Logo

9. Hukuk Dairesi2024/11037 E. 2024/12372 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının ücreti toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre doğru olarak tespit edilip edilmediği, fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı ve bu alacaklara uygulanacak faiz türü.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların yeniden incelenmesine imkan olmadığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

SAYISI : 2023/519 E., 2024/526 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işyerinde hâlen çalışmaya devam ettiğini, davalı işverence toplu iş sözleşmelerindeki ücret artışlarının ücretine tam yansıtılmaması nedeniyle ücretinin eksik ödenmesi üzerine açılan ve Ankara 7. İş Mahkemesinin 2014/1090 Esas sayılı dosyası üzerinden görülen davada 29.12.2011 tarihli günlük brüt ücretinin 82,35 TL olduğunun tespit edildiğini, anılan kararın kesinleştiğini, Mahkemece belirlenen 29.12.2011 tarihli 82,35 TL ücretin 3, 4, 5, 6 ve 7. Dönem Toplu İş Sözleşmeleri'nin hükümleri dikkate alınarak güncellenmesini talep ettiği hâlde talebinin değerlendirilmediğini, ücretinin güncellenmemesi nedeniyle yeniden fark alacaklarının doğduğunu ileri sürerek fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının en yüksek banka işletme kredisi faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'inde bulunduklarını, davacının daha önce açmış olduğu davalar ile belirlenen fark alacaklara ilişkin ödemelerin davacıya yapıldığını ancak önceki davalarda hükme esas alınan bilirkişi raporlarında davacı ücretinin hatalı tespit edildiğini, davacının Bakanlık oluru ile çalışan personel olduğundan Mahkemece olurlarla belirlenen ücretin dışına çıkılarak yeni bir ücret belirlenmesinin telafisi imkansız sonuçlara neden olacağını, daha önce dava açarak ücret tespiti yaptıran işçiler ile diğer işçiler arasında ücret yönünde eşitsizlikler meydana geldiğini, bu nedenle ücret tespiti çalışmaları başlatıldığını, davacıya fazladan yapılan ödemelerin açıkça belli olduğunu, ilk açılan ve kesinleşen davalar dikkate alınmadan ilk işe girişten itibaren davacının ücret tespitinin yeniden yapılıp yanlış zam uygulamasından dönülmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 18.03.2021 tarihli kararı ile; davacının Öz Orman İş Sendikası üyesi olduğu, Ankara 7. İş Mahkemesinin 2014/1090 Esas sayılı dosyası ile davacının 29.12.2011 tarihinde olması gereken ücretinin 82,35 TL olduğunun tespit edildiği ve bu ücret üzerine toplu iş sözleşmelerindeki artışlar uygulanmak suretiyle hükme esas alınan bilirkişi raporunda ücretlerin tespit edilerek, fark alacakların tespit edildiği ve zamanaşımı def'i de gözetilerek hüküm altına alındığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Gerekçe ve Sonuç

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 26.01.2023 tarihli kararı ile; davacının yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmelerinden yararlandığı, Ankara 7. İş Mahkemesinin 2014/1090 Esas sayılı dava dosyasında davacının 29.12.2011 tarihindeki ücretinin 82,35 TL olarak tespit edildiği ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu yevmiye miktarına toplu iş sözleşmelerindeki zamlar uygulanarak davacının fark ücret alacaklarının hesaplandığı ve 4857 sayılı İş Kanunu'ndan (4857 sayılı Kanun) kaynaklandığından davacının fark ücret alacağına en yüksek işletme kredisi faizi işletilmesini istemesinin hukuken olanağı bulunmadığı bu itibarla Mahkemece fark ücret alacağına en yüksek mevduat faizinin uyugulanmasının yerinde olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairemizin 06.06.2023 tarihli bozma ilâmı ile; 5. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nin geçici 2 nci maddesi de değerlendirmeye tâbi tutularak denetime elverişli hesap raporu alınması ve dava konusu dönem yönünden davacının Bakanlık oluru ile belirlenen ücretle çalışıp çalışmadığı ve bu noktada toplu iş sözleşmeleri gereği ücret zamları uygulanırken her dönem yönünden Bakanlık oluru ile belirlenen ücret seviyesinin aşılıp aşılmadığı hususlarının araştırılması gerektiği, bilirkişi raporunda her bir toplu iş sözleşmesi dönemine ilişkin ayrı ayrı ilgili madde düzenlemeleri açıklanarak ilave edilecek zam oranının ne olduğu gösterilmediğinden bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığı ve davanın dayanağı toplu iş sözleşmeleri olduğundan davacının talebi doğrultusunda fark ücret alacağına işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanması gerekirken hatalı değerlendirme ile en yüksek mevduat faizinin uygulanmasının hatalı olduğu gerekçeleriyle İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma ilâmına uyularak Bakanlığa yazı yazıldığı ve davacının Bakanlık oluru ile çalıştığına dair dosyaya kayıt sunulmadığı, ek bilirkişi raporu aldırılarak her bir toplu iş sözleşmesine ilişkin zam oranları gösterilmek suretiyle yeniden hesaplama yapıldığı ve raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davacıya daha önce açmış olduğu dava sebebiyle ödeme yapıldığını, Mahkemece olurlarla belirlenen ücretin dışına çıkılmayacağını, olurla belirlenen ücret müktesep hak sayılmadığından bu yevmiye üzerine zam uygulanamayacağını aksi durumda İdarece haksız yere çok fazla ödeme yapılma durumu doğacağını, bu hususla ilgili çok sayıda Yargı kararı bulunduğunu, davacının davasının ek dava olarak değil yeni bir dava olarak değerlendirilerek ilk baştan ücret tespiti yapılması gerektiğini, Genel Müdürlüğe bağlı işyerlerinde çalışan bazı işçilerin ücretlerinin bazı nedenlerle eksik veya fazla hesaplandığının tespit edilmesi ve İdare aleyhine çok sayıda alacak davası açılması üzerine bu davaların önüne geçmek ve personelin alması gereken ücreti alması nedeni ile ücret tespit çalışmaları başlatıldığını, davacıya fazla ödeme yapıldığının açık olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının ücretinin toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre doğru tespit edilip edilmediği ve bu bağlamda fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı, işyerinde 01.01.2015-31.12.2016 tarihleri arasında yürürlükte olan 5. Dönem Toplu İş Sözleşmesi'nin geçici 2 nci maddesinin değerlendirilmesi, buna göre dava konusu alacakların hesaplanması ve fark ücret alacağına uygulanması gereken faiz türüne ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39 uncu maddesi ile 53 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 4857 sayılı Kanun'un 32 nci maddesi, 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması ve 6452 Sayılı Kanunla 6212 Sayılı Kanunun 2 nci Maddesinin Kaldırılması Hakkında Kanun'un 1 vd. Maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

24.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.