"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
KARAR : Davanın kısmen kabulü
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 16.04.2008 tarihinde davalı Şirkete ait... Mevkiinde bulunan mermer işleme fabrikasında ST operatörü (mermer blokları işleyerek döşemelik hâle getiren makine operatörü) olarak işe başladığını, ağır iş koşullarının yanı sıra işverenin kanuna aykırı uygulama ve dayatmalarının çalışma süresince devam ettiğini, son olarak 26.11.2011 tarihinde davacının Korkuteli'de bulunan bir başka mermer ocağında çalıştırılmayı kabul etmemesi ve pazar günleri çalışmak istememesi üzerine fabrika müdürünün diğer işçilerin önünde müvekkiline açıkça küfür ve hakaret ettiğini, bunun üzerine iş sözleşmesinin müvekkili tarafından haklı sebeple feshedildiğini, fesih tarihinde ücretinin net 1.050,00 TL olmasına karşın resmiyette asgari ücret olarak gösterildiğini, haftanın her günü 07.30 ile 18.00 saatleri arasında çalışmasına karşın fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini ayrıca işyerinin yerleşim yerine uzak olması nedeniyle gidiş dönüş 1 saatlik sürenin işyeri servisinde geçtiğini, çalışma süresi boyunca yalnızca 15 gün yıllık izin kullandırıldığını ve sadece 15 haftalık hafta tatili kullandığını ileri sürerek, kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti ve hafta tatili ücreti alacaklarına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının taleplerinin haksız olduğunu, davacının mazeret bildirmeksizin ve izin almadan işyerini terk ettiğini ve işe gelmediğini, hakkında devamsızlık tutanakları tutulduğunu, 07.12.2011 tarihli noterlik kanalı ile gönderilen ihtarname ile devamsızlığın izahının ve savunmasının istendiğini, davacının herhangi bir mazeret bildirmemesi ve savunmalarını sunmaması üzerine iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) 25 inci maddesine göre haklı nedenle feshedildiğini, davacının iddiasının aksine davalı işyerinde 17.04.2008 tarihinde asgari ücret ile çalışmaya başladığını, davacının çalışma saatleri ve fazla çalışma yaptığı yönündeki beyanlarının da gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dinlenen tanık beyanlarına göre, iş yerindeki ağır çalışma koşulları ve işverenin haksız dayatmaları nedeniyle iş sözleşmesinin davacı işçi tarafından 26.11.2011 tarihinde haklı nedenle feshedildiğinin anlaşıldığı, işçilik alacaklarının belirlenmesi için alınan 07.01.2015 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli kabul edildiği, davacının hafta tatili alacağına ilişkin talebinin ihtirazı kayıtsız imzalı ücret bordrolarında tahakkukların bulunması nedeniyle yerinde görülmediği belirtilerek, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti ve yıllık ücretli izin alacakları bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının iş sözleşmesi mazeretsiz devamsızlığı nedeniyle haklı nedenle feshedildiğinden kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken Mahkeme tarafından yanılgılı son bilirkişi raporuna göre itibar edilerek bu alacağın kabul edilmesinin hatalı olduğunu, nitekim ilk alınan raporda da bu yönde görüş bildirildiğini, davacının asgari ücret karşılığı çalıştığını, ücret araştırması yapılmaksızın belirlenen ücret seviyesinin kabulünün mümkün olmadığını, taraflı tanık beyanlarına göre fazla çalışma ücret alacağına hükmedilmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek kararın bozulması ve davanın reddine karar verilmesi için temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve fazla çalışma ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve aylık ücret miktarının usulüne uygun tespit edilip edilmediği hususlarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.
2. 4857 sayılı Kanun'un 25 inci maddesi ile 32, 41 ve 53 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
21.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.