Logo

9. Hukuk Dairesi2024/10280 E. 2024/12770 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının yol yardımı alacağına hak kazanıp kazanamadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak verilen ve davacının yol yardımı alacağını kabul eden ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, temyiz itirazlarının reddine ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2024/55 E., 2024/137 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) kapsamında davalı Üniversite nezdinde sürekli işçi olarak istihdam edilmeye başlandığını, davacının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinden yararlandığını, Öz Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası (Öz Sağlık-İş Sendikası) ile davalı Üniversite arasında 19.08.2021 imza tarihli ve 01.01.2019-31.12.2021 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin 01.11.2020 tarihi itibarıyla uygulanması gerektiğini, davacının toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendikadan istifa etmekle beraber istifa ettiği tarihe kadar sendika üyesi olarak, istifa ettiği tarihten sonra da dayanışma aidatı ödemek suretiyle işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinden yararlandırılması gerektiğini, ancak bir kısım alacakların eksik ödendiğini, zira kadroya geçmeden evvel 01.04.2018 tarihine kadar giyim yardımı ödemesi yapılırken ve bu ödeme işyeri uygulaması hâline gelmiş iken 2018, 2019, 2020 yıllarına ilişkin hiç ödeme yapılmadığını, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinde yol yardımı alacağı için mevcut uygulamaya devam edileceği belirtilmiş olmasına rağmen davalı Üniversitenin, Belediye tarafından belirlenen rayiçlerin altında eksik ödeme yaptığını, bu sebeple 15.08.2019-31.08.2021 tarihleri arasında eksik ödenen yol yardımı alacağının tahsili gerektiğini, davacının 01.04.2018 tarihinden bu yana 15.00-23.00 saatleri arasında çalışmasına rağmen Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi ve Öz Sağlık-İş Sendikasının tarafı olduğu toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken 20.00-23.00 saatleri arasındaki gece çalışmasına ilişkin ücretinin %10 zamlı ücret üzerinden ödenmediğini ileri sürerek 01.04.2018 tarihinden itibaren ödenmeyen gece zammı ücreti, 15.08.2019-31.08.2021 tarihleri arasında eksik ödenen yol yardımı alacağı ile 2018, 2019, 2020 yıllarına ilişkin ödenmeyen giyim yardımı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi statüsüne geçtiğini ve hâlen işyerinde çalışmaya devam ettiğini, 31.10.2020 tarihine kadar davacının Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandığını, işyerinde yürürlükte bulunan Öz Sağlık-İş Sendikası ile davalı Üniversite arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinin imza tarihinde davacının ilgili Sendikaya üye olmaması sebebiyle 19.08.2021 imza tarihli toplu iş sözleşmesinin 4 üncü maddesi ve geçici 3 üncü maddesi ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesi hükümleri dikkate alınarak; imza tarihi itibarıyla sendika üyesi olmayan davacı işçinin dayanışma aidatı ödemek suretiyle yararlanma talebinde bulunduğu 07.04.2021 tarihinden itibaren Öz Sağlık-İş Sendikasının tarafı olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlandırıldığını, davacının kadroya geçmekle birlikte alt işverenler ile yapılan toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan hükümlerden yararlanmasının mümkün olmadığını, davacı ile imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde ve Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinde giyim yardımına ilişkin herhangi bir düzenlemenin yer almadığını, davacının 07.04.2021 tarihi itibarıyla yararlandığı işyerindeki toplu iş sözleşmesinin 35 nci maddesi uyarınca da davacıya nakdi giyim yardımı ödemesi yapıldığını, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinde taşıt yardımına ilişkin mevcut uygulamaya devam edeceğinin kararlaştırıldığını, davacıya kadroya geçerken ödenen günlük 5,87 TL yol yardımının dayanışma aidatı ödemek suretiyle yararlandığı tarihe kadar ödenmeye devam edildiğini, dayanışma aidatı ödemek suretiyle yararlanma talebinde bulunduğu tarihten itibaren de artırımlı olarak yol yardımının davacıya ödendiğini, eksik ödemenin söz konusu olmadığını; diğer yandan 4857 sayılı İş Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 69 uncu maddesi, Postalar Hâlinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'in (Yönetmelik) 7 nci maddesi hükümleri dikkate alındığında davacının 15.00-23.00 saatleri arasındaki çalışması gece çalışması sayılmayacağından davacının %10 zamlı ücrete de hak kazanmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. İlk Derece Mahkemesinin 14.12.2022 tarihli kararı ile; davacının Öz Sağlık-İş Sendikasına üyelik tarihinin 29.01.2021 olduğu, 05.05.2021 tarihinde çekilme nedeniyle üyeliğinin düşürüldüğü, davacının 07.04.2021 tarihli dilekçesi ile dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden itibaren yararlanma talebinde bulunduğu, davacının bordrolarında yapılan incelemede ilk sendika kesintisinin 2021 yılının Nisan ayında yapıldığı, Öz Sağlık-İş Sendikası ile davalı Üniversite arasında imzalanmış 19.08.2021 imza tarihli toplu iş sözleşmesinin geçici 3 üncü maddesi ile 4 üncü maddesi hükümleri değerlendirildiğinde, toplu iş sözleşmesinin imzası sırasında taraf işçi sendikasına üye bulunmayan davacı işçinin dayanışma aidatı ödemek suretiyle talepte bulunduğu tarihten itibaren ilgili toplu iş sözleşmesinden yararlanacağı, davacının 2021 Eylül ayına ait ücret bordrosunda 529,20 TL brüt giyim yardımı tahakkukunun yer aldığı, davacının giyim yardımına ilişkin talebinin 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin olduğu; ancak bu yıllar bakımından davacının giyecek yardımı almasını gerektiren herhangi bir toplu iş sözleşmesi düzenlemesi bulunmadığı, 01.02.2017-31.01.2018 tarihli son ihale sözleşmesinde yol yardımının belediye rayiç bedel üzerinden ödeneceğinin kararlaştırıldığı, belediyenin 2019-2021 aralığındaki rayiç bedelleri üzerinden davacıya nakdi olarak yol yardımının ödendiği, davacının ödenmeyen bakiye yol yardımı alacağının bulunmadığı; gerek Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesi gerekse de Öz Sağlık-İş Sendikası ile davalı Üniversite arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinde gece çalışmasının saat 20.00-06.00 arasındaki çalışma saati olduğunun kararlaştırıldığı, davacının 15.00-23.00 saatleri arasında çalıştığı, 20.00-23.00 saatleri arasındaki 3 saat çalışmanın gece çalışma olduğu yönündeki iddiasının kabulünün mevzuat ve ilgili toplu iş sözleşmeleri uyarınca mümkün olmadığı, davacının talep konusu alacaklara hak kazanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesinin 03.03.2023 tarihli ek kararı ile; kararın miktar bakımından kesin olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 18.04.2023 tarihli kararıyla; dava dilekçesindeki talep şekli ve toplu iş sözleşmelerinde bulunan düzenlemeler ile davacının sendikaya üye olduğu ya da dayanışma aidatı ödediği dönemler itibarıyla toplu iş sözleşmesindeki gece çalışması koşulunun sağlanmadığı, yol yardımının rayice göre ödendiği, 2018, 2019 ve 2020 yıllarında işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmelerinde giyim yardımının düzenlenmediği hususları dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 20.11.2023 tarihli kararı ile; davacının sürekli işçi kadrosuna geçmeden evvel bünyesinde istihdam edildiği 01.02.2017-31.01.2018 süreli son ihale sözleşmesinin 7 nci maddesinde; "Sözleşme bedeline dahil olan giderler (Hizmet alımına ait sözleşme) ücretsiz veya indirimli seyahat kartları yönetmeliğinin ücretsiz seyahat hakkından üzerinde engelli olduğunu belgeleyen kişiler hariç olmak üzere yüklenici çalıştırdığı diğer personele yol parasını ücret bordrosunda göstererek aylık 26 gün belediye rayiç bedeli üzerinden gidiş dönüş şeklinde nakit olarak ödemek zorundadır. (1 kişinin yol gideri aylık 26 gün üzerinden brüt 5,87 TL/gün olarak hesaplanacak ve bordroda gösterilecektir.) İhale konusu işte çalışacak personelin fiilen çalışmadıkları günlere ait yol ücreti ödenmeyecektir." düzenlemesinin yer aldığı, 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri'nin "TAŞIT YARDIMI" başlıklı maddesinde ise "Mevcut uygulamaya aynen devam edilir" denmek suretiyle kadroya geçiş öncesindeki uygulamalara atıf yapıldığının anlaşıldığı, davacının kadroya geçişi öncesi davalı Üniversite ile davacının bünyesinde istihdam edildiği dava dışı alt işveren Şirket arasındaki ihale sözleşmesinin yukarıda yer verilen 7 nci maddesinde yol parasının aylık 26 gün Belediye rayiç bedeli üzerinden gidiş dönüş şeklinde nakit olarak ödeneceği kararlaştırılmış olup ilgili maddenin devamında belirtilen brüt 5,87 TL miktarın yalnızca ihalenin yürürlük süresi olan 01.02.2017-31.01.2018 arasındaki bir yıllık süre ile sınırlı ise de davacının 15.08.2019 tarihi ile 31.08.2021 tarihi arasındaki dönem bakımından talepte bulunduğu hususu gözetildiğinde 15.08.2019 tarihinde işyerinde uygulanan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesindeki düzenleme ve son ihale sözleşmesi dikkate alınarak; 15.08.2019 tarihi ile Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin sona erdiği tarih olan 31.10.2020 tarihleri arasında davacının ilgili yıllara ilişkin olarak Büyükşehir Belediyesi tarafından belirlenen rayiç değerlere göre yol yardımı alacağına hak kazandığının kabulü gerektiği, 31.10.2020 tarihinden sonra ise davacının yeni imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başladığı tarihe kadar davalı tarafça 5,87 TL günlük yol yardımının davacıya ödendiği konusunda herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, herhangi bir yasal yahut sözleşmesel zorunluluk bulunmamasına rağmen davalı işverence 31.10.2020 tarihinden sonra tek taraflı olarak yol yardımının davacı dâhil diğer işçilere ödendiği anlaşıldığından; 31.10.2020 tarihinden işçilerin yeni toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başladıkları tarihe kadar işyerinde yol ücreti ödenmesi hususunda bir işyeri uygulamasının oluştuğunu kabul etmek gerektiği, davalı işyerindeki mevcut uygulama rayiç bedel üzerinden gidiş dönüş şeklinde bir günlük yol ücretinin işçiye ödenmesi şeklinde olduğundan 31.10.2020 tarihinden sonra da davacının dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinde bulunduğu 07.04.2021 tarihi arasındaki dönem bakımından da rayice göre taşıt yardımı alacağına hak kazandığının kabulü gerekirken ilgili alacağın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmı doğrultusunda taşıt yardımı alacağının kabulü ile diğer alacakların reddine dair davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan toplu iş sözleşmesinin gece zammı ücretine ilişkin düzenleme göz önünde bulundurularak davacının 20.00-23.00 saatleri arasındaki çalışmaları bakımından gece zammı ücreti alacağının hüküm altına alınması gerektiğini, giyim yardımının işyeri uygulaması olduğu hususunun alt işveren ile yapılan hizmet alım sözleşmesinin ve teknik şartnamenin yanı sıra tanık beyanları ile de ispat edilebilecekken tanık beyanları dinlenilmeksizin karar verilmesinin hatalı olduğunu; ayrıca yargılama giderlerinin eksik hesaplandığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili; davalıya ait işyerinde rayiç bedel üzerinden taşıt yardımı yapılacağına ilişkin kabulün hatalı olduğunu, Yargıtayın aynı konuya ilişkin açılan güncel tarihli kararında (29.04.2024 tarihli ve 2024/4676 Esas, 2024/7424 Karar sayılı kararı) yol ücretinin ödenmemesi yönünde görüş değişikliğine gidildiğini, davacının kadroya geçmeden önceki mevcut uygulama olan 5,87 TL'lik taşıt yardımı ödemelerinin korunarak kadroya geçtikten sonra da davacıya aynı miktarın ödenmeye devam edildiğini, ödenmeyen yol yardımı alacağının bulunmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının yol yardımı alacağına hak kazanıp kazanamadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 696 KHK ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23 üncü madde, 4857 sayılı İş Kanunu'nu 22 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

30.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.