"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/3488 E., 2023/3797 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 63. İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/969 E., 2023/396 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işverenlikte yurt dışı iş sözleşmesiyle 29.05.2017-20.04.2018 tarihleri arasında kalıpçı ustası olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, son ücretinin net 1.800,00 USD olduğunu, aylık ücretin bir kısmının avans olarak elden ve kalan kısmının ise banka hesabına yatırıldığını, günlük 16 saate varan çalışmalar yaptığını, iki ayda bir defa hafta tatili kullandığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, karşılıklarının ödenmediğini, aylık ücretlerinin eksik yatırıldığını, bazı aylarda hiç ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fark ücret, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 28.05.2017-20.04.2018 tarihleri arasında müvekkili Şirketin yapımını üstlendiği Kamerun Japoma Spor Kompleksi inşaatı işyerinde kalıpçı ekipbaşı olarak çalıştığını, iş bitimi nedeniyle iş sözleşmesinin sonlandırıldığını, son ücretinin 1.150,00 USD olduğunu, ücretlerinin eksiksiz olarak ödendiğini, mesai saatleri haricinde yapılan fazla çalışma var ise ücret bordrolarına yansıtılarak davacıya ödendiğini, bordroların imzalı olması nedeniyle bordroda kayıtlı fazla çalışmadan daha fazla çalışma yapıldığının yazılı belge ile ispatlanması gerektiğini, hizmet süresinin bir yıldan az olması nedeniyle kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izne hak kazanamadığını, iş sözleşmesinin ihbar öneli kullandırılarak feshedildiğini, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 29.05.2017-20.04.2018 tarihleri arasında davalı işverenlikte çalıştığı, hizmet süresinin 10 ay 22 gün olduğu, bir tam yıl hizmeti bulunmadığından kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği, ödenmeyen ihbar tazminatının bulunduğu, işverence davacının ücretinin bordrolarda 1.150,00 USD olarak tahakkuk ettirildiği; ancak fazla çalışma adı altında yapılan tahakkuklar ve bu tutarların dahi yeterli olmaması hâlinde “Ek Ödeme” adı altında yapılan ödemeler ile 1.800,00 USD'ye tamamlanmış olduğu, bu durumda söz konusu fazla çalışma ve ek ödeme adı altındaki ödemelerin her ay 1.800,00 USD'ye tamamlandığı ve davacının son brüt ücretinin 1.800,00 USD kabul edilmesi gerektiği, davalı tanık beyanlarına göre davacının fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışması bulunmamakta ise de bordrolardaki tahakkuk ettirilen saatler üzerinden yapılan hesaplama doğrultusunda karar verilmesi gerektiği ve davacının bakiye ücret alacağının bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; somut uyuşmazlığa Kamerun hukukunun uygulanması gerektiğini ve talep edilen alacakların Kamerun hukukuna göre zamanaşımına uğradığını, Türkiye İş Kurumu nezdinde imzalanan yurt dışı iş sözleşmesi ile davacı tarafından ihtirazı kayıtsız imzalanan personel ücret zarflarından son aylık net ücretin 1.150,00 USD olduğunun açıkça anlaşıldığını, davacının hak ettiği ücret ve eklerinin her ay hazırlanan ücret bordrosuna yansıtıldığını ve banka kanalı ile ödendiğini, davacının iddialarını yazılı deliller ile ispatlayabileceğini, davacının fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili çalışması yapması hâlinde karşılığının o ayki bordrosuna tahakkuk ettirilerek eksiksiz şekilde ödendiğini, davacıya ihbar önelinin eksiksiz şekilde kullandırıldığını, ihbar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, davacının ücret alacakları tahakkuk ettirilerek kendisine tam ve eksiksiz şekilde ödendiğinden bakiye ücret alacağı bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının cevap dilekçesinde Türk hukuku uygulanması konusunda çekişme bulunmadığının belirtildiği, ücret bordroları, banka kayıtları, tanık beyanları ve emsal mahkeme kararları dikkate alındığında davacının aylık ücretinin 1.800,00 USD olduğu kabulünün yerinde olduğu, davacının iş bitimi nedeniyle işten çıkarıldığı, bakiye ihbar tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili ücreti yönünden bordrolardaki tahakkuk ettirilen saatler üzerinden yapılan hesaplamanın yerinde olduğu gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, uygulanması gereken hukuk, ücretin tespiti, davacının bakiye ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile hafta tatili alacaklarının ispatı ve bu hesaplanmasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un ( 5718 sayılı Kanun) 24 ve 27 nci maddeleri.
3. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 17, 32, 41, 44, 46 ve 47 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 5718 sayılı Kanun'un 24 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre hukuk seçimi, taraflarca açıkça yapılabileceği gibi zımni olarak da yapılabilir. Yabancılık unsuru taşıyan bir iş sözleşmesinin varlığı karşısında, Türk hukukuna göre açılmış bir davada davalı tarafça en geç cevap dilekçesi ile yabancı hukukun uygulanması gerektiği yönünde itirazda bulunulmaması yahut en geç ön inceleme duruşmasında tarafların hukuk seçimi konusunda anlaşmamış olmaları durumunda uyuşmazlığa uygulanacak olan hukukun Türk hukuku olarak zımnen seçilmiş olduğunun kabulü gerekir. Buna göre somut uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.03.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.