulunduğu, asıl işverenin fiyat farkından dolayı alt işverene karşı sorumluluğunun düzenlenmesinin, davalı Üniversitenin asıl işveren olarak 4857 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinin yedinci fıkrasındaki işçiye karşı müteselsil sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı Üniversite vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Üniversite vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Üniversite vekili istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve bu alacaklardan davalı Üniversitenin sorumlu olup olmadığı hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6356 sayılı Kanun'un 39 uncu maddesi, 4857 sayılı Kanun'un 2 ve 32 nci maddeleri, 4734 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi, 4735 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi ve Yönetmelik'in 4 üncü maddesi.

3. 13.10.2016 tarihli ve 29856 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelik değişikliği ile, “Ayrıca kamu işveren sendikalarının yetkilendirilmelerine rağmen, T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yetki belgesinin verildiği tarih itibarıyla ihale sözleşmesinin bitimine bir yıldan az süre kaldığı gerekçesiyle kamu işveren sendikaları tarafından yürütülmeyen ve tüm maddeleri Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmeleri için de fiyat farkı ödenir.” cümlesi ile birlikte aynı Yönetmelik'e geçici madde olarak “(1) Alt işverenlerce 4 üncü maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen süre içinde yetkilendirme yapılmamasından dolayı kamu işveren sendikaları tarafından 22/1/2015 tarihinden bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar reddedilen ve tüm maddeleri Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan veya bağlanacak toplu iş sözleşmeleri için de fiyat farkı ödenir.” cümlesi eklenmiştir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.